Ülkemiz seçime doğru giderken gündem ısınıyor. Ak Parti iktidara geldikten bu yana, çeşitli senaryolar sahneye konulsa da, bu senaryolar amacına ulaşamadan deşifre edilerek kamuoyuna açıklandı. Birçoğu da eylem aşamasında deşifre edildi. Hrant Dink, Danıştay suikastı ve Cumhuriyet gazetesi, sinagog ve İngiliz konsolosluğuna yönelik saldırılar amacına ulaşmadı. Bu olayların zanlıları kısa sürede tutuklanarak ceza evine konuldu. Hrant Dink’in suikastçısı ve bağlantılı zanlıları 36 saate yakalanarak adalete teslim edildi. Buna rağmen, derin senaryolar ile hükümeti devirmeyenler, bu sefer de farklı yerlerden medet ummaya başladılar.  Peki, nedir bu senaryolar? Son günlerde gelişen provokasyonları irdelerken, sahneye konulmak istenen yeni provokasyonlar neler olacak? Bu ve benzeri birçok konu üzerine kafa yormak gerekir. Başbakanın gecen yıl; “Bitaraf olan bertaraf olur.” Sözünü üstüne alan burjuva zenginlerle, başbakan bu yıl ilk kez bir araya geldi. Başbakanın burjuva toplantısında sarf ettiği sözler endişeleri giderdi mi? Burjuvalar Ak Partiyi sindirebildiler mi? Bunlara halkın gözü ile bakarak cevap üretmeliyiz. Burjuvalar halkın % 5’lik kesimine bile denk gelmiyor, ama her nedense sessi gür çıkan bu topluluk rahatlatılmaya çalışılıyor. Öte taraftan kılık ve kıyafetinden dolayı, Danıştay tarafından eğittim hakkı engellenenler, sessini duyurabiliyor mu?
ASIL AMAÇ RANT
Girdiğimiz bu seçim yolunda sık sık trafik ihlalleri yapılacağı ve belirli kesimlerin istemediği Ak Partiye karşı komplolar ve provokasyonlar sahneye konulacağı anlaşılıyor. Ak Partiye içerden ve dışarıdan çeşitli hamleler gündemde. Bu hamlelerin ilk fitili, TT Arena Stadının açılışında sahneye konulmak istendi.  Fakat bu provokasyonu Galatasaray’ın sağduyulu taraftarı şiddetle kınadı ve bu boşa çıktı. Ama bunu sömürmek isteyen ve Galatasaray’la bağlantısı olmayan, sadece amaçları futboldan rant elde etmek olan, GS fanatiği geçinen sahtekarların işi olduğu anlaşıldı. Başbakanın Tüsiad onur konuğu olarak katıldığı toplantı, burjuvalarca takdir edildi. Bu dönemde, burujuva, ak parti ile karşı karşıya gelmemeye çalışacak. Bazı kesimler ise seçim sonucunu beklemekte ve sonuca göre gardlarını alacak gözükmekte. Ak parti ise, eğittim hakkı elinden alınmak istenen kesimi çok net görmesine rağmen, anayasal boşluklar yüzünden harekât alanı daraldı. Ak partinin, seçim sonrasındaki başarısı, bu durumu netleştirecek. Muhtemelen yeniden iktidar olacak Ak parti, bu işi kökünden çözüme kavuşturacak ve yeni anayasayı yapacak. Böylelikle kılık, kıyafet ve düşüncesinden dolayı kimse eğitim hakkından yoksun kalamayacak. Türkiye’de özgürlüklerin kısıtlanmasından dolayı, yurtdışında okumak zorunda kalanların çilesi bitecek. Beyin gücü artık dışarı çıkmayacak.
YENİ SENARYOYA GÖRE SAHNE DE NE VAR?
Tüm yukarda yazdıklarımız ve seçim süreci trendin de ilerlerken, bir kesim boş durmayacak. Özelikle Ak partinin vekillik listesinden çıkardığı vekillerin, Ak partiden istifasını sağlamaya yönelik kulisler yapmakta. Bu istifaların, gündemi günlerce meşgul edip, Ak partiye oy kaybettirmesi için basında yankı bulunması sağlanacak. Ak partiyi halkın gözünden düşürmek için, bu vekillerin elerine zehir zemberek açıklamalar tutuşturulup kamara önüne çıkarılacak. Bu sayede adeta ilk dönemde olduğu gibi milliyetçi duygular sömürülecek ve anketlerde saf dışı kalan MHP meclise sokulmaya çalışılacak. Çünkü milliyetçi duygular besleyenler, gerçeği gördükçe Ak partiye kaymış durumda. Ak parti sayesinde bu mevkii elde eden vekillerin bu yola başvurmamalarını umuyorum. Başbakanın; “Nöbet değişimi...” olarak değerlendirdiği bu süreci, partisine destek vererek sürdürmek en onurlu duruştur. Kimse ezeli vekil değildir. Doğum olduğu gibi ölüm de vardır. Demokratik Açılımın başarıya ulaşması, bu yoldan rant devşirenlerin saltanatlarının son bulması anlamına geliyor, bu yüzden CHP, MHP, BDP diğer sol grupların gizli ittifakı söz konusu olacak. Bu ittifakta ise vekil çıkaramayacaklarına kanı getirdikleri ilerde, tek aday üstüne anlaşılacak ve o aday desteklenecek. Eğer Demokratik Açılım ve Kardeşlik Projesi başarıya ulaşırsa, demokrasimiz ileri düzeye ulaşacak, ülkemiz hızlı büyüme trendine girecek. Eleştirilerin hedefi olan kişi başı GSMH rakamı gerçeğe dönüşecek. Her yurttaşın cebine 10.000 dolar GSMH’dan pay girecek. Fakir ile zengin arasındaki gelir dağılımında ki adaletsizlik son bulacak. Terör belası, Ülkemiz ekonomisini maalesef tek başına yutmakta. Savunma sanayine harcanan bütçe, nerdeyse diğer tüm alanların bütçesine denk. Teröre harcanacak para ile Doğu ve Güneydoğu ilerinde devam eden GAP, DAP, DOP projeleri tamamlanacak. Ak parti bu projeler ile Doğu ile Batı arasında ki uçurumu kapatmaya çalışacak. Tüm bunları dikkate alarak yola devam etmenizi umuyor ve halkımızı sağduyuya davet ediyorum.
Editör: TE Bilisim