*Cengiz Bey, CHP’nin gündeminde ön seçim var. Bu konudaki düşüncelerinizi paylaşırmısınız lütfen?

-Ön seçimi kesinlikle destekliyorum. Çünkü, ön seçimin kişilere yakınlığın değil, Sosyal Demokrasi’nin ilkeleri ile partinin tabanına yakın olanların önünü açacağını düşünüyorum. Ve bunun da CHP’de kırılma noktası olacağına inanıyorum.

CHP’nin 1947’de yapılan kurultayında bile önseçim yapılmıştır. Adında sosyal demokrat cümlesi olan bir partinin kendi içerisinde demokrasiyi yerleştirmesi bakımından çok önemlidir ön seçim. Milletvekilliği, belediye başkanlığı oluş sürecinde kimse birilerine biat ederek, arkasından farklı ilişkiler geliştirerek aday olmamalıdır. Gelişmiş demokratik ülkelerde böyle bir olgu yoktur. Artık, Merkez Yürütme Kurulu üyesine  ya da genel başkana çok yakın bazı isimlerin kapılarını aşındırarak milletvekili olma sürecinin bitiyor olması lazım. Bunun sadece CHP’de değil tüm partilerde de gerçekleşmesi gereklidir aslında. Bunun öncülüğünü yapmak ise CHP’ye yakışır. Sayın Kılıçdaroğlu’nun 2011’de mutlaka ön seçim yapacağına inanıyorum. Toplumun da isteği bu yönde zaten.

*Önseçim partiye neler kazandırır sizce?

-Genel başkan odaklı biat kültürüne yatkın seçim süreçlerinin yerine, en geniş kesimlerin katıldığı üyelerle yapılan bir önseçim partiye ciddi biçimde hareketlilik getirecektir. Seçmen düzeyinde, üyelerimizde, evet biz de bir işe yarıyoruz. Milletvekillerimizi biz seçiyoruz. Hesap da sorabiliriz anlayışını geliştirecektir. Başka türlü halk milletvekiline ulaşamıyor. Sorunlarını anlatmakta güçlük çekiyor. Böyle olursa milletvekilleri hesap verme noktası olarak seçmenlerini veya üyelerini görecektir. İkinci olarak da böyle seçilen milletvekillerinin parti içine mutlaka bir renklilik ve çok sesli düşünce beyanı getireceğini düşünüyorum.  

*Önseçimi bir kez de Milletvekili adayı olanlar açısından değerlendirebilirmisiniz?

-Ön seçimle kişinin tabana sorumluluğu artacaktır. Milletvekili adayı olanlar ön seçim kampanyalarında neden milletvekili olmak istediklerini açıklamak zorunda kalacaklardır. Seçmende tüm bu anlatılacaklardan sonra bu işe kim layıksa onları sıralamada hak ettiği yere koyacaktır. Seçilme süreçlerinde konuşulan tüm şaibeleri ortadan kaldıracaktır. Partiye ve tabana yakın olan insanların milletvekili olması gerekiyor. En önemli kırılma noktası budur. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bunu partinin değişmez bir kuralı olarak hayata geçireceğini düşünüyorum. CHP’nin büyüme trend’inin de bu ön seçimlerle hızlanacağını göreceğiz.

*Sayın Alp, son olarak neler söylemek istersiniz?

-Öncelikle ekonomist, dış ilişkiler uzmanı gibi uzmanlarla değerlendirilmek üzere yeterli orandaki kontenjanın Genel Merkezin taktirinde kalmasını olmazsa olmaz olarak gördüğümü belirtmek isterim. Bununla birlikte hayatında seçim bölgelerini görmemiş, bölgeyi tanımamış ve genel merkeze yakınlığı dışında hiçbir özelliği olmayan milletvekilleri sürecinin bu dönemde bitiyor olmasını diliyor ve bekliyoruz.