Böbreklerimiz kanımızısüzerek idrarı oluşturur böylece metabolizma sırasında ortaya çıkan atık maddelerin vücudumuzdan uzaklaştırılması gibi hayati bir görevi yerinegetirirler. Ayrıca kalsiyum, fosfor ve tuz dengesini düzenlerler.Çocuklukçağında böbrek ve idrar yollarında görülen hastalıklardan bir tanesi de taşoluşumudur.Hatta bazı metabolik hastalıklarda anne karnındaki bebeklerdebile taş oluşabilir. Ülkemizde çocukluk çağında böbrek taşına sık rastlanmaktadır. <br /> <br /> <strong>Türkiye'de böbrek taşı hastalarının %17'si çocuklar<br /> </strong> <br /> Ülkemizde görülen böbrek taşı hastalarının %17'si çocuklardan oluşuyor,bu oran Avrupa'da çok daha düşük.Metabolik bozukluklar, idrar yolları veböbreklere ait yapısal bozukluklar olduğunda taşların tekrarlama olasılığı da artıyor.Bu konuda bilgi aldığımız Biosan sorumlu hekimi uzman Dr.Okan Gökhan şöyle diyor "Böbrek veya idrar yollarında taş saptanan her çocuğa mutlaka metabolik değerlendirme yapılmalıdır. Çocuk taşlarının<br /> değerlendirme, tedavi ve takibi çocuk doktoru, çocuk nefroloğu ve çocuk ürologlarının işbirliğini gerektirir.Tüm değerlendirmeler sonrası uygun bebek ve çocuk hastalar yüksek frekanslı ses dalgalarının küçük bir alana odaklanmasıyla (ESWL) tedavi edilebilir.Tedavinin ultrason eşliğinde yapılması bebek ve çocuk hastaların radyasyona maruz kalmasını önler.5 yaşın altındaki çocuklarda tedavinin etkinliği açısından anestezi uzmanıyla işbirliği yapılması tercih edilmelidir.Taş kırma tedavisi uygulanacak hastalar mutlaka ESWL cihazının özelliklerini ve tedavinin yapılacağı merkezin bu konudaki tecrübesini araştırmalıdır." Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu taş habercisi olabilir Çocuklarda ve yetişkinlerde tekrar eden idrar yolu enfeksiyonları, böbrek taşı habercisi olabilir.Özellikle ebeveynlerin bu konuda çok duyarlı olmaları gerekiyor.Okul öncesi çocuklarda huzursuzluk,huysuzluk,ayaklarını karnına çekerek cenin pozisyonunda ağlamalar,karın ağrısı tespit ettiğinizde hemen konusunda uzman bir hekime başvurmalısınız.<br /> <br /> <br /> <strong>Anneler dikkat;çocuklarda taş oluşumu önlemek için<br /> </strong> <br /> Biosan sorumlu hekimi uzman Dr. Okan Gökhan'a göre günlük hayatımızda böbreklerde taş oluşumunu azaltmak için uygulayabileceğimiz en kolay ve en<br /> etkili yöntem bol su tüketmektir. Özellikle çocuklar yetişkinlerden daha yüksek oranda suya ihtiyaç duyarlar.<br /> <br /> Çocukların günlük sıvı ihtiyaçları: 1-8 yaş arasındaki çocuklar: 1 - 1,5 litre 9-13 yaş arasındaki çocuklar: 2 - 2,5 litre 14-18 yaş arasındaki çocuklar: 2,3 - 3 litre Top oynamak,koşmak,zıplamak yanlış değil Biosan sorumlu hekimi uzman Dr. Okan Gökhan'a göre, çok küçük boyuttaki böbrek taşlarını düşürmek için koşan, zıplayan, ip atlayan, voleybol, basketbol oynayan, koşu bandında yürüyen kişi aslında çok yanlış bir şey yapmıyor ve aslında taş düşmesini kolaylaştırıyor.Bunlardan sakınmamak gerek.