Kültür ve medeniyet kavramlarına tarih ve felsefe bağlamında ışık tutan Prof. Dr. Teoman Duralı, söyleşide katılımcılara insanlık tarihine yolculuk yaptırdı.<br /> <br /> <strong>‘İKLİM ŞARTLARI FARKLI DÜŞÜNMEYE İTTİ’</strong><br /> <br /> İnsanlığı gelişim tarihinden itibaren farklı düşünmeye iten sebebin iklim şartları olduğunu ifade eden Prof. Dr. Duralı, ‘İnsanı birinci derecede farklı düşünmeye iten sebep, iklim şartlarıydı. İklim soğudukça insanlar daha derin düşünmeye şartlandı. Ateşi buldular. Yer şekilleri güçleştikçe bu durum insanı olağanüstü derecede mukabil kıldı. Toplayıcılıkla göçü başlattılar ve zamanla dünyaya yayıldılar. ’ diye konuştu.<br /> <strong><br /> ‘BEŞER VE İNSAN FARKLI’</strong><br /> <br /> Prof. Dr. Duralı, dinlerin çöllerde ortaya çıkmasının nedenini ‘çok az insanın yaşadığı yerde ortaya çıkmasının mantığı yok’ diye açıklayarak, ‘ İnananlar, dinlerin; vahiy yoluyla, inanmayanlar sosyo-kültürel bir süreç olarak ortaya çıktığını söylüyor. Bütün inanç düzenleri öteden beri, bir öte varlıkların insanlara seslenmesi olarak kabul edildi.’dedi.<br /> <br /> Beşer ve insanın da farklı olduğuna dikkat çeken Duralı, ‘İnsan tarafımızda farklı olan düşünme ve duymadır. Burada bir eşitsizlik vardır. Beşer tarafımız hepimizin aynı, ancak insani tarafımız farklı. diyerek, bu duruma ‘Hz. Muhammed’in bende sizin gibi beşerim.’ sözünü örnek verdi.<br /> <br /> Duralı, söyleşi sonunda katılımcıların sorularını da yanıtladı.<br /> <br />