Öncelikle şunu belirtelim, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) halkın beklentisini fazlasıyla karşılıyor. O kadar güzel projelere imza atıldı ki, bunları görüp “iyi ki TOKİ var” dememek mümkün değil.
Mesela; TOKİ olmasaydı, ülkenin tüm illerinde inşa edilen 400 bin’den fazla konut olmazdı. Dolayısıyla konut fiyatları, kiraları da şimdikinden çok daha yüksek oranda seyrederdi.
TOKİ olmasaydı, Türkiye’de belki çevre düzenlemesine bu kadar önem verilmezdi... TOKİ sayesinde insanlar birbirlerine ‘balkondan pasta ikramında bulunacak kadar yakın’ evlerden kurtuldu. Vatandaş TOKİ ile şimdi daha rahat nefes alabiliyor, deprem riskine karşı kendini daha güvende hissedebiliyor…
Peki; halka bu kadar güzel imkanlar sunan TOKİ’nin hiç kusuru, eksiği yok mu? Herkesi memnun etmek elbette zor ama bazı kusurlar var ki telafisi çok zor…
***
Örneğin; Atakent Mahallesi 4. Etap 3. Bölge’de Menekşe, Manolya, Fulya, Açelya gibi sitelerin bulunduğu ve bir çok ilçenin nüfusuna eşit, yaklaşık 20 bin insanın yaşayabileceği bölgeye cami inşa edilmemiş, bu eksiklik yüzünden hergün yüzlerce insan camide yapmak istediği ibadetinden mahrum kalmıştır.
O bölge sakinlerinden biri olarak, söz konusu sorunu dile getiren “TOKİ sınıfta kaldı” başlıklı bir yazı yazdım. ‘Üzerinde durulsun’ diye de gazetemizden bir nüshayı TOKİ’nin bağlı bulunduğu Başbakanlık Makamı’na gönderdim. Burada bir parantez açarak Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Nilgün Şensoy’dan bahsetmek istiyorum.
Sayın Şensoy’un, halkla devlet arasında diyalogu sağlama gayretine daha önce de şahitlik etmiştim. Yoksul bir hastanın talebi üzerine ne kadar uğraş vererek devletin millete karşı şefkatli olduğunu gösteren özverisini bir yakınımdan bizzat duymuştum… Bizim sorunumuz için de ilgisini esirgemedi. TOKİ’nin İstanbul’daki Başkan Yardımcısı Ahmet Haluk Karabel ile görüşmemizi ve bu yolla sıkıntımızı direkt aktarmamızı sağladı. Devlet kademesinde çalışanların örnek alması gereken Sayın Şensoy’a, bu anlayışından, bu yakın ilgisinden dolayı bir kez daha teşekkür ederek tekrar TOKİ’ye geçelim…
***
Sayın Karabel’in de, hem insancıl hem de toplumun değer yargılarına bakış açısı bakımından hassas olduğunu öğrendim o görüşmede. Dile getirdiğimiz ‘cami sıkıntısı’ konusunda hak verdi bize. Aslında bütün projelerde cami için yer ayrılıyormuş. Nedense bizim bölgede bir aksaklık yaşanmış. TOKİ Başkan Yardımcısı Karabel, bu sorunu en kısa zamanda çözmek için söz verdi. Hani meşhur bir söz vardır; “yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” diye. İşte biz de, TOKİ’nin icraatlarıyla örtüşen bu iddialı sözü düşünerek, mutlu bir şekilde ayrıldık Sayın Karabel’in yanından.
İnşallah, yakın zamanda kendilerine “şikayet” yerine bu kez “teşekkür” ziyaretinde bulunuruz…