<span class="Apple-style-span" style="widows: 2; text-transform: none; background-color: rgb(255,255,255); text-indent: 0px; font: 13px/18px Verdana; white-space: normal; orphans: 2; letter-spacing: normal; color: rgb(0,0,0); word-spacing: 0px; -webkit-text-decorations-in-effect: none; -webkit-text-size-adjust: auto; -webkit-text-stroke-width: 0px"> <p style="line-height: 18px; margin-top: 0px; font-family: Verdana; font-size: 13px"><strong>Yaşar Büyükanıt'ın e-muhtarının kahramanı olduğu biliniyordu. Ama o muhtıranın TSK'nın sitesinde yayınlandığı gün neler yaşandığı hep sır olarak kaldı. O sırrı Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ilk kez açıkladı.. Yazıcı, 27 Nisan muhtırasını kaleme alan dönemin Genelkurmay Başkanı'nın, o gece Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın telefonlarına çıkmadığını ve geri dönmediğini açıkladı.</strong></p> <p style="line-height: 18px; margin-top: 0px; font-family: Verdana; font-size: 13px">Yazıcı, 2007 Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt tarafından yazılan ve "27 Nisan e-muhtırası" olarak tarihe geçen süreçle ilgili de bir ayrıntı anlattı.<font class="ADPopLink" style="border-bottom: rgb(238,102,3) 1px solid; padding-bottom: 1px; line-height: 18px; background-color: transparent; font-family: Verdana; color: rgb(238,102,3); font-size: 13px; cursor: pointer; text-decoration: underline"><b>Bu</b></font><span class="Apple-converted-space"> </span>konuyu daha önce başka bir yerde söylemediğini ifade eden Yazıcı, o gece ve sonraki gün yaşananları bir bir şu sözlerle anlattı::</p> <p style="line-height: 18px; margin-top: 0px; font-family: Verdana; font-size: 13px">"İktidar olduğumuz süre içerisinde, kuruluş aşaması ve sonrasında yaşadıklarımıza benzer olayları tekrar yaşadık. Bunlardan en katmerlisini<font class="ADPopLink" style="border-bottom: rgb(238,102,3) 1px solid; padding-bottom: 1px; line-height: 18px; background-color: transparent; font-family: Verdana; color: rgb(238,102,3); font-size: 13px; cursor: pointer; text-decoration: underline"><b>bir</b></font><span class="Apple-converted-space"> </span>kez daha hatırlatmak istiyorum: Sene 2007, cumhurbaşkanı seçimi var. İlk defa yapılmayan bir şey. Biz de 1982 Anayasası'na göre seçilmiş 3 tane cumhurbaşkanı var. Birisini kenara bırakırsanız 2 tane cumhurbaşkanı var. Ve biz de aynı yöntemle cumhurbaşkanlığı seçimine Meclis'te başladık.</p> <p style="line-height: 18px; margin-top: 0px; font-family: Verdana; font-size: 13px">Bir gece internete bir metin konuldu. 27 Nisan e-muhtırası... Alışkanlıklarını hala sürdürebileceklerini sanan bir davranış. Vesayetçi bir anlayış, 'her şeyi ben bilirim, biz biliriz ve biz yaparız' düşüncesinden yola çıkmış bir davranış biçimi. Biz milleti temsil ediyorduk ve hiçbir zaman onların emanetini yere düşürmedik. 28 Nisan'da gerekli cevabı verdi. Kenarda köşede çok bekleyenler oldu, bunlar ne yapacak diye...</p> <p style="line-height: 18px; margin-top: 0px; font-family: Verdana; font-size: 13px">Çok iyi hatırlıyorum o cevabı hazırlamak üzere resmi konutta toplandığımızda bunu da ilk defa söylüyorum, Başbakanımız daha sonra o 'muhtırayı ben verdim' diyen komutanı arıyor ve o komutan bulunamıyor. Yani komutandan telefon dönüşü olmuyor. Ama cevap hazırlığını duyunca komutan dönüyor. Başbakan ne söyledi bilmem. Ertesi gün verdiğimiz cevap da tüm toplum katmanları tarafından alkışla karşılandı."</p> </span>