KIYMETLİ BİR İLİM İNSANIYDI
Programın moderatörlüğünü yürüten Fatih Selek, “Yılmaz Öztuna bizim gazetemizde başyazarlık yapmış, Türk basının başyazarlık müessesinin altını çok iyi bir şekilde doldurmuş kıymetli bir ilim insanıydı. Çok kıymetli bir tarihçiydi. Son yüzyılda tarih sahasında çığır açan işlere imza attı. Kendisinden sonra gelen tarihçilere ilham oldu. Birçok tarihçi çok kıymetli eserlere imza attı. 22 yıl kadar Türkiye Gazetesi’nde başyazarlık yaptı. Müzikologtu, tarihçiydi, ilim ve fikir adamıydı. Gazeteciydi” şeklinde konuştu.
EMSALLERİNDEN FARKLI BİR ŞAHSİYET
Prof. Dr. Ali Satan, “Yılmaz Öztuna bir derya idi. Genç arkadaşlar için söyleyelim ki karşımızda bir deha mesabesinde bir insan var. Kararlı ve disiplinli bir insandan bahsediyoruz. Yani hedefi olan genç arkadaşlar, hedefini ortaya koymuş ve o hedefe doğru giden kendini bu anlamda yetiştirmeye gayret eden genç bir adamdan bahsediyoruz. Muazzam bir kapasitesi olduğu malum. 13-14 yaşlarında makaleler yazmış. Bizim boyumuzda kitaplar neşretmiş. Hedefi olan ve bu doğrultuda ne yapacağını bilen birisi olarak Öztuna, kütüphaneleri dolaşan ve kütüphanelerde araştırmalar yapan bir kişiydi. İkincisi olarak dikkat edilmesi gereken ise Yılmaz Öztuna, çok önemli muhitlerde bulunmuştur. Önemli musikişinasların sohbetlerine katılmış ve onlarla konuşmuştur. Konuşmasa dahi dinlemiştir. Bu çok önemli bir vasıf. Türk kültürünün önemli meseleleri hakkında fikir sahibi olmuştur. Dolayısıyla bunlarla yoğrularak yetişen bir Yılmaz Öztuna portresi görüyoruz. Emsallerinden farklı bir şahsiyet” diye konuştu.
HAKİKATLERİ YAZMAKTAN ÇEKİNMEDİ
Öztuna'nın çok değerli bir tarihçi olduğunu belirten Türkiye Gazetesi Yazarı Rahim Er ise, “Öztuna, Türkiye tarihinde yetişmiş çok önemli tarihçilerimizden bir tanesidir. Namuslu bir tarihçidir. Yeri geldiğinde hakikatleri yazmaktan çekinmemiştir. Türkçeyi iyi kullanan bir kalemdi. Ayrıca çok eser verdi” ifadelerini kullandı. Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Kapan da programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek “Kadirşinaslık önemlidir. Yani hayatta iken değerlerin kıymetini bilmediğimiz insanların cenaze namazında musalla taşını karşısına dikilip son görevi yapmak biraz da gecikmiş bir şeydir. Bu vesileyle merhum Yılmaz Öztuna’yı ve ahirete irtihal etmiş bütün değerlerimizi rahmetle anıyorum. Yılmaz Öztuna’nın bariz vasıflarından biri çok beyefendi olmasıydı. Heybetli, biraz çehresi ciddi olmakla birlikte konuştuğunuz zaman ne kadar babacan tavırlı, müşfik ve ince esprili biri olduğunu fark edersiniz. Ömrünün sonuna kadar onu hep böyle gördük” dedi.
KAYNAK:İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)