İşte ”Değişim ve Gelişim Tarihi İçinde Zeytinburnu” Kitabının Yazarı Gazeteci ve televizyon programcısı Hüseyin Çetiner’in 12 Arkadaşı ile beraber 2016 yılında kurduğu Geleceğim Zeytinburnu Platformu başkanı olarak Zeytinburnu ilçesi ile alakalı hayallerini konuştuk İstanbul Times Haber Merkezi / Çağla Pekgüleç Hüseyin Bey Geleceğim Zeytinburnu Platformu ile neler yapmak istiyorsunuz ? 32 senedir Zeytinburnu ilçesinin ekmeğini yiyip suyunu içiyorum. Aslen Malatya’lıyım 1993 de henüz 21 yaşında iken Malatya’daki okullarda kaynak eser olarak okutulan Malatya kitabını yazdım. Şu an bu eserimin 4. basımı satışta. 1993 yılında doğduğum yerin kitabı olan Malatya kitabını yazdım. Neden doyduğum yerin kitabını da yazmıyorum diye kendi kendime bir soru sordum. 2006 ve 2007 yıllarında bu düşüncemi hayata geçirmek için Zeytinburnu ile alakalı detaylı bir arşiv araştırması yaptım. Üzülerek ifade etmek gerekirse Zeytinburnu Belediyesinin Surların öte yanı kitabı dışında yeterli kayağa rastlayamadım. İki sene ciddi bir araştırmadan sonra Mart 2008’ de kuşe kağıda basılı 168 sayfadan ibaret eserimi kendi kaynaklarım ile hiç kimseden bir kuruş destek almadan ciddi bir bedel ödeyerek basımını yaptım. Bu araştırma sürecimde Zeytinburnu demek gece kondu demektir algım değişti. Aslında buranın çok zengin tarihi mekanlara ve mezarlıklarında medfun önemli şahsiyetlere sahip olduğunu gördüm. Bir çok yakın arkadaşıma bu değerlere sahip çıkacak dernek, vakıf veya platform kurarak çalışmalarını tavsiye ettim. Ancak 2016 senesine kadar tam 8 sene boyunca kimsenin bir şey yapmayacağını anladığım zaman kendim 12 tane arkadaşım ile istişare ederek Geleceğim Zeytinburnu Platformunu kurduk. Bu yapı ile ilçemizde bulunan tarihi mekanlara ve şahsiyetlere karşı bir farkındalık oluşturup maddi ve manevi olarak ülkemize katkı sunmanın derdindeyiz. Peki tarihi yapı ve şahsiyet olarak neler ve kimler var bu ilçede ? Fatih , Beyoğlu ve Üsküdar’dan sonra Zeytinburnu ilçesi Eyüpsultan ilçesi ile beraber tarihi mekan ve medfun olan şahsiyet açısından 4. sırada gelen bir ilçeyiz. Bu ilçede Bizans döneminde kalan Kilise, ayazma (su) Sur, Osmanlı döneminde kalan Cami, Cemevi, Mevlevihane, hamam, Çeşme, Kabir ve mezarlıkları sayabiliriz. Tarihi şahsiyet olarak yakın tarihimizin önemli tanıklarından Merhum başbakan Adnan Menderes, Turgut Özal ve Prof.Dr.Necmettin Erbakan’ın yanı sıra Halide Edip Adıvar, Ulubatlı Hasan gibi tanınmış kişiler başta olmak üzere medeniyetimize ve geçmişimize hizmet eden nice değerli şahsiyetlerin Zeytinburnu’nda olduğunu gördüm. Azeri Türklerinin Milli Şairi Bahtiyar Vahapzade’nin de dediği gibi geçmişine top atanın geleceğine gülle atarlar misali evlatlarımızın ve torunlarımızın da bizim bıraktığımız eserlere sahip çıkması adına biz ecdadımızın bize miras bıraktığı tarihi mekanlarımıza ve değerli insanlarımıza sahip çıkmayı kendimize vazife bildik. Biraz açar mısınız tarih, mekanlara ve şahsiyetlere sahip çıkarak ne elde etmeyi düşünüyorsunuz ? Biraz