Bu yazımda sizlere son birkaç sene içinde, diğer ülkelerde olduğu gibi, Türkiye'de de kullanımı bir hayli yaygınlaşan elektronik sigaralardan bahsedeceğim. Nasıl oluyor da sigarayı bırakmak isteyen tiryakilere yardımcı olmak amacıyla geliştirilen bu ürün bir hayli yaygınlaşıyor ve insanlara bağımlılık yapıyor.!?...
Yazıma başlamadan önce tütün kullanımı tarihçesi hakkında kısa bir giriş yapalım
Eski çağlara kadar uzanan tütün Milattan önce 3000 - 4000 yıllarında çeşitli toplantılarda ve törenlerde kullanıldığı bilinmektedir.
Tütün kullanımının yaygınlaşması 19. yüzyılın sonlarında ABD'de sigara sarma makinasının icadından sonra olmuştur.
Ancak henüz toplumda tütün kullanımı yaygın olmadığı için ilk yıllarda üretilen sigaralar depolarda birikmeye başlamıştır. Bu durumda üretilen sigaraların kullanımını arttırmak amacı ile Birinci Dünya Savaşı yıllarında cephedeki askerlere ücretsiz sigara dağıtımı yapılmıştır.
Hatta savaş yıllarında bir generalin "cephedeki asker için sigara da mermi kadar önemlidir" şeklinde ifadesi dikkat çekicidir.
Bu gelişmelerin sonucunda tütün kullanımı bütün dünyada hızla artmaya başlamıştır.
Türkiye'de Osmanlı İmparatorluğu döneminde tütün kullanıldığı bilinmektedir. O dönemlerde kimi padişahlar tarafından tütün kullanımı yasaklanmış, bazı padişahlar ise bu yasaklamayı kaldırmıştır. Hatta 19. yüzyıl sonlarına doğru padişah II. Ahmet tütün tarımını teşvik etmiş ve üretilen tütünü Avrupa ülkelerine satarak gelir sağlamıştır.
Cumhuriyet döneminde tütün ve tütün ürünleri üretimi, tütün ürünlerinin satış ve pazarlaması devletin kontrolünde Tekel idaresi tarafından yapılmaktadır. Tekel idaresi, sigara kullananlara bu ürünü temin etmiş, fakat tütün kullanımını arttırıcı çaba göstermemiş, batılı ülkelerde olduğu gibi yaygın olarak bu ürünlerin reklamını yapmamıştır. Tekel yönetimi döneminde yabancı sigaraların ülkeye ithali de yasaktır.
1980'li yıllardan itibaren nüfus artışından daha hızlı şekilde artmış, tütün kullanımı 1980 ile 2000 yılları arasında iki kat artış göstermiştir. Türkiye'de 1996 yılında yürürlüğe girmiş olan 4207 Sayılı Tütün Ürünlerinin zararlarının önlenmesi ve kontrolü hakkında kanunun uygulanması sonucunda tütün kullanım sıklığında azalma olmuştur.
1988 yılında yapılan ilk araştırmada 15 ve üzeri yaşlarda tütün kullanımı sıklığı % 43,6
Erkeklerde % 62,8
Kızlarda % 24,3 olarak bulunmuştur.
Sağlık Bakanlığı 2016 yılında yapılan çalışmada da tütün kullanım sıklığı
Erkeklerde % 44,1
Kızlarda % 19,2
Yüksek değerlerin sürmekte olduğu saptanmıştır.
Gelelim 2004 yılına filtreli sigaralar ülkemizde piyasaya çıktığında "kanserden koruyan sigara" olarak reklamı yapılmıştır.
Sağlık Bakanlığının 2019 yılında da yapılan çalışmada da değerlerin yükselmekte olduğu saptanmıştır. 1 milyondan fazla, Türkiye'de de Sağlık bakanlığı verilerinde kayıtlıdır.
Şimdi gelelim teknolojinin bize sunduğu elektronik sigaraya
Elektronik sigaranın tasarımına ilişkin ilk düşünce, ABD'lerinde 1963 yılında Glinert tarafından geliştirilmiş ve 1965 yılında patent belgesi ile tescil edilmiştir.
