Daha düne kadar Kürt açılımını savunan Başbakan Erdoğan’ın süpriz bir şekilde yaptığı, “Avrupalı PKK’lılar gelmeyecek. Yaşananlar halkta rahatsızlık yarattı” demesi herkesi şaşırttı. Acaba ne olmuştu da Başbakan Erdoğan birden bire 180 derece dönmüştü ? Dağdan davul zurna ile uğurlanan 34 PKK’lı Türkiye’ye gelip, ayaklarına kadar giden mobil mahkeme tarafından serbest bırakıldılar. Serbest bırakılmalarıyla birlikte bir anda PKK destekçileri Cumhuriyet tarihinin en büyük propagandasına imzasını attılar. Diyarbakır’da binlerce PKK sempatizan sokaklar dökülüp elerinde bebek katili Abdullah Öcalan’ın posterleri, dillerinde Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı sloganlarla PKK’lı teröristleri adeta kahraman gibi karşıladılar. İlk başta sessiz kalan hükümet; halktan gelen tepkilerin çığ gibi büyümesi üzerine, PKK yandaşlarının bu küstahlıklarınıı önce DTP’ye mal edip. “Bazı siyasi gruplar kendilerine dikkat etmeli” türünde açıklamalar yaptı. Ancak daha sonra Avrupa’dan da bir grup PKK’lı teröristin de hava yoluyla İstanbul’a geleceği ortaya çıkınca, tepkiler daha da arttı. Sokağa dökülen şehit aileleri ve gaziler tepkilerini en sert şekilde ortaya koymaya başladılar. İşte bu noktada HABER3.com’da bir analiz yayınlandı. “HABER3 UYARIYOR ! İSTANBUL DİYARBAKIR DEĞİLDİR. SAKIN AYNI HATAYI BİR DAHA YAPMAYIN” Bu uyarımızdan sadece 12 saat sonra açıklamalar ard arda geldi. Önce İstanbul Valisi Muammer Güler İstanbul’da Diyarbakır’daki gibi bir rezalete kesinlikle izin verilmeyeceğini açıkladı. Ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul’da yaşanacak en ufak şımarıklığın ağır sonuçları olacağını söyledi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da Diyarbakır’da yaşananların yanlış olduğunu belirtip İstanbul’da bu tarz olayların yaşanmaması için ne gerekiyorsa yapılmalı dedi. Ve bugün de akşam saatlerinde Başbakan Erdoğan’dan beklenmedik bir açıklama geldi. Şu ana kadar Kürt açılımını ve bu çerçevede PKK’lıların teslim alınmasını sonuna kadar savunan Erdoğan şöyle dedi: "Son yaşananları hepiniz biliyorsunuz. 34 kişinin dönüşünde yaşananlar ortada. Yaşananlar halkta ciddi rahatsızlık yarattı. Bu konunun üzerine çalışmalar yapılacak. Onun üzerine süreç devam edecek. Biz bunu milli birlik projesi olarak başlattık. Bir şeyi yaparken diğer tarafı yıkamayız. Bu nedenle Avrupa'dan gelecek PKK'lı grubun gelişi ertelendi." Peki, acaba ne olmuştu da, Başbakan Erdoğan birden bire 180 derece çark etmişti ? Başbakan Erdoğan’ın bu açıklamasının ve Kürt Açılımını buzdolabına kaldırmasının arkasında iki temel sebep var. Birinci neden, ilk günden sonra parti örgütünden gelen ve giderek artan büyük tepki. Örgütler adeta anlaşmış gibi genel merkeze aynı mesajı verdi: “Mahfolduk, sokağa çıkamıyoruz. Evde ailelerimize derdimizi anlatamıyoruz. Bugün seçim olsa barajı bile geçemeyiz. Parti intihar mı ediyor? Bu işi durdurun” Ancak Başbakan bu tepkilerden pek fazla etkilenmedi. Çünkü o böyle önemli konularda, örgütten gelen seslere değil, anket sonuçlarına kulak verirdi. Her ay düzenli, olarak 4 ayrı firmaya anket yaptıran Erdoğan, derhal bu konuda çok hızlı bir anket yapılmasını istedi. İşte Başbakana fren yaptıran ikinci ve asıl neden de bu anketlerin sonucu oldu. Çünkü gelen ilk ham sonuçlar partinin yere çakıldığını gösteriyordu. Bu ay başında yapılan anketlerde % 35 – 40 bandında olan AKP’nin oyları Yüzde 30’un altına düşmüştü. Yani 34 PKK’lı, partinin yaklaşık 10 puanını götürmüştü. Dimyata pirince giden AKP, evdeki bulgurdan olmuştu... Bu sonuç üzerine de Başbakan Erdoğan acele olarak bu açıklamayı yaptı ve Kürt Açılımını buzluğa kaldırdı. Başbakan Erdoğan ve kurmayları, şimdi harıl harıl kaybedilen oyları yeniden nasıl kazanacaklarını düşünüyor. Görünen o ki şişeden çıkan “PKK cini” daha uzun süre AKP’nin üzerinde demoklesin kılıcı gibi sallanacak...