İşte CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının satır başları: Siyasette sert tartışmalar olabilir. Siyasetin amacı nedir, ülkeme hizmet edeceğim. Hem demokrasi diyeceksin, hem örgütlenme diyeceksin arkadan işçileri göndereceksin. Bunu siyasetçinin kabul etmesi mümkün değildir. Hangi siyasi görüşten olursa olsun, sizin haklarınızı sonuna kadar savunan bir parti vardır o partinin adı CHP'dir. "İKTİDAR BASKIYI DEĞİL DEMOKRASİYİ SAVUNMALI" Siyasetin temel görevlerinden birisi de farklı düşüncelere saygı göstermektir. İnsan olmanın gereğidir bu. İşsizlikle mücadele, yoksullukla mücadele, işçilerin örgütlenmesi bütün bunlar güçlü bir sosyal devletin olmazsa olmazlarıdır. Siyasal iktidarı kullanıp iktidar olanların da baskıyı değil demokrasiyi savunması lazım. Biz demokrasileri geliştirirken aynı zamanda üreten bir Türkiye istiyoruz. Üreten Türkiye dünyada saygınlığı olan ülkedir. Ama hakça bölüşeceğiz. Ne ezen ne ezilen, insanca hakça bir düzen. Birisi cebini doldururken komşusu aç uyumasın. Bu hedefe ulaşıyor muyuz yoksa uzaklaşıyor muyuz? Uzaklaşıyoruz. En tipik örneğini de buraya gelen sendikalı arkadaşlar veriyor. "1 MİLYONU AŞKIN İNSAN KÖLE DÜZENİNDE ÇALIŞIYORDU" Türkiye'nin gündeminde taşeron diye bir şey yoktu. 1 milyonu aşkın insan köle düzeninde çalışıyordu. Bu insanlar benim geleceğim ne olacak diye düşünür fakat geleceğini göremezdi. Bunların kimliklerine siyasi görüşlerine bakmadık. Bir KHK ile taşeronların sorunlarını çözmeye çalıştılar ama çözemediler. Haksızlık yaptılar, çifte standart yaptılar. Sizi kadroya alıyoruz ama kadrolularla aynı haklara sahip olamayacaksınız dediler! Önümüzde 2019 var. Benim için önemli senin için de önemli. 2019'da yetkilendir sen de diğer işçiler gibi toplu sözleşmeden aynı haklardan yararlanacaksın. 50 bin taşerona kadro vermiyorlar. KİT'lerde çalışıyor bu arkadaşlar. Ankara'daki beylerin keyfi böyle istemiş. Biz ne diyoruz hangi görüşten hangi inançtan olursa olsun, biz ona sözümüz söz sonuna kadar kadroyu vereceğiz. Hiç bir ayrımcılık yapmadan. "O BELGELERİ GÖNDERECEĞİM" Kamyon işçilerinin de sorununu dile getirdik. İlk kez bunu TBMM'de bütçe görüşmelerinde dile getirdik. Kamyon şoförlerinin derdini dile getirdik. Arkasından sayın Binali Yıldırım beni eleştirdi. "Sen bilmezsin" dedi. "Onların durumu çok iyi, keyfi de yerinde " dedi. Keyfiniz yerindeyse, dünyanın en pahalı köprülerinden sizi zorla geçirtiyorlarsa siz o zaman isyan etmeyin. Aranızdan bir kişi çıkıp sorunu varsa, tamamını bir tarafa bırakıp, onun sorununa sahip çıkarım. Sayın Binali Yıldırım rakamlar da vermişti. Kendisi bir de Ulaştırma Bakanlığı da yaptı. Arkadaşlarımız bindiler bir TIR'a, Ankara'ya kadar geldiler. Para ödediler, tek tek çıkardılar. O belgeleri bir yazı ile Binali Yıldırım'a göndereceğim. Bakanlık yaptın, yolu, köprüyü, fiyatları bile bilmiyorsun diye belgeleri göndereceğim. Beni asıl üzen hükümetin bu kadar duyarsız olması. Ben hiç duymadım, 'biz hayatımızdan memnunuz' diyen. İki elim yakanızdadır, senin sorununu çözmek için Meclis'te, yolda ben kavga