“392 Gebe Çocuk Adli Makamlara Bildirilmedi” İstanbul Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 2017 yılı boyunca 348'i kesin, toplam 392 çocuk gebeliği vakasının, adli makamlara bildirilmediği ortaya çıktı. Bu skandalın ortaya çıkmasının ardından İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, Sağlık Bakanı’nın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye sunduğu soru önergesinde, bu vahim olayın daha önce Küçükçekmece’deki Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşanan skandalla aynı akıbeti paylaşmaması için konunun takipçisi olacağını vurguladı. “Gebelik Vakaları Çocuk Haklarının İhlalidir!” “Bu olayların faillerinin ortaya çıkarılıp sorumluların ve ihmali olanların cezalandırılması; çocuk haklarına, insan haklarına aykırı böylesine bir durumun bir daha yaşanmaması için önemlidir. Ülkemizin de taraf olduğu bu sözleşme hükümleri ne yazık ki uygulamada gerçekleşmemektedir. Okul çağında kız çocuklarının zorla evlendirilmesi, gebelik gibi durumlarla karşılaşması Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne ve insan haklarına aykırıdır.” “Sorumluların derhal tespiti ve cezalandırılması gereklidir.” Karabat önergesinde, olayda görev suçunun sadece doktorlarla sınırlı olamayacağının altını çizerek, daha kapsamlı bir soruşturmaya ihtiyaç duyulduğunu, bu olayın sadece doktorların ihmaliyle sınırlanamayacak kadar büyük bir skandal olduğunu belirtti. Karabat'ın soruları şöyle; 1- Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ortaya çıkan bu skandalla ilgili görevden el çektirilen herhangi bir sorumlu bulunmakta mıdır? Varsa bunların yetkileri nelerdir? 2- Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tespit edilen gebe çocukların, bedensel ve ruhsal anlamda zarar görmemeleri için bakanlık bünyesinde girişimde bulunulmuş mudur? Varsa bu girişimler nelerdir? 3- Sağlık kurumlarında 18 yaş altı gebeliğini teşhis ve tespit ettikleri çocuk gebeleri, bildirim yükümlülüğüne rağmen bildirmeyen sağlık görevlilerinin bu suça teşvik edilmelerinde bir etken var mıdır? Bu ihmalin sadece bir doktor ihmali olduğunu düşünüyor musunuz? 4- Bir yıl gibi kısa bir sürede özellikle İstanbul gibi bir metropolde gebe çocuk vakalarının ciddi artış göstermesinde cezasızlık politikasının etkili olduğunu düşünüyor musunuz? 5- Bu çocuklardan 159’unun adli vaka bildirimi yapıldığı halde, Hastane Bilgi Yönetim Sistemi kayıtlarında tarih görülmesine karşılık Bakanlıkça bunların tespit edilememesi noktasında bir ihmal ya da zafiyet söz konusu mudur? 6- Bu skandaldaki çocukların önemli bir bölümünün Suriyeli olması dikkate alındığında özellikle Türkiye’deki sığınmacılara yönelik bu konuda herhangi bir bilgilendirme ya da eğitim verilmekte midir? 7- Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çocuk izlem merkezinin olmaması ve hastanede sadece iki sosyal hizmet uzmanının olmasının bu skandalın yaşanmasında ve ortaya çıkarılmamasında etkili olduğunu düşünüyor musunuz? 8- Türkiye’de hiçbir hastanede gece nöbet tutan sosyal hizmet çalışanı olmaması, özellikle bu tip vakaların tespitinde bir zafiyet oluşturmakta mıdır? Oluşturmaktaysa sosyal çalışmacı istihdamı noktasında bir adım atılması düşünülmekte midir? 9- Bu skandalların bir boyutu hastane ve yetkililer ise diğer boyutunu da aileler oluşturmaktadır. Ülke düzeyinde çocuk evliliğinin önüne geçmek için acil bir eylem planı düşünülmekte midir? 10- 18 yaş altında olup gebe olduğu tespit edilen çocukların, mevcut durumunun ailelerinin bilgisi dâhilinde ortaya çıktığından hareketle, bu çocukların koruma altına alınması düşünülmekte midir? Kaynak :İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)