Erol KILIÇ Resim Sergisi "Kâbe Düşleri"
Açılış: 11 Aralık Salı Saat: 19.00
Sergi Süresi: 11 Aralık 2018 - 14 Ocak 2019
Yer: Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi
Küratör : Mehmet Lütfi Şen

Zaman içerisinde oluşmuş geleneksel sanatların görsel dilini dünyaya taşıma gayreti içinde olan ve son yıllarda çıkış yapan önemli çağdaş sanatçılarımızdan Erol Kılıç'ın "Kâbe Düşleri" isimli resim sergisi, ZeytinburnuKültür ve Sanat Merkezinde açılışını gerçekleştiriyor.

ÇAĞDAŞ KÂBE DÜŞLERİ

Üniversite yıllarımızda öğrenci harçlıklarımızla sahaf sahaf dolaşmak, cebimizdeki son kuruşla kitap almak hayatımızın parçasıydı. Sonra bu kitaplar ilk fırsatta öğrenci kültür merkezi kulüplerimizde elden ele dolaşır, çok önemli olanları bir arkadaşımızın seminerine konu olur, hatta mümkün olursa yazarını davet edip tartışırdık. Bu dönemde bir gün Beyazıt Sahaflar Çarşısı’nda kitaplara göz atarken “Geleneksel Kültüre Çağdaş Yorum: 66 Kare” isimli bir katalogla göz göze geldim. Merakla kitabı inceledim ve heyecanımı gizleyerek sahafla pazarlık yapıp satın aldım. Sezer Tansuğ’un büyük bir başyapıt projesiydi bana göre karşılaştığım. Üstat, medeniyetimizin 66 kilometre taşını tespit etmiş ve 43 ressam arkadaşına bu geleneğin yapı taşlarını çağdaş resimlerine tema etmesini sağlamıştı. Kataloğa yazdığı sunuş yazısında da “Geleneksel Kültüre Çağdaş Yorum adı altında 43 resim sanatçısının katılımıyla gerçekleştirdiğimiz 20 x 20 cm boyutlarındaki 66 kare belli bir konsept çerçevesinde bütünleşen benzersiz bir dizi oluşturdu... Önemli olan boyutların değil, imgelerin büyüklüğü idi ve bu 66 karelik dizinin birçok örneğinde, şaşılacak düzeyde anıtsal etkiler sağlandı. 66 Kare son yıllarda daha çok batı kültürüne programlanmış medya ortamının unutturmayı ve küçümsetmeyi başardığı geleneksel kültürümüze yenilenin bir ilgi ve saygı amaçlıyordu.” ifadesini kullanıyordu. Aslında “son zamanlarda” yorumunu bana göre “Osmanlının son zamanlarından Cumhuriyete ve günümüze” diye almak gerekiyor. Sonuçta, Malik Aksel’in 1930’larda altını çizdiği ve halen süregelen kuramsal problemin, 1990’larda Sezer Tansuğ’un etkili ve orijinal ifade biçimiyle ortaya koyduğu bir projeden söz ediyoruz.
Sizlerin beğenisine sunduğumuz “Kâbe Düşleri” sergisi üst paragrafta değindiğim kuramsal problemle yüzleşmiş yanıyla oldukça önemlidir. Ressamımız cesurca medeniyetin kalbinin attığı yerle buluşuyor. Daha sonra geleneksel verilerle ve özellikle Kâbe’yi tema edinen farklı disiplinlerdeki birikimlerle yüzleşiyor ve kendi özgün ve çağdaş dilini buradan inşa ediyor. Eserleri, akademik çalışmaları ve gerçekleştirdiği projeleriyle görsel sanatlarda kendi olma çabasını genç sanatçılarla paylaşıyor. Benim Ressam Erol Kılıç’ı ilk tanımam, her biri ülkemizin önemli ressamları olan öğrencileri vesilesiyle oldu. Yine dostum Türkiye’nin ilk sanat galerisini hayata geçiren Sayın Yahşi Baraz’la sanatçının, özellikle coğrafyanın kültürel birikimiyle kurduğu bağ üzerinden çağdaş yaratımları üzerine sohbetlerimiz oldu. Bu proje için hocayla birkaç yıldır görüşmeler yapıyoruz. Kılıç’ın, üniversitedeki yoğun dersleri, katıldığı ve yürüttüğü birçok uluslararası çalıştay ve atölyesindeki sürekli devam eden etütleri arasında bu sergiyi gerçekleştirebildik. “Kâbe Düşleri” üzerine Sayın Gülseli İnal kapsayıcı ve etkin bir kritik yazısı kaleme aldı. Ben Sayın Gülseli İnal’a bu sergiye değer katan kuramsal çalışması için çok teşekkür ediyorum. Ressam Erol Kılıç’a, serginin izleyenlere ulaşmasındaki bütün imkanları oluşturanZeytinburnu Belediye Başkanı Sayın Murat Aydın’a ve büyük emek veren dostlarıma şükranlarımı sunuyorum.
Küratör Mehmet Lütfi ŞEN

