<p align="justify"><font face="Arial">Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ve Zeytinburnu Belediyesi tarafından İstanbul'daki belediye çalışanlarına yönelik düzenlenen ''Uluslararası Göç İle İlgili Yerel Kapasitenin Arttırılması'' konulu eğitimi tamamlayan kursiyerlere sertifikaları verildi. Törene Uluslar arası Göç Örgütü (IOM) Türkiye Misyon Şefi Marizio Busatti de katıldı. </font></p> <p align="justify"><font face="Arial">Uluslar arası Göç Örgütü (IOM) ile Zeytinburnu Belediyesi tarafından ortaklaşa yürütülen ve özellikle yerel yönetimlerde görevli idarecilerin göç politikaları konusunda eğitimlerinin amaçlandığı proje tamamlandı. <br /> Göçle ilgili konularda yerel belediye çalışanlarının bilgi ve iletişim yetkinliklerini artırma, göçmenler için geliştirilen sosyal kültürel hizmetlerin kalitesini yükseltme ve göçün neden olduğu sorunların etkin çözümünü sağlama gibi konularda 100 saatlik eğitimlerini tamamlayan İBB ve diğer ilçe belediyelerinde görevli 26 kursiyer, sertifikalarını düzenlenen bir törenle aldı. Zeytinburnu Belediyesi Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen törene İstanbul Vali Yardımcısı Mustafa Altuntaş, Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, IOM Türkiye Misyon Şefi Marizio Busatti katıldı. <br /> Tören öncesinde proje hakkında bilgi veren Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın,<br /> Zeytinburnu'na göçle gelen insanların problemleriyle yakından ilgilenen bir belediye olduklarını söyledi.<br /> Belediyelerde göç ile ilgili kapasiteyi artırmaya yönelik bir proje başlattıklarını, İstanbul'dan bazı belediyelerle birlikte Uluslararası Göç Örgütü'nden destek alarak bu çalışmayı sürdürdüklerini ifade eden Aydın, amaçlarının göçle gelen insanların kente uyumunu sağlamak, problemlerini en aza indirmek ve bu insanların daha mutlu yaşamalarına katkıda bulunmak olduğunu belirtti.<br /> <img align="left" alt="" src="http://www.zeytinburnu.bel.tr/varliklar/Turkce/Haberler/images/IMG_4475.JPG" />Türkiye'nin geçmişte yaşadığı göçün, genelde aynı kültür havzasından gelen insanların oluşturduğu bir göç olduğunu dile getiren Aydın, şunları kaydetti:<br /> ''Bu göçle gelen insanların uyumunda çok fazla problem yaşanmamıştı. Ancak Türkiye, son yıllarda, Afrika'dan, Asya'dan, Karadeniz'in kuzeyinden oldukça fazla miktarda göç almaktadır. İnsanlar hem göç yolu olarak İstanbul'u kullanmakta hem de hedef noktası olarak İstanbul'a gelmektedirler. Dolayısıyla beraberlerinde problemleri de getiriyorlar. Bu insanların yaşam koşulları zor. Zeytinburnu'nda bu sıkıntıları çok yakından hissediyoruz. Türkiye, göç gerçeğiyle <br /> son yıllarda tanışmış vaziyette. Bu problemin çözümüne yönelik adım atmamız gerekiyor.'' <br /> Uluslararası Göç Örgütü Türkiye Misyon Şefi Marizio Busatti de yaptığı açıklamada, Uluslararası Göç Örgütü'nün 2004 yılından beri Türkiye'nin de üye olduğu hükümetler arası bir kurum olduğunu, bu kurumun göçmenlere ve Türk hükümetine göçün yarattığı bazı zorlukları aşabilmeleri için destek verdiğini söyledi.<br /> Uluslararası Göç Örgütü'nün sadece sınırların korunması ve göçün engellenmesiyle değil, aynı zamanda kurumlarla birlikte insani bir şekilde çalışmalar gerçekleştirmek için görev yaptığını belirten Busatti, sözlerini şöyle sürdürdü:<br /> ''Türkiye, sadece transit bir ülke olmaktan çok, göçmenleri çekmeye başlayan bir ülke haline geldi. Göçmenler artık gelip burada yaşıyorlar. Bu nedenle Uluslararası Göç Örgütü, göçmenlere sadece insani yardım değil, onların şehre entegre olup sosyal hizmetlerden daha iyi yararlanması adına, bazı çalışmalar yaparak hükümete destek olmaktadır. Yasa dışı göçmen olgusu, kaçakçılık ve terörizim konularında sorunlar doğurmaktadır. Ancak, göç konusunu sadece bununla algılamak yeterli olmayacaktır. Çünkü göç eden kişilerin yüzde 99'u iyi niyetle, daha iyi bir yaşam kurmak için göç ederler. <br /> Türkiye'de sivil toplum kurumları, uluslararası kurumlar ve Türk hükümetiyle birlikte, göç konusunun daha iyi yönetilmesi ve Türkiye'ye daha çok fayda sağlaması konusunda çalışmalar yapıyoruz. İçişleri Bakanlığı ile birlikte, mültecilerin 3. ülkeye yerleştirilmesiyle de ilgileniyoruz.''<br /> Türkiye'deki büyük şehirlerin yasa dışı göçmen konusunda giderek artan bir nüfusa sahip olduklarını dile getiren Busatti, ''Mülteciler aslında, uluslararası koruma arayan, kendi ülkelerinden siyasi ya da dini nedenlerle zulme karşılaşacaklarına dair kesin bulguları olan kişilerdir. Mülcetiler Türkiye'ye uluslararası koruma için geliyor. Türkiye'de bu anlamda, mültecilerin kalacakları kabul merkezleri ağı oluşturulmaya çalışılıyor. Mültecilere yapılacak hizmetlerin kalitesinin arttırılmasına yönelik de çalışmalar var. Avrupa Birliği'nde de bazı ülkelerde bu konuda eksiklikler var. Türkiye aslında bu konuda kaynakları doğrultusunda <br /> yeterli destek sağlıyor ama eksiklikler tabiki var'' diye konuştu.<br /> Daha sonra, göçle ilgili konularda yerel belediye çalışanlarının bilgi ve iletişim yetkilerini arttırma, göçmenler için geliştirilen sosyal, kültürel hizmetlerin kalitesini yükseltme ve göçün<br /> neden olduğu sorunların etkin çözümünü sağlama gibi konuların ele alındığı 100 saatlik eğitimi tamamlayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve diğer ilçe belediyelerinde görevli 26 kursiyere <br /> sertifikaları Vali Yardımcısı Mustafa Altuntaş, Zeytinburnu Belediye Başkanı Aydın ve Uluslar arası Göç Örgütü Türkiye Misyon Şefi Busatti tarafından verildi.</font></p>