HALKBANK’TAN CHP’Lİ VEKİLE 100 BİN LİRALIK TAZMİNAT DAVASI
AKP Bitlis Milletvekili Vahit Kiler’e ait olan ve ödenmeyen kredi borçları nedeniyle Halkbank’a devredilen İstanbul Sapphhire kuleleri tartışması devam ediyor. İddiaları gündeme getiren CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat'a Halkbank tarafından 100 bin liralık tazminat davası açıldı. Konu hakkında bir açıklama yayınlayan CHP’li Karabat; “Elinizden geleni ardına koymayın. Hırsıza hırsız demeye devam edeceğim.” Şeklinde açıklamalarda bulundu.
"HIRSIZA HIRSIZ DEMEYE DEVAM EDECEĞİM"
“Halkbank ile AKP Milletvekili Vahit Kiler arasında geçen yolsuzluğu ortaya çıkardığımızdan bu yana harekete geçmesini, en azından soruşturma açmasını beklediğimiz yargı makamları ne yazık ki yine kendisinden bekleneni yaptı! Yavuz hırsız misali bizleri bastırma yolunu seçtiler.” diyen Karabat, “Ne yaparlarsa yapsınlar yolsuzları ortaya çıkarmaya, yetim hakkını savunmaya devam edeceğiz.” dedi.
TWİTLERE ERİŞİM ENGELİ
TBMM KİT Komisyonu üyesi olarak kamu teşekküllerine ilişkin denetimleri hassasiyetle takip ettiklerini belirten Karabat, Halkbank’a ilişkin çok sayıda usulsüzlüğü ortaya çıkardıklarını ifade ederek şunları söyledi: “Önce Sayıştay denetimlerine ve bulgularına dayanan tespitlerimizi paylaştığımız sosyal medya hesaplarıma erişim engeli getirdiler. Lütfedip bildirimde dahi bulunmadılar. Erişim engelini ilgili sosyal medya platformu tarafıma bildirdi. Hukuken kürsü dokunulmazlığı olan bir milletvekilinin kamuoyunu ilgilendiren böylesine önemli bir konudaki açıklamalarının BTK keyfiyetiyle engellenmesi sansür mekanizmasının geldiği boyutları ortaya koyuyor. İşin trajik yanı kopyala yapıştır diye tabir ettiğim yargı kararında beni gazeteci olarak tarif etmişler. Bu Anayasal bir suç ve peşini bırakmayacağım.” dedi
“ÇÜRÜME ÇOK BOYUTLU”
Devlet kurumları içindeki çürümenin ciddi boyutlara ulaştığını belirten Karabat, devir işleminden kısa bir süre önce, AKP’li Kiler ve Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan’ın bir araya geldiğini de hatırlattı. Karabat, “Bu ilişikleri olağan ilişkiler olarak görmemiz mümkün değil. Daha önce de paylaştım TBMM kürsüsünden de haykırdım, bu düpedüz yetim hakkı yemektir. Devlet kurumlarının içindeki çürüme halkımıza yoksulluk ve sefalet olarak dönüyor. Ne yazık ki kolluk gücü ve yargı da bu usulsüzlüklere alet ediliyor.” dedi.
“İnsanımız ekonomik dar boğazda sofrasına gelecek ekmek için mücadele ederken, çiftçimiz, esnafımız, dar gelirlimiz üç kuruş kredi almak için tüm varlığını ipotek ettirirken birilerinin kamu bankaları üzerinden milyonları peşkeş çekmesine seyirci kalamayız. İtibarı ayakkabı kutularındaki paralara indirgeyen mutlu bir azınlık var! Genel Başkanımızın “beşli çeteler” diye tabir ettiği bu güruha karşı nasıl mücadele ediyorsak kamu kurumlarındaki usulsüzlüklere karşı da öyle mücadele edeceğiz. Onların yolsuzluklarını yüksek sesle söylemekten hiç çekinmedim, bundan sonra da çekinmeyeceğim.
Kaynak:İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)