Yıldız, 14-20 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek ''Sosyal Güvenlik Haftası'' ve kurumun uygulamaları hakkında bilgi vermek amacıyla SGK İl Müdürlüğü'nde düzenlediği basın toplantısında SGK'nın 2012 yılında 159 milyar lira bütçe ile devletten sonra en büyük bütçeye sahip kurum olduğunu söyledi.
Yıldız, bu rakamın devletin genel bütçesinin yüzde 40'ına tekabül ettiğini dile getirerek, 17 milyon çalışan, 10 milyon emekli ve nüfusun tamamının genel sağlık sigortası işlemlerinin SGK tarafından yürütüldüğünü kaydederek, kurumun bu işleri yaparken elektronik ortama geçmeye önem verdiğini ifade etti.
-''e-reçete'' ve ''e-rapor'' uygulaması-
Temmuz ayı itibariyle e-reçete uygulamasına geçilmesinin planlandığını belirten Yıldız, uygulamanın Eskişehir ve Konya'da pilot uygulamalarının başladığını anlattı.
Yıldız, elektronik ortama geçilmesiyle birlikte suiistimallerin daha da azalacağını ifade ederek, şunları söyledi:
''Daha izlenebilir bir sistem kurulmuş oluyor. Bu uygulama ile reçete üzerinden yapılan usulsüzlüklerin önemli ölçüde azalması sağlanacaktır. Bize her ay 6 milyon reçete geliyor.
Bu reçeteler kağıt ortamında gelmeyecek artık. Kağıt ortamında gelen bu reçetelerin kabul edilmesi, incelenmesi ve arşivlenmesi diye bir süreç izleniyordu ve bu süreç sonucunda çok büyük arşiv alanlarımız var. İstanbul genelinde bunları arşivlemek için yaklaşık 50 bin metrekare yer kullanıyoruz. Dolayısıyla bu ihtiyaç ortadan kalkmış olacak e-reçeteye geçilince. Daha önce ilaç kupürleri de geliyordu. 18 kamyon yapıyordu bunlar.''
E-rapor uygulaması ile de yazılan raporun elektronik olarak SGK'nın sistemine düşeceğini kaydeden Yıldız, SGK'nın da gerekli incelemeyi yaptıktan sonra evrakı otomatik ödemeye göndereceğini, vatandaşın PTT üzerinden iş göremezlik ödemesini alacağını dile getirdi.
-''Avuç İçi Damar Tanıma Sistemi''-
Yıldız, 1 Temmuz itibariyle hayata geçirilmesi planlanan ''Avuç içi damar tanıma sistemi''nin, kişileri damar yapısı üzerinden çıkarılan biyolojik şifreyle tanımayı sağlayarak, kimlik numarasıyla yapılan usulsüzlüklerin önüne geçen biyometrik bir sistem olduğunu belirtti.
Kişilerin hastaneye gittiğinde kendi kimlik belgileriyle muayene ve tedavi olmasının asıl olduğunu vurgulayan Yıldız, ''Fakat çoğu kişi ya sigorta prim borcundan dolayı yakınının kimliği ile hastaneye gidip tedavi oluyor. Bu sistem onu ortadan kaldırıyor. Kimse kimsenin yerine tedavi olamayacak'' dedi.
SGK'nın geçen hafta yürürlüğe giren özel sağlık hizmet sunucularına ilişkin bir internet sitesi olduğunu da kaydeden Yıldız, vatandaşın sitede hangi hastalık için ne kadar ilave ücret ödeyeceğini, ne kadar katılım payı ödediğini, ilaç kullanımının ne zaman sona ereceğini görebileceğini ve genel sağlık sigortası ile ilgili merak ettikleri her şeyi bu siteden takip edebileceklerini söyledi.
Yıldız, hayata geçirilmesi planlanan bir diğer uygulamanın da arşiv yönetim sistemi olduğunu ifade ederek, 30 yılı aşkın birikmiş arşivlerin bu sistem ile dijital ortama aktarılacağını dile getirdi.
Türkiye'de, 1868 yılından bu yana toplanan arşivlerin olduğunu anlatan Yıldız, ''İlk Sosyal Güvenlik uygulamaları Osmanlı'da başlıyor. 1868'de memurlara yönelik olarak. O zamandan aylık alan birçok insan var. Bu kayıtlar da elektronik ortama aktarılacak'' şeklinde konuştu.
Yıldız, kayıt dışı istihdamla ilgili gerçekleştirilecek reformlardan birinin de ''Meslek Kodu Uygulaması'' olduğunu belirterek, ''Herkes işe girerken giriş bildirgesinde mesela gazeteciyse, gazeteci yazarak girecek. O zaman kişilerin alacağı maaşlar da önceden belirli olacak, belirli bir skalanın altına inemeyecek. Bu uygulamayla aynı iş yerinde çalışan fakat farklı görev yapan kişilerin kuruma eşit ücretle bildirilmesinin önüne geçilecek'' dedi.
-Kayıt dışı istihdam-
Yıldız, gelişmiş ekonomilerde, 4 çalışana bir emeklinin düştüğünü, Türkiye'de ise 1,9 çalışana bir emekli düştüğünü dile getirerek, bunun sebebinin de kayıt dışı çalışmadan kaynaklandığını anlattı.
Kayıt dışı istihdamın hükümetin aldığı önlemlerle giderek azaldığını vurgulayan Yıldız, ''Tabii kayıt dışı istihdamı birden bire sıfırlamak mümkün değil. Dünyada kayıt dışı istihdamın sıfır olduğu hiç bir ülke yok. Ancak yüzde 5-8 bandı makul bir bant olarak görülüyor. Dünyada da kayıt dışı istihdamı bu rakama çekebilen ülkeler başarılı sayılıyor. Türkiye'de ise son istatistiklere göre kayıt dışı istihdam yüzde 43 civarında'' şeklinde konuştu.
Ramazan Yıldız, 14-20 Mayıs tarihlerinde kutlanacak ''Sosyal Güvenlik Haftası''nda, vatandaşlardın hakları konusunda bilinçlenmesi, sigortalı çalışmanın önemi ve geleceğiyle ilgili sosyal güvenlik bilincinin oluşması temel amaç olmak üzere bir dizi etkinlik düzenleyeceklerini bildirdi.(AA)
Kaynak: aa