öncede dediğim gibi Zeytinburnu ilçesi tarihi eser zenginliği bakımında Fatih, Beyoğlu, Üsküdar’dan sonra Eyüp Sultan ile beraber 4. sırada tarihi esere sahip olan bir ilçedir. Ancak bırakın yabancı turistleri Zeytinburnu ilçesinde ikamet edenlerin büyük çoğunluğu bile bu tarihi zenginliğimizin farkında değil. İşte bu zenginliğimizi Önce Zeytinburnu halkına, Daha sonra İstanbul ve Türk halkına anlatıp son olarak da dünya Turizmine kazandırmak adına 13 kişilik yönetim kurulumuz ve 99 kişiden oluşan Yüksek İstişare heyetimiz ile yüz milyonlarca insanın Zeytinburnu ilçemize gelip 1452’de yapılan Kazlıçeşme Fatih Camisinde Namaz kılmasını, 1598’ de Malkoç Mehmet Efendi tarafından Merkezefendi Mahallesinde yaptırılan Yenikapı Mevlevihanesinde semazenler tarafından yapılan SEMA ayinlerini izlemesini, Balıklı Rum Meryem ana kilisesi içinde bulunan ve 457- 474 tarihlerinde yapılan ayazma yani şifalı olduğu söylenen sudan içmeleri için insanları Zeytinburnu’na davet etmeye gayret ediyoruz. Zeytinburnu’nun tarihi hakkında biraz bilgi verir misiniz ? Zeytinburnu her ne kadar 1957’de ilçe olmuş ise de burası Sur içi İstanbul’una en yakın yer olması bakımından ta eski çağlardan beri yaşamın olduğu biliniyor. Bizans döneminde KUDÜSLÜ papazlar olarak adlandırılan papazların, ve Osmanlı döneminde de dergahı sur içi İstanbul’u sayılan Kocamustafapaşa’da olan Merkezefendi’nin burada çilehanesi , yine peygamber torunu olan Seyitnizam hazretleride burada dini hizmetlerini yapıyordu. Hakeza İstanbul’da 1491 de yapılan Galata Mevlevihanesinden sonra 1598’ de Zeytinburnu ilçesinde inşa edilen 2. büyük Mevlevihane olan Yenikapı Mevlevihanesinde bir çok büyük alim ders alıp ders veriyordu. Bugün toplumda Zeytinburnu dediğiniz zaman gece kondu akla geliyor neden ? Cumhuriyetin ilk yıllarında Zeytinburnu ve etrafında (Bakırköy) kurulan mensucat fabrikalarında çalışmak üzere Trakya ve Anadolu’nun değişik yerlerinden gelen yoksul halkın başımızı sokacak bir yerimiz olsun mantığından hareketle 1947’de o güzelim bağ ve bahçelik anların üstüne yapılan gece kondular ile Zeytinburnu’nun o güzel imajı gecekondu imajı ile değişmiş oldu. Ama Zeytinburnu’nun eski geçmişinde bağ, bahçelik ve güzel suların olduğu bir muhit olarak bilinmesine rağmen son 1947 den 2002’ ye kadar bu imaj iken olsa da kaliteli ve markalı konutların yapılması ile Zeytinburnu emlak konusunda Kadıköy’den sonra en değerli arsaların olduğu ilçe unvanını aldı. Zeytinburnu’nun etrafında kurulan fabrikalarda çalışmak için gelen insanların 1947 gece kondu yapımına başlamadan önce bu ilçe şifalı suları, bağ ve bahçelik anları ile İstanbul’un güzel yerlerinden birisi idi. Örnek olarak halen ilçede bir semte adını veren CEVİLİBAĞ ismi bile bu tezimizi doğrular niteliktedir. Geleceğim Zeytinburnu Platformu üzerinde oturduğumuz Mücevher sandığı kadar değerli olan Tarihi mekanlarımızı maddi ve manevi olarak halkın hizmetine sunacak… Bu aşamadan sonra eskiden olduğu gibi Zeytinburnu ilçesinde Tabakhane ve tekstil fabrikaları kurma şansımız ve imkanınız yoktur. Gelecek kuşaklarımıza İş ve Aş sunma zorunluluğumuz olduğuna göre yapılacak en doğru çalışma sahip olduğumuz yüzlerce tarihi mekanımızı ve şahsiyetimizi tanıtarak hem bunlara karşı olan sorumluklarımızı yapmış olacağız hem de bunları görmeye ve tanımaya gelenler sayesinde en az 5 bin kişiye İŞ 20 Bin kişiye de AŞ vermiş olacağız. Bu sayılar hayali değil Platform olarak yaptığımız hesaplama ve planlamalar ile bu sayıda bir kesime iş kapısı açmak hiç de zor değildir. Platform olarak ilk önce yerli ve yabancı insanlara Zeytinburnu ilçesinde henüz değeri yeteri kadar bilinmeyen : Tarihi camiler Mevlevihane Kiliseler Cemevi Çeşmeler Ayazma Tarihi Mezarlıklarımızda yatan mühim ebedi şahsiyetleri Panorama 1453 Müzesi, Çanakkale 1915 Müzesi Abdi İpekçi Spor Salonu 1750 ‘de kurulan Balıklı Rum Hastanesini 1832 de kurulan Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi başta olmak üzere dikkat çekici yüzlerce tarihi eser ve binlerce ebedi şahsiyetin tanınıp bilinmesi adına Platform olarak ciddi işler yaptığımızın farkındayız. Her sene 29 Mayıs ile 29 Ekim tarihleri arasında 5 ay boyunca İstanbul’un fethini anlatacak Tiyatro ekibi dünyaya mal olacak bir şekilde ECDADIMIZIN nasıl Fitne yuvası Bizans’ı ortadan kaldırdığını ve İslamın bayrağını Dünyanın merkezi sayılan KOSTANTİNOPOLİS’e dikerek nasıl İSLAMBOL yaptığımızı anlatarak hem tarihimize sahip çıkacağız hem de binlerce kişiye İŞ,ON binlerce kişiye de AŞ sağlamış olacağız. Hüseyin Çetiner ;Zeytinburnu’nda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak Geleceğim Zeytinburnu Platformu başkanı Gazeteci yazar Hüseyin Çetiner şunları söyledi “ Ecdadımızın yaptığı tarihi mekanlarımıza sahip çıkarak bunları gelecek kuşaklara en iyi şekilde aktarmak için çalışıyoruz. Bu mekanlarımızı, ziyarete gelen kişilerden elde edilecek olan gelir ile binlerce kişiye İŞ On binlerce kişiye de AŞ sağlamak zorundayız. Artık kaderine terk edilmiş hiçbir tarihi mekanımız ve şahsiyetimiz olmayacak. Amerika Birleşik Devlerinin kuruluşu 1765 olduğu halde George Washinton’un piposunun sergilendiği Müzeyi her sene milyonlarca kişi ziyaret edip yine milyarlarca dolar para kazandıkları halde bizim Zeytinburnu Kazlıçeşme Mahallemizde İstanbul henüz fethedilmeden 1452 de yapılan minaresi önde olan az sayıdaki camilerimizden birisi olan Fatih camimiz ABD’den tam 313 sene daha büyük olduğu halde bu camiye tek bir turistin gelip gezmemesi bizim bir ayıbımız değil de nedir diyen Çetiner titreyip kendimize gelmemizin zamanı çoktan geçti. Çetiner aslında söylenecek çok şey var ama biz artık söylemekten daha ziyade yapmak istiyoruz. Zeytinburnu halkı bize destek versin bize sahip çıksın yaptığımız çalışmaları paylaşsın ve ve çevresine duyursun bir elin parmaklarını geçmeyecek sene içinde milyonlarca insanın bu ilçeye gelip tarihi mekanlarımızı ve şahsiyetlerimizi ziyaret edeceğine olan inancımız tamdır dedi. Kaynak: İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)