Çin'de 2003 yılında bir eczacı tarafından elektronik sigara formu geliştirilmiş, 2004 yılında üretilmeye başlayarak pazarlamaya başlamıştır.
Sigara, temelde tüketiciye nikotin sağlaması amaçlanan ve pille çalışan bir düzenektir. İçinde yer alan sıvı içinde nikotin, propilen glikol veya bazı bitkisel gliserol türlerinin yanı sıra hoş kokular verebilmektedir. Çok fazla hoş kokular izlenebilmektedir.
Yapılan araştırmada elektronik sigarada 12 ay sonra sigara kullanım davranışlarının değişimine ilişkin hiçbir fark bulunmamıştır.
Maalesef ki halen dünyada pek çok ülkede elektronik sigara, kullanmayı bırakma yöntemi olarak tavsiye edilmektedir.
Gençlerin, elektronik sigaraya 13 - 14 yaşlarında kullanmaya başladıkları belirtilmiştir.
Elektronik sigara kullanan adolesanların gençlik döneminde başladıkları tespit edilmiştir. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre de adolesan dönemi, 10 - 19 yaş aralığında ergenlik dönemine verilen isimdir.
Adolesan dönemde elektronik sigara içen gençlerin, altı kat daha fazla sigara kullanmaya başladıkları bulunmuştur.
Sağlık Açısından Bakıldığında
Elektronik sigara da formaldehit, tolüen ve kesilen gibi kanserojen etkisi de olabilen çözücü maddeler, kadmiyum, nikel, kurşun gibi metaller de solunan hava - duman içinde çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilmektedir.
Elektronik sigara bağımlılık yapan bir üründür. İçinde yer alan kimyasalların nörotoksik etkilerimde bulunmaktadır. Kullanımı sırasında sadece nikotin değil, propilen glikol gliserin, ağır metaller, hoş kokulu kimyasallar, serbest radikaller ve nanopartiküller bazı hoş koku veren kimyasallar ise mentol etil vanilin bulunmaktadır.
Elektronik sigara içinde yer alan nikotin, doğrudan beyne ulaşmaktadır. Tekrar tekrar kullanma isteği oluşmaktadır. Elektronik sigara kullananlarda yoksunluk belirtileri görülmektedir. Nikotin prenatal alımı, gelişen fetüste davranışsal ve gelişimsel bozukluklara neden olabilmektedir. Nikotin bağımlılıklarında, Parkinson ve Alzheimer, şizofreni ve depresyon gibi nöropsikiyatrik hastalıklar görülmektedir. Sonuç olarak nikotinin nörotoksik etkileri söz konusudur.
Ağız sağlığı açısında riskli olduğu da bilinmektedir. Ağız mukozasının etkileneceği ve ağız mukoza kanserlerinin artmasına neden olabileceği doktorlar tarafından belirtilmektedir.
Elektronik sigara içilen ortamda bulunan benzenin DNA ve RNA üzerindeki, akrolein ve formaldehitin de mRNA üzerindeki etkileri bilinmektedir.
Johns Hopkins Üniversitesi tarafından yapılan açıklamada elektronik sigara ile ilgili 5 gerçek şu şekilde ifade edilmiştir.
* Elektronik sigara geleneksel sigaraya göre daha az zararlı olabilir, bununla birlikte güvenli bir ürün değildir.
* Kalp ve akciğer sağlığı bakımından olumsuz etkileri olduğu ortaya koymaktadır.
* Elektronik sigara geleneksel sigara gibi bağımlılığa yol açmaktadır.
* Sigara bırakma konusunda en iyi yöntem değildir.
* Gençlerin giderek artan nikotin çengeline takılmasına neden olmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2020 yılında yapılan bir açıklamada da elektronik sigaranın nikotin, kanserojen maddeler gibi bazı toksik kimyasal maddeler içerdiğine işaretle, kalp ve akciğer üzerinde olumsuz etkileri olduğu, gebelikte kullanılması halinde fetüs üzerinde etkileri olduğu belirtilerek elektronik sigaranın kesinlikle çocukların ve gençlerin bu ürünlerden korunması gerektiği ifade edilmiştir.
