CHP Genel Başkanı Kemal Kılaçdaroğlu, CHP İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) başkan adayı Ekrem İmamoğlu ve CHP Beylikdüzü Belediye başkan adayı Mehmet Murat Çalık, Beylikdüzü halkı ile Adnan Kahveci Mahallesi'ndeki mitingde buluştu. Yağmur altında gerçekleştirilen mitinge vatandaşın ilgisi yoğun oldu. Ellerinde Türk bayrakları ve CHP flamaları olan binlerce kişi, Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ve Çalık'a sevgi gösterilerinde bulundu. Mitingde, CHP İstanbul milletvekilleri Turan Aydoğan, Sibel Özdemir, Erdoğan Toprak, Ali Şeker, Mehmet Bekaroğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da hazır bulundu. ''Aramızda kalsın, kazanıyoruz'' Mitingde ilk konuşmayı Çalık yaptı. Çalık, ''Beylikdüzü başardı, yine başaracak. Herkesi bu sürecin içine katarak, ortak çabayla Beylikdüzü'nü yönetmeye devam edeceğiz. Benim güzel kardeşim de inşallah İBB'nin başkanı, bir yöneticisi olarak 39 ilçeye aynı anlayışla hizmet verecek. Kendisine, çıkmış olduğu yolda başarılar diliyorum. Allah ayağına taş değdirmesin. Mart'ın sonunu da demokrasi bayramı olarak kutlayacağız'' dedi. Çalık'ın ardından mikrofonu İmamoğlu aldı. Beylikdüzülüler'e, ''Komşularım, iyi misiniz?'' diye seslene İmamoğlu, ''Bugün, genel başkanım sürpriz yaptı, ben de İstanbul rotamı Beylikdüzü'ne çevirdim sizinle buluşmak için. Biraz özlem giderelim. İnşallah, çok güzel bir dönem bizi bekliyor. Bütün İstanbul'da ben sizi anlatıyorum, siz de beni anlatıyorsunuz. Bugün Ggenel başkanımızı Beylikdüzü'nde misafir ediyoruz. Kendileri ayrılınca ben de ayrılacağım, 3-4 ilçe daha dolaşacağım. Nasılsa burası sağlam, öyle değil mi? Mehmet Murat Çalık başkanım size emanet, tamam mı? Bütün mahallelerimize eşit hizmet devam edecek. Ben de İstanbul'dan, zaten evim burada, sizin gibi denetleyeceğim. Çok güzel işler başaracağız. Genel başkanım konuşacağı için size sadece bir şey söyleyeyim. Aramızda kalsın, kazanıyoruz İstanbul'u. Ama aramızda kalsın'' diyerek kısa bir konuşma yaptı. ''Baharı getiriyoruz değil mi?'' İmamoğlu'nun açış konuşmasının ardından mikrofonu alan Kılıçdaroğlu da şunları söyledi: - Baharı getiriyoruz değil mi? Hem Beylikdüzü'ne hem de İstanbul'a baharı getireceğiz. Bütün Türkiye'ye baharı getireceğiz. Beraber, huzur içinde yaşayacağız. Kimliği, inancı , yaşam tarzı ne olursa olsun bütün insanları kucaklayacağız. Hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Herkesi kucaklamak, her şeyden önce Ekrem İmamoğlu Bey'in görevi olacak. Ona, inanıyor ve güveniyorum. Onun bıraktığı bir koltuk var, oraya bir başka arkadaşımız, o da genç, yakışıklı, tuttuğunu koparan. Beylikdüzü'nde sizlere hizmet edecek. ''Artık yemezler'' - Memlekette çok sorun var. İşşizlik, yoksulluk sorunları var. İnsanlar geçinemiyor. 8 milyon işsiz var. Bu sorunların tamamı, ortak akılla, bir araya gelerek, tartışılarak çözülür. Ekrem Bey, bir açıklama yaptı. Dedi ki, 'İBB başkanlığı yapacağım dönemde, 5 yıl içinde 150 bin kişiye istihdam yaratacağım' dedi. Onun üzerine Binali Bey bir açıklama yaptı: 'Efendim, bu belediye başkanlarının görevi değildir.' Bunun üzerine Ekrem Bey, şıtayı yükseltti ve '200 bin kişiye istihdam yaratacağım' dedi. Ama Binali Bey de 'Ben de 500 bin kişiye iş bulacağım' dedi. E adama sormazlar mı? Başbakanlık yaptın bulamadın, Ulaştırma Bakanlığı yaptın bulamadın. Ekrem Bey söyledi itiraz ettin. Şimdi, 'Bulacağım' diyorsun. Artık yemezler. ''Muhtarın bekayla ne ilgisi var'' - Büyükşehir belediye başkanlarını ve belediye başkanlarını seçiyoruz. Diyorlar ki, 'Efendim, Türkiye'nin beka sorunu var'. Muhtarın, beka sorunuyla ne ilgisi var. Belediye meclisini, il genel meclisini, belediye başkanını seçeceğiz. İnşallah Ekrem İmamoğlu'nu da İBB Başkanı seçeceğiz. Ne beka sorunu var burada. Ne yapacaklar? İstanbul'u yönetecekler. İlçelerini yönetecekler. Türkiye'yi yönetecekler. Mahalleleri yönetecekler. Toplumu kandırarak ve baskı kurarak oy almaya çalışıyorlar. Ama buna izin vermeyeceğiz. Sandığa gideceğiz, oylarımızı kullanacağız. ''Akrabalarınıza telefon edin'' - Karadeniz'e gittim. Ordu'da, Artvin'de Rize'de söyledim. Hepinizin akrabası vardır. Oradaki vatandaşlarımızla konuştum. Onlara dedim ki, 'Akrabalarınıza telefon edin. Deyin ki, 'Bizim bir göz bebeğimiz var. Hasretini çektiğimiz bir insanımız var. Hiç kimseyi ötekileştirmeyen bir kardeşimiz var. Adı, Ekrem İmamoğlu. Ona, gidin oy verin' dedik. Sizleri seviyorum, sizlere inanıyor ve güveniyorum. Sizlerle beraber yola çıkacağız. Hiç kimseyi ötekileştirmeden, herkesi kucaklayarak, hiç kimseyi ayrıştırmadan beraber yolumuza devam edeceğiz.