3 Aralık; Birleşmiş Milletler’in 1992 yılında almış olduğu karar sonrası “Uluslararası Engelliler Günü” olarak ilan edilmiştir. 3 Aralık, o gün itibariyle tüm dünya da engelli insanların sorunlarına dikkat çekmek için belirlenmiş bir gündür. Dolayısıyla 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kutlanacak veya bayram yapılacak bir gün değil, karşılaşılan sorunların gündeme getirileceği ve bunların çözümü için yapılabileceklerin ele alınacağı bir tarihtir.

Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre dünya üzerinde her 10 kişiden biri engelli kabul edilmektedir. Ülkemizde ise tüm engellilerin toplam nüfusa oranı %12,29’dur.Aileleriyle beraber düşünüldüğünde engellilik olgusunun nüfusumuzun büyük bir çoğunluğunu etkilediği görülmektedir

 Günümüzde artık engellilik görmemek, duymamak, yürüyememek ya da başka bir fonksiyon kaybı değildir. Birçok yerde duyduğumuz gibi, “asıl engel yüreklerde” de değildir. Hem ülkemizde, hem de dünyada artık engelin çevreden kaynaklı sorunlar olduğu kabul görmüştür. Yani sizler bir yerden bir yere rampa ve asansör olmadığı için gidemiyorsanız, sokakta kaldırımlar erişilebilir olmadığı için hareket edemiyorsanız, toplu taşıma araçları size uygun olmadığı için kullanamıyorsanız, araçlarınız için ayrılmış otoparklara başka araçlar park ediyorsa ve siz ne yapacağınızı bilemez duruma düşüyorsanız, işe girmek istediğinizde reddediliyorsanız, insanların “sen bunu yapamazsın” cümlelerine maruz kalıyorsanız, asıl engel burada demektir. Yani asıl engel, hayatın her alanının erişilebilir olarak düzenlenmemesi ve “sen bunu yapamazsın” şeklinde ortaya çıkan önyargılardır.  Bunlar, herkesle birlikte eşit ve adil bir ortamda yaşayabilmemiz için gerekli düzenlemelerdir ve hem ulusal, hem de uluslararası yasalarda var olan haklarımızdır.

Ülkemizde engelli bireylerin hayatını kolaylaştıracak düzenlemeler yapılıyor olsa da, henüz bu istediğimiz seviyeye gelmiş değildir. Fakat bu, gelecek için umutlu olmamızın önünde bir engel de değildir. Bizler; kararlı bir şekilde durarak, ne istediğimizi bilerek, kimsenin “yapamazsın” önyargısına kulak asmayarak ve tüm zorluklara rağmen hayatın içerisinde daha çok yer alarak, bu engellilik durumunu ortadan kaldırabiliriz.

Engellileri, engellilik hallerinin standardını, bireyin kendi durumu dışında ayrıca çevresel koşullar belirlemektedir. Bu çevresel şartlar iyileştirildiğinde engellilik koşulları da sorun olmaktan çıkarılmış olacaktır

Dünya Engelliler Farkındalık Günü’nde hepimizin birer engelli adayı olduğu gerçeğinin farkında olan bireyler olarak üreten, sosyal hayatın bütün alanlarında aktif biçimde yer alabilen bağımsız bireyler olarak yer alabilmeleri için her alanda gereken duyarlılığın artmasını sağlamamız gerekmektedir

Engellilik  ise bir imtihan ve nimettir. Bir bela ve ceza değildir. Belki yüce Allah engellilerle sağlıklı olanları imtihan ediyor. Onlara karşı görevlerimizi yerine getirip getirmediğimizi, sorumluluklarımızı test ediyor.
Engelliler bizden acıma değil, anlayış bekliyorlar. Onlara imkan tanımamızı istiyorlar. İşyerleri yeterince engelli kadrosu istihdam ediyorlar mı? Hakkını veriyorlar mı?

3 Aralık Dünya Engelliler Günü, kendi yapabileceklerimizin ve gücümüzün farkında olduğumuz bir geleceğe umutla bakabildiğimiz bir gün olsun…

Bütün engelli kardeşlerime, mutlu, huzurlu bir hayat diliyor,  her zaman yanlarında olduğumuzu ifade ediyoruz.

                                Diyabetliler ve Engelliler Dernek Başkanı

                                          Z.B Kent Konseyi Engeliler Meclisi Başkanı

                                                              NURŞEN ÖRNEK

Editör: TE Bilisim