<br /> <br /> <strong>Türk nüfusun % 10'unda taş var<br /> </strong> <br /> Endüstrileşmiş toplumlarda taş görülme sıklığı % 5 civarında olmasına rağmen ülkemizde bu oran yaklaşık % 10'dur. Son zamanlarda taş oluşumunda artış olduğu gözlenmektedir.Bunda yiyecek alışkanlıklarındaki toplumsal seçimlerin değişikliği kadar, taş belirleme teknolojilerinin geldiği düzeyde etkendir. Günümüzde ilerleyen teknoloji ile hastalıklar çok erken dönemde belirlenebilmektedir. Böbrek taşından korunmak için bunları yapın! . Günde en az 2-2,5 litre su için. Yaz aylarında ise terleme nedeniyle kaybedeceğiniz su miktarını telafi etmek için en az 3 litre su içmeye<br /> gayret edin.<br /> <br /> . Günlük diyette şeker ve karbonhidrat alımını, aşırı miktarda alkol kullanımını, kuru yemişleri ve aşırı C vitaminini kısıtlayın.<br /> . D vitamini takviyesi alırken doktora danışın.<br /> . Ançuez, sardalya ve sakatat gibi ürik asit seviyelerini arttıran yiyecekleri yemeyin.<br /> . Düşük proteinli diyet uygulayarak vücudunuzdaki ürik asit miktarını sınırlayın.<br /> . İçeriğinde kalsiyum bulunan mide asidini giderici ilaçları alırken dikkatli olun<br /> . Günde 3 gramdan fazla olmayacak şekilde tuz alımını kısıtlayın.<br /> <br /> <strong>Biosan hakkında<br /> </strong> <br /> Biosan Biyomedikal Yatırım ve Sanayi AŞ 1986 yılında Türk ve Alman hekimler ve Alman Kalkınma Bankası DEG ortaklığı ile kurulmuştur.<br /> 1987 yılında, Türkiye'nin ilk vücut dışından taş kırma ünitesi (ESWL), Biosan Sağlık Merkezi'nde dönemin Sağlık Bakanı tarafından açılışı yapılarak hizmete girmiştir. <br /> <br /> 1989 yılında ESWL yöntemi ile ilk safra kesesi taşı tedavisi Biosan Sağlık Merkezi'nde gerçekleştirilmiştir.<br /> <br /> 1990 yılında ABD-Washington'daki ESWL kongresinde Biosan dünyada en fazla çocuk taşı tedavi eden 2 kuruluştan biri olmuştur. Aynı yıl kurucularımızdan Dr. Mahmut TOLON, Akademia Sinica (Çin Bilim Akademisi) tarafından Çin'e davet edilen ilk Türk hekimi olarak Pekin'e gitmiştir.<br /> <br /> ESWL tedavisini takiben kırılan taşların dökülmesi için merkezimizde geliştirilen özel kültürfizik hareketleri dünya tıp literatürüne Biosan Pozisyonları adı ile geçmiştir.<br /> <br /> Kurucularımız arasında yer alan Prof. Dr. Rupert WILBRANDT, Prof. Dr. Melih ÖZEN, Prof. Dr. Muzaffer AKKILIÇ, Dr. Jutta C. TOLON, Dr. Mahmut TOLON uzun yıllar sağlık merkezine destek olarak Biosan'ı dünya standartlarında hizmet verir bir merkez haline getirmişlerdir.<br /> <br /> Biosan Sağlık Merkezi kurulduğundan bugüne kadar çeşitli yerlerdeki taş tedavi ünitelerinin kurulmasında öncülük etmiş, bu ünitelerde çalışan çok<br /> sayıda hekim ve sağlık personelinin eğitimini vermiştir. Özel BİOSAN Polikliniği, 2005 yılında gelişen teknolojiye ayak uydurarak yenilenen cihazıyla (Piezolith 3000) multidisipliner yaklaşımla Ortopedi, Gastroenteroloji ve Üroloji branşlarında vücut dışından şok dalgalarıyla tedavi (ESWL - ESWT) hizmetine devam etmektedir.<br />