ediyorum. Senden sadece bir oy bekliyorum 2019'da. İNFAZ VE KORUMA MEMURLARI İnfaz ve koruma memurları da emniyet sınıfına geçmek istiyor. Sorun olduğunda hemen müdahale ediyorlar. Bizi de emniyet hizmetleri sınıfına alın diyorlar. Arkadaşlarıma talimatı veriyorum, emniyet hizmetleri sınıfına alınması için kanun teklifini hazırlayın verin. "YÜZDE 11.1 BÜYÜDÜK DE NE OLDU?" Yüzde 11.1 büyüdük. Çin'i de Hindistan'ı da geriye attık ama bu büyük bir heyecan yaratmadı. Vatandaş, sanayici baktı büyüme yok. Nerede bu büyüme? Asgari ücret, taşeron işçi nerde? Çiftçi baktı ürün satılmıyor. Nereden oldu bu büyüme? Bu büyüme gerçek bir büyüme olsa işsizlik azalır. Milyonlarca gencimiz işsiz. Yüzde 11 büyüyeceksin ama hala işsizlik devam edecek! Üniversiteyi bitirmiş ama işsiz. İşsizlikle mücadele edeceklerdi sözde. 7 Şubat 2017 AK Parti Genel Başkanı TOBB'da bir konuşma yapıyor. İşverenlere hep birlikte işsizliği bitireceğiz diyor. Bu seferberlikte işsizliği gümbür gümbür çökerteceğiz diyor. Çöktü mü, hayır. İşsizlik mi azaldı, yüzde 11.1 büyüdü de ne oldu? "HESAP VERSİNLER!" Vatandaş sadece bankalara faiz ödemiyor. Dünyanın en ağır vergileri de ödüyor. Faize karşıyız diyorlar. Bunlar kadar faizden yararlanan yok. 620 milyar lira faiz ödenmiş. Memur, işçi, çiftçi faiz aldı mı, almdaı. İçeride kim aldı bu parayı. İşçisi, emeklisi, çiftçisi düşünsün. 620 milyar liralık faizi kim aldı? Çıkıp hesabını versinler. Bunu sormak zorundasınız. Siz de sorun. Kahvede, caddede, tarlada, fabrikada anlatın. "MAHKEMEYE VERMEZSEN NAMERTSİN" Vatandaşın haberi olmadan o bilinci olmadan vatandaşı kandırarak ağır vergiler alıyorlar. Vatandaş musluğu açtığı anda 5 çeşit vergi alıyor. Elektrik düğmesine bastığı anda 4 çeşit vergi ödüyor. Bunlarda insaf var mı? Sizden vergi alıyorlar, bu beyler de vergi ödememek için Man adası ile ilişki içine giriyorlar. Bunları ben söyleyince de "vay efendim sen bunları nasıl dile getirirsin, seni mahkemeye vereceğiz" diyorlar. Vermezsen namertsin. "EMEKLİDEN NE İSTİYORSUNUZ!" Hastalandık hastaneye gittik. Emekli hastaneye gider para öder. Ama oradaki para biraz düşük. Sonra ilaç almak için eczaneye gider eczacı biraz daha para ister. Ay başında aylığını alacak bir bakıyor bordrosunda bir para daha kesilmiş. Farklı farklı yerlerden kesiyorlar ki vatandaş ödediği paranın ağırlığını hissetmesinler. Emekliden ne istiyorsunuz siz? "PRADA AYAKKABIDA YÜZDE 8, TEZEK YAKARSAN YÜZDE 18 KDV" Bu hükümet nerede bir gariban görse onu soymaya çalışıyor. Çıksın bunlar doğru değil desinler. Hepsini hesapladık. Bir emekli düşünün Hermes çanta aldı, alamaz da hadi aldı diyelim. Prada ayakkabı giydi diyelim. Gucci gözlük aldı diyelim. Bunların KDV'si yüzde 8. Ama aynı emekli elektrik kullanırsa, doğalgaz yakarsa tezek kullanırsa KDV yüzde 18! Adalete bak sen! Bunlar vicdan, ahlak yok. Bunlarda en temel şey hak, hukuk ve adalet kavramı hiç birisinde yok. "SEN MİSİN LİMONATA İÇEN" 2016'da yat ve kotralarda ÖTV yüzde 8'di. Limonata ve soğuk çayda 0'du. Bu yıl yeni reformla yat ve kotralarda ÖTV'yi 0'a indirdiler. Limonata