BÜTÜN KALPLERİN BULUŞTUĞU YER: KÂBE

Sanatçı, armonik yönlendirici olarak bu sergisinde Kâbe’yi dile getirirken; titreşimin koyu enerjisini insanlığa hatırlatmaktadır. Kâbe gibi hiper bir mekânı, enerjik bir kutb’u resminin konusu yapması sanatçı için dünyanın kalbinin orada attığını insanlığa duyurmak içindir. Bu tuval çalışmaları bir özlemi de dile getirmektedir; insanların uyum ve barış içinde sevgi dolu yaşaması, birbirleriyle kaynaşma arzusu. Sevgiyi talep etmek yüce bir istektir. Sanat yapıtını sadece estetik için değil sevgi için üretmek; Erol Kılıç estetiğinin ana devindiricisi olarak karşılar bizi. Kâinat ya da “Causal Explanation” sonsuz titreşim ve frekans boyutlarından oluşmuştur. Her bir boyut katı, birbiriyle tanışmıyor olabilir. Sanat ifadesi ise boyutlar üstü

imge düzeyinden iner. Ve sanatçı dünyayı imgelerken şartlar ortamını geride bırakarak hepsinin üstüne çıkar. Çünkü artık bu ifade edilen bilgi estetik güç sayesinde sanatçının iç varlığının ve dış varlığın bileşiminden oluşmuş başka bir bilgidir. Bu da içselliğin estetik dış varlıkta yeniden doğumudur. Sanat ifadesi yoluyla Erol Kılıç’ın tini, öz biçimden “estetik özne” biçimine geçerek onda edimi belirler. Zihnin yaratıcı aktivitesinden, kendi iç varlığının yapısından dışa doğru kayan ifade ne kadar dış varlıktan dış varlık yasalarına aldırmazlık edebilirse arkasında o denli gerçeklik planını bırakarak yol alır. Dış dünya gerçekliğinden iç dünya gerçekliğine geçiş anı; sayısız olgu, form, renk frekansını geride bırakarak, yeni olana, sanatçının iç varlığının artık başka bir bilgisine ulaşmak demektir. Sanatın yönü, duyusal olana değil fakat tüm duyusallığın üstünde yükselen bir güzelliğe doğrudur.

Gülseli İNAL

BİYOGRAFİ:

Erol KILIÇ
1985 Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Bölümünden mezun olduktan sonra, 1991’de yüksek lisansını, 1992’de Sanatta Ye- terlilik ve 2000’de doktorasını tamamladı. 2008’de doçent, 2017’de profesör oldu. Atatürk ve Akdeniz Üniversitesinde çalıştı. Gelişim Üniversitesinde görevine devam etmektedir.
Erol Kılıç, zaman içerisinde oluşmuş geleneksel sanatların görsel dilini dünyaya taşıma gayreti içinde olan ve son yıllarda çıkış yapan önemli çağdaş sanatçılarımızdan birisidir. Sanatçı, kültürel imgelerle kurguladığı resimlerinde, özgün bir boya plastizmi ile bazen minyatürlü bir elyazmasında yorumladığı silsilenamelerle ön plana çıkarırken, bazen de 15 ve 16. yüzyılın özelliği olan Kâbe tasvirli çinilerle bizi karşılıyor. Sanatçı mistik deneyimlerin görünmeyen imgelerini re- simsel ifadede görünür kılmakta, mistik dille kurguladığı aşk temalı eserlerinde İslam tasavvufu ile ilgili görsel bir başlangıç yapmaktadır. Çalışmalarını İstanbul’daki atölyesinde sürdüren Kılıç, eserlerini ulusal ve uluslararası bir çok sergide izleyenleriyle paylaşmıştır.

Editör: TE Bilisim