Birincisi, değerli dostum Azmi Akbıyık’la ilgili. İstanbul Times’in 6 Şubat’ta kuruluş yıldönümü olduğunu bildirip Azmi Bey’i gecemize davet etmiştim.
Fakat Azmi kardeşim, 6 Şubat’ı 9 Şubat olarak not almış. 5 Şubat’ta bir konu için beni aramıştı, “nasılsa yarın görüşeceğiz” dediğimde, Çarşamba sabahı bir başka dostumuz Adnan Şansal ile birlikte Gaziantep’e uçacaklarını söyledi.
Tabii ki gecemize katılamayacağı için üzüldü. “Sağlık olsun, bunda da bir hayır vardır” dedim.Azmi Bey, Çarşamba günü öğlen saatlerinde arayıp uçağı kaçırdıklarını söylediğinde açıkça ifade etmek gerekirse üzülmemiştim. Hatta ‘sevindim’ desem daha doğru olur. Çünkü insan, mutlu gününde dostlarını yanında görünce mutluluğu daha artıyor…
Anlatmak istediğim ikinci konu, bizzat benim sunduğum ödülle ilgili!
İsterseniz bu ayrıntıya geçmeden CHP’li bazı kardeşlerimin sitemlerini hatırlatayım. Bir kısım CHP’liler yazılarımda hep CHP’yi eleştirdiğimden yakınıyorlar. Hatta bazıları, Başbakan Erdoğan’ın bile dile getirmediği konuları ortaya attığımı seçmeni yanlış yönlendirdiğimi iddia ediyorlar.
İşte, ödül gecesi bu haksız düşünceye karşı yanıt verme fırsatı elime geçti!
Ödül alacak isimlere plaketleritakdim edecek isimlerden biri de bendim. Ancak plaketikime vereceğimi önceden bilmiyordum. Son gün baktığım listede CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu gördüm. Şimdi, hakkımda önyargılı davranan CHP’li kardeşlerime soruyorum; Hani, ağızlarıyla kuş tutsalar da CHP’liler bana yaranamazdı?
Demek ki güzel işler yapan, takdir edilecek icraatlar ortaya koyan kim olursa olsun hakkını veriyormuşuz. CHP’nin her projesine karşı ön yargım olsaydıBeylikdüzü İlçe Başkanı İmamoğlu için itiraz eder, en azından başka birine plaket sunardım.
Özetle; kim, hangi parti neyi hak ediyorsa o yönde yazdığıma inanıyorum…
Şimdi yeri gelmişken size bir örnek daha sunuyorum, bakın haklı mıyım değil miyim, lütfen siz karar verin…
CHP Aydın Milletvekili Osman Aydın, seçim bölgesinde katıldığı bir gezide “Eskiden ihtilaller olurdu. Şimdi o ihtilali yapacak komutan kalmadı” demiş…
Allah aşkına, söylenecek laf mı bu?
Bu kadar alenen darbecilik olur mu?
Nerde bu partinin demokratları?
Birisi ırkçılık, bir diğeri darbe çağrısı yapıyor. Şimdi kalkıp bu demeçleri alkışlamamız beklenemez herhalde. Biz “CHP’nin hepsi böyle” mi diyoruz? Kesinlikle değil elbette. Ama partiiçindeki demokratların artık seslerini yükseltmeleri lazım.
Bu söylemler sineye çekilemez, çekilmemeli, çekildiği için CHP sert şekilde eleştiriliyor…
Her neyse, biz yine İstanbul Times’in kuruluş yıldönümüne dönelim... Bu mutlu günümüzde bizleri yalnız bırakmayan herkese, özellikle de sponsorlarımıza bir kez daha teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Yedinci yılda daha güzel bir etkinlikte buluşmak dileğiyle…
İstanbul Times / Müslüm Aktürk