ve çayda ÖTV'yi yüzde 10'a çıkardılar. Sen misin limonata içen! Nasıl olsa bana oy verecekler diyor. Tepe tepe kullanılmaya izin verme kardeşim! EMEKLİLERİN MAAŞLARI Emeklilerin hiçbir şikayetleri yok biliyorum! Bugün asgari ücret üzerinden prim ödeyip emekli olan birisinin eline 718 lira 69 kuruş para geçmektedir. Emekli kardeşlerim 718 lira 69 kuruşun içinde bir de çay içerken, ekmek yerken vergi vereceksin. Bir daha düşün hangisi Adalet hangisi kalkınma. Daha önce kaç liraydı? 2008'de biz Sosyal Güvenlik'te reform yapıyoruz demişlerdi. Eğer yapmasalardı bugün o asgari ücretli bin 822 lira maaş alıyordu. Eski emekliler iyi aylık alıyorlar, yeni emekliler giderek azalarak maaş alacaklar. "BİR MİLİM GERİ ADIM ATARSAM NAMERDİM" Her vatandaşım şunu sormalı; Ben ülkemde en insafsız vergilerini ödüyorum da gelirim niye artmıyor. Köprüden geçerken niye ayrıca para ödüyorum, çocuğum neden güzel bir okulda okumuyor diye tüm vatandaşlarım sormalı. İnsafsız vergiler vatandaşı yakarken Ankara'daki beyler Man Adası'nda milyon dolarlık iş yapıyorlar. Ben bunları söyleyince tepki gösteriyorlar. Sanıyorlar ki Kılıçdaroğlu geri adım atacak. Bir milim geri adım atarsam namerdim. "BU MUDUR ADALET?" OHAL'i yeniden getiriyorlar. FETÖ ile mücadele et sana kim karşı çıktı. FETÖ ile değil muhalefetle, gazetecilerle, STK'ların başkanlarıyla mücadele ediyorlar. Hapishanelerde yatan yüzlerce öğrencimiz var. Boğaziçi Köprüsü'nde başı kesilen hiçbir günahı olmayan er var. Öldürenlere kimse dokunmayacak. Bu mudur adalet? "11 BİN KİŞİ BOŞ YERE SUÇLANDI" Biz her zaman şunu söyledik. Kim mağdursa onun yanında olacağız. Bylock uygulaması dolayısıyla 11 bin kişiyi işlerinden ettiler. Bunların büyük bir kısmı mağdurdur dediğimizde bize 'vay siz de FETÖ'cüsünüz' diyorlar. Bizi affet diyen sizdiniz. Ne oldu da biz suçlu çıktık. Dediler ki Bylock kullananların tamamı FETÖ'cüdür dediler. 11 bin kişi boş yere suçlandı. Biz bunlara sahip çıktık. "EĞER BİR ÜLKEDE SUÇLUYU SİYASİ OTORİTE TESPİT EDİYORSA..." HSK, görevini sağlıklı yapamıyor. HSK'nın saygı değer üyelerine sesleniyorum. Saraydan değil iradenizle karar alıyorsanız başımın üstünüzde yeriniz var. Hakimler Savcılar Kurulu olun ama Hakimler Saray Kurulu olmayın. Erdoğan'ın benim aleyhime açtığı tazminat davalarına bakan hakimi de görevden aldılar. Sanıyorlar ki biz çekineceğiz, sonuna kadar mücadele edeceğiz. Eğer bir ülkede suçluyu hakim değil de siyasi otorite tespit ediyorsa o ülkede yargı bitmiştir. Bu konuda mücadele edecek olanlar yargıçlardır. "ECEVİT KIBRIS'I NASIL ALDIYSA 2019'DA BEN DE O ADALARI ÖYLE ALACAĞIM" Ege adaları Yunan ordusunun işgali altında. Erdoğan'a sordum bu adalarla ilgili hakkımız var mı? Tık yok. Keçi Adası'na çıktılar.. Keçi Adası kimin kardeşim? Bizimse bizim de değilse değil de. Ama tık yok. Bu adaları siz sattınız mı birilerine peşkeş mi çektiniz? Yunanistan Savunma Bakanı gel de al demişti. Ecevit Kıbrıs'ı nasıl aldıysa ben de geleceğim 2019'da öyle alacağım demiştim. Hükümetten birisi çıkıp evet arkadaş alacağız diyecekti. Bunlar gayrimilli.