EMECAN’DAN BİRBİRİNDEN FARKLI İDDİALAR
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zeytinburnu İlçesi Belediye Başkan Adayı Adil Emecan ile yaptığımız röportajın ikinci kısmını siz okurlarımız ile paylaşıyoruz. Yayınladığımız ilk bölümden sonra ikinci bölümünün yayınlanması için çok sayıda mail ve telefon aldık. Zeytinburnu’nda gündem değiştirecek iddiaların yer aldığı röportajın ikinci bölümünü siz okurlarımız ile paylaşıyoruz.
Röportaj : Ömer ADIYAMAN
Görüntü - Fotoğraf: Ferdi TÜRK
Adil bey, Seçim paketinizde neler var?
Seçim paketimizde insanca bir belediye var. Benim şuan da Zeytinburnu’ndaki en önemli malzemem ve en önemli unsurum insan unsurudur. Daha önce de söyledim. Yeterince insan tanımıyordum. Eksiğim vardı. Ama şuanda her sokak ve caddede yüzlerce binlerce, inanıyorum ki kalbi ve yüreği bizimle atan dostlarımız ve arkadaşlarımız var. Şuan da gece ve gündüz çalışan bir parti örgütü var. Biz insanlarla birlikte belediyeyi yöneteceğiz. Şuanda o insan malzemesine sahibiz. İnsanlar belediyeye geldiği zaman insanca muamele göreceklerdir.
İNSANLARIMIZI KÖMÜR VE ÇEK İLE KANDIRMIYORUZ
Biz insanlarımıza sadece kapısına kömür bırakılan, hediye çeki gönderilen, ramazanlarda hediye paketleri gönderen insan gözü ile bakmıyoruz. Biz insanlara yaradan dan dolayı sevgi ile bakıyoruz. Bizim yolumuz insanlarla sevgi yoludur. Biz bunu belediye de pekiştireceğiz. Belediye gerçekten Zeytinburnu halkının belediyesi olacak. İnsanca muamele görecekler. İtilip kalkılan sadece içine düşürüldüğü zor ekonomik şartlarda bir takım böyle hurafelerle idare edilen insan gözü ile bakmayacağız. Bu insanlar bize oy verecek insanlar bizim canımız ciğerimiz. Bizim onlarla gerçekten karşılıklı iyi bir iletişimimiz var. Gönül bağımız var. Biz o insanca belediyeyi tescil edeceğiz.
“ZEYTİNBURNU’NU RANTİYECİLERE MAHKUM ETMEYECEĞİZ”
Zeytinburnu önündeki en önemli olaylardan bir tanesi Zeytinburnu’nun yıkılıp tekrar yapılma hadisesidir. Biz bu noktada çok net ve kararlıyız. Zeytinburnu insanını Zeytinburnu arazisine göz koyan rantiyecilere mahkum etmeyeceğiz. Biz Zeytinburnu insanı Zeytinburnu’nda kalacak diyoruz. İnsanlarımıza bunu anlatıyoruz. Zeytinburnu’nun önceliği depremden zarar gören bu binaların dönüştürülmesi ile ilgiliydi.
“BİZ ZAMANINDA GECEKONDU YIKTIK EV VERDİK”
Biz zamanında gece kondu yıktık. Çırpıcı’da, Tramway yolunun kenarında şimdi o insanların çoğu tramvay yolunun kenarındaki gelişim sitesinde oturuyorlar. Burada hepsinin belgeleri mevcut. Tercüman evlerinin arkasında gece kondu yıktık. Hepsi orada. Oturuyorlar. Biz Zeytinburnu insanını dışlamadık. Kaynak bulamazlar mıydı? Ben deminde söyledim. Zeytinburnu Belediyesi, Hükümet. TOKİ, KİPTAŞ, bunlar Zeytinburnu’na kaynak yaratamazlar mıydı?
“EK ÖDENEK İSTENDİ HEMEN ÇIKARTILDI”
Ben Galatasaray’ın yönetimindeyim. Stad projesi ile ilgili ek yol gerekti. Başbakan’a gidildi. Oraya ek ödenek kondu. Bir sürü yol felan. Peki Hükümet. Ataköy’de Ataköy konutları yapıldı. Onun ve onun sahil yolu altında Galeria’dan Hava Harp Okulu’na kadar olan arsa satıldı. O arsa satıldığı zaman altında bir madde vardı. Maddede konakların önüne gelen kısma konut yapılmayacak ve yeşil alan yapılacak.
-Bu örneği neden anlatıyorsunuz? Konuyu biraz daha açarmı sınız?
Uzağa gitmeyelim. Bari Zeytinburnu’ndaki kaynaklardan yararlansaydık. İşte ET Balık Kurumunun arsası. İşte elimde bulunan satış ilanı. Diyorki eğer burada altın çıkarsa yüzde 25’i emlak konuta verilir diyor. Şimdi soruyorum size. buradaki altının çıkabileceğini düşünen zihniyet neden şuradaki Demiryolu’nun arkasındaki depremden zarar gören arsaların birini ihmal ediyor. Yani Ataköy’e gelince var da Zeytinburnu’na gelince neden yok. Bu kaynak buraya aktarılsaydı bu kaynağın 230 milyon dolara satıldı. 30 milyon doları hiç olmasaydı Zeytinburnu’na çıkarılsaydı. İnsanlarda o projeye davet edilseydi. Ama insanlar 10 yıldır biz Zeytinburnu’ndan gönderilecekmiyiz? Gönderilmeyecek miyiz? Bizim varımız yoğumuz elimizden alınacak mı alınmayacak mı? Onun düşüncesine sahip oldular. İnsanların ruh sağlığı bozuldu. Bu yapıldı.
“BENİM HALKIMI NEDEN UZAĞA GÖTÜRÜYORSUNUZ”
Broşür dağıttılar. Broşürde yazan bir cümle vardı. Zeytinburnu dışında konut temin edilecek diye. O broşürleri geri toplattılar. Ama niye ortaya çıktı. İşte şimdi TOKİ’nin satış ilanları. Diyorki riski evini getir yenisini al. Şimdi Zeytinburnu insanı neden Kayabaşı’na gidecek. Neymiş. Kayabaşı Taksim’e 24 kilometreymiş. Aksaray’a 20 kilometreymiş. Yahu Zeytinburnu’na Aksaray’ın içinde. Marmara denizinin kıyısında. Kiracısı ile mal sahibi ile Zeytinburnu bir ayrıcalık. Niye sen benim insanıma Kayabaşı’nı istikamet gösteriyorsun. Biz ne diyoruz. Gece kondu yıktık. Ama gecekondu sahipleri yeni evlerinde yani Zeytinburnu’nda oturuyor.
-Sümer’de başlatılan Kentsel Dönüşüm ile ilgili neler söyleyeceksiniz?
Diyorlar ki Sümer’de Kentsel Dönüşüm başladı. Silivri’den Tuzla’ya kadar yolların üzerine ilan astılar. Gidelim Sümer’e şimdi bakalım. Dönüşen veya başlayan bir şey var mı? Sadece sokaklara taş düşüyorlar. O getirdikleri projede kanunda alt yapısı olmayan projedir. Kanuni bazı yok. Orda bir sürü kategoride mal sahipleri var. Kimisi toprak depolu. Kimisi kat irtifalı. Kimisinin kat irtifası yok. Yani kısacası kanuni bazı yok. Bir Kentsel Dönüşüm yasasını meclisten çıkaramadılar. Sadece oradaki insanlar ikna edilirse ortaya bir proje konulacak ve o proje başlatılacak.
-Zeytinburnu’nda bir çok parkın girişiminde bulunduğunuzu her defasında dile getiriyorsunuz. Özellikle Turgay Ciner’den aldığınız arazi. Buna bir netlik getirir misiniz?
Geçmişte Maltepe sanayi bölgesi Bayrampaşa’ya gidiyordu. Ben hukuk mücadelesi verdim ve tuttum. Kumcuları zorla gönderdim. Köprüyü kapalı tuttum. Dört ay sonra gittiler. Merkezefendi’ deki o parkı ben Zeytinburnu’na kazandırdım. Turgay Ciner’in elinden araziyi aldım. Yani bir mücadele verdim. Sen Zeytinburnu insanı için mücadele vermek zorundasın. Zeytinburnu insanını harcamayacaksın. Biz Zeytinburnu insanından aldığımız güç ile mücadele vereceğiz. Amacımız ve gayemiz Zeytