İstanbul Times Haber Merkezi
“Menderes’e ve diğer aziz şehitlerimize iade-i itibar sağlanması, o kararların ortadan kaldırılması lazım”
“Darbenin bütün unsurlarının tersine çevrilmesi lazım”
“İlker Başbuğ’a verilen kararı da çok ağır buldum”
“Siyasi Partiler Kanunu’nu mutlaka değiştirmek lazım”
Demokrat Parti (DP) Genel Başkan Yardımcısı Teşkilat Başkanı Baki Mert, Ramazan Bayramının ikinci gününde siyasi parti heyetlerini kabulünde AK Parti’ye sitemde bulundu. 27 Mayıs darbesinin izlerini tamamen ortadan kaldırmak gerektiğini vurgulayan Mert, “Menderes’e ve diğer aziz şehitlerimize iade-i itibar sağlanması, o kararların ortadan kaldırılması gerekir” dedi.
Bayramlaşmaya gelen siyasi parti heyetlerini Genel Merkez’de Genel Başkan Yardımcısı Teşkilat Başkanı Baki Mert, Teşkilat Başkan Yardımcısı Arslan Salman, MKYK üyesi Vahap Demirdağ ile Sosyal İşler Başkan Yardımcısı Özkan Gül kabul etti.
AK Parti’nin heyetinde ise Ankara Milletvekili Emrullah İşler, Kadın Kolları MYK üyesi FilizKozan ve Gençlik Kolları MYK üyesi Üzeyir Arda Ener vardı.
“Sohbetin ana konusu Menderes’e iade-i itibardı”
Teşkilat Başkanı Baki Mert, ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, bazı gazetelerde de yayınlanan haberleri işaret ederek TBMM’nin 27 Mayıs cuntası tarafından idam edilen şehit Başbakanımız Adnan Menderes’e iade-i itibar verme gündeminin, milletvekillerinin duyarsızlığı ve ilgisizliği neticesinde rafa kaldırıldığına dikkat çekti.
Mert, AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler’e Zaman ve Radikal gazete kupürlerini vererek darbeler konusunda çok hassas olduklarını her fırsatta dile getiren AK Parti’nin bu konuda sessiz kalmasını şaşkınlıkla ve üzülerek gördüklerini ifade etti.
Genel Başkan Yardımcısı Baki Mert yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
“Bayram vesilesiyle buluşmamızda bir arzumuzu dile getirmek isterim. Parlamentoda hem iktidar olmanız hem de bu misyonu sahipleniyor olmanız dolayısıyla bir arzumuz var. Daha önce merhum Menderes’in avukatı rahmetli Burhan Apaydın, Menderes ve diğer demokrasi şehitlerimize iade-i itibar edilmesiyle ilgili olarak TBMM Dilekçe Komisyonu’na bir dilekçe vermişti. Apaydın’ın talebine dair çalışmalar sürerken bu yıl içinde vefat etmesiyle süreç yarım kaldı.
“Karar kadük kaldı”
Dilekçe Komisyonu geçtiğimiz günlerde konuyu karara bağladı. Kararda, konunun komisyonun yetki alanı içinde olmadığı, Milli Birlik Komitesi tarafından alınan infazların onaylama kararını yok sayma yetkisinin TBMM Genel Kurulu’nda olduğu belirtilmişti. Bu kararın işlevsel hale gelebilmesi için bir milletvekilinin TBMM Başkanlığı’na başvurarak konunun Meclis Genel Kurulu gündemine alınması talebi gerekiyordu. İçtüzük gereği başvuru için öngörülen 30 günlük süre dolmasına rağmen darbeler ve darbeciler hakkında fazlasıyla duyarlı olduğunu ifade eden ve Menderes’i de sahiplendiklerini çeşitli şekillerde ve bastırdıkları posterlerle ifade eden Ak Parti de duyarlılık gösterip bir girişimde bulunmayınca komisyon kararı kadük kaldı.
“Darbenin bütün unsurlarının tersine çevrilmesi lazım”
Darbelerle hesaplaşmak hakikaten çok doğru bir yaklaşım. Darbecilerin yaptıklarını ortadan kaldırmak çok ciddi bir önem arz ediyor ki bunun başında Türkiye Cumhuriyeti’ndeki darbelerin anası olan 27 Mayıs darbesinin izlerini tamamen ortadan kaldırıp işi tersine döndürmek için Sayın Menderes’e ve diğer aziz şehitlerimize iade-i itibar sağlanması, o kararların ortadan kaldırılması lazım. O kararların yok farz edilmesiyle ilgili süreç tamamlanmadı.
“İlker Başbuğ’a verilen kararı da çok ağır buldum”
Darbenin bütün unsurlarının tersine çevrilmesi lazım. Bu hassasiyeti sürekli ifade ettiğiniz için söylüyorum. Mesela darbeye teşebbüs eden insanların hukuka tevdi edilmesi. Ben eski Genelkurmay Başkanımız İlker Başbuğ’a verilen kararı da çok ağır buldum. Gerekçeli kararı görmeden bir şey söylemek çok doğru olmayabilir ancak prensip olarak darbe süreçlerinin Türkiye’de sonuna kadar ortadan kaldırılması gerekir. İnsanların demokratik olmayan yollarla Türkiye’de iktidar değiştirme geleneğinin kökünden bitmesi lazım. Bir taraftan darbeler, darbeciler ve terör konusunda hassasiyetini dile getirirken öte yandan bu ülkede hepimizin bir bakıma kendisine emanet olduğu bir Genelkurmay Başkanına bu denli ağır ceza vermenin milletin de vicdanında yer bulmadığı kanaatindeyim. AK Parti hükümetinin samimiyetsizliğinin göstergesi gibi geliyor bana.”
AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler ise bu konudaki haberleri okumadığını ancak konuyu takip edip netice alınması için gerekeni yapacakları sözünü verdi.
“Siyasi Partiler Kanunu’nu mutlaka değiştirmek lazım”
Siyasi partiler ve seçim kanunlarının değiştirilmesi gereğine de işaret eden Mert, “Bu, darbecilerin yaptığı bir kanun nihayetinde. 1980 İhtilali’nin ortaya koyduğu bir kanun. Siyasi partilere, ‘sen şu şekilde örgütlenmek zorundasın’ diye vaaz ediyor. Hangi usüllerde örgütleneceğinize, nasıl siyaset yapacağınıza siyaset kurumunun kendisi karar vermiyor. Bu Siyasi Partiler Kanunu’nu mutlaka değiştirmek lazım” diye konuştu.
Siyasetin finansmanının da dar bir alana sıkıştığını ifade eden Baki Mert, “Bu durumda AK Parti’nin de günahı var. Daha önce Meclis’te grup kurulsa dahi hazineden yardım alabiliyordu siyasi partiler ama AK Parti onu da yüzde 7’ye bağladı. Siyasetin finansmanını mümkün olduğu kadar tabana yaymak gerekir. Bu konuların da değerlendirilmesi lazım” dedi.
AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler de şunları söyledi:
“Hazırlanan yeni pakette bu konularda düzenlemeler olacak. Adalet Bakanımız televizyonda yaptığı konuşmada herkesin beklentisine cevap verileceğini ifade etti. Siyasi partilerin birtakım beklentilerinin de karşılanacağını düşünüyorum. Türkiye’nin birlik ve beraberliğin koruması lazım.”
Kaynak: İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)