Dünya genelinde 111 ülkede elektronik nikotin sağlayıcı sistemler (ENS) konusunda kurallar belirlenmiştir. 32 ülke bu ürünlerin satışını yasaklamış, 79 ülke ise konu ile ilgili tam veya kısmi düzenleme amacı ile bir veya daha fazla kural kapalı yerlerde kullanım yasağı, reklam yasağı, satış konusunda yaş sınırı tatlandırıcı eklenmemesi yasağı belirlenmiştir. 84 ülkede ise ENS konusunda net bir düzenleme yoktur. Türkiye elektronik sigara konusunda satış yasağı dâhil olmak üzere bütün önlemlerin alındığı ülkeler arasındadır.
Ama bir gerçek var ki ortada elektronik sigara kullanımı yasak olmasına rağmen her geçen gün gençlerin arasında artış göstermektedir ki bu liselerde çokça yaygındır. Aileler bu konuda çocuklarını iyi takip etmeli çünkü her hangi bir koku olmaması gençlerin üzerinde daha da cazip hale geliyor içip içmediği anlaşılmadığı için aileleri bu konuda pasif oluyor bu da gençler arasında yaygın olarak kullanılmasına sebep oluyor.
Elektronik sigara, toplum sağlığını tehdit eden bir salgın gibi yayılmaktadır. Son bir yıl içerisinde hem yetişkinlerde hem de gençlerde elektronik sigara kullanımı 2 kat artmıştır. Oysaki satış yasağı olmasına rağmen elektronik sigara yeni başlayan katılımcıların bir ay sonra % 93'ü bir yıl sonra ise % 81'inin normal sigara kullanmaya başladığı tespit edilmiştir.
Bu seviye Avrupa'da şaşırtıcı seviyeyi geçmiş durumda ABD' de % 70 -75, İngiltere’de % 54,1 kanada da% 40,2 Avustralya'da % 20,4 civarında elektronik sigaradan normal içiciliğe geçiş olmuştur.
Ülkemizde yapılan çalışmalarda 13 ile 20 yaş arası elektronik sigaranın gençler arasında yaygın olarak kullanıldığı tespit edilmiştir.
Müdahale alanları içinde mutlaka sosyal medyanın olması gerekmektedir. Sosyal medyada elektronik sigara için oluşturulan olumlu imaja yönelik olarak sosyal medyada satışı ve reklamının yasaklanması gerekmektedir. Mevcut hükümetimizin ve Mili Eğitim Bakanlığı bu konuda gerekli düzenlemenin ivedilikle kontrol altına alması gerekmektedir.
Ne gariptir ki ABD, Almanya, İngiltere ve İtalya’da serbesttir.
Sevgili aileler çocuklarımızı yetiştirip başkalarına teslim etmeyelim bu konuda duyarlı olalım. Bu yazıyı okuduktan sonra ilk öncelikle ailelerimizden başlayarak komşularımıza ve çevremizde yayalım benim değil bizim çocuklar kurtulsun…
Kaynaklar
https://www.who.int/news-room/fact-sheets/detail/tobacco Erişim tarihi: 06.11.2021
İ. Tütünün tarihçesi, Sigara ve Sağlık (içinde sayfa 11-14), Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, 2464,
1994, ISBN: 975.11.0742.5
Anahtar kelimeler
Fetüs: Ana rahminde ki canlı
Tolüen: Kimyasal çözücü renksiz sıvı
Formaldehit: Renksiz kokulu gaz
Kadmiyum: Pil ve akü sanayisinde kullanılan kimyasal element
Propilen: kimyasal renksiz gaz
Adolesan: Çocukluktan yetişkinliğe geçiş
Benzen: Hoş kokulu hoş kokulu hodri karbonat
Ak olein: Isı ile ortaya çıkan kimyasal duman
İstanbul Times - Ömer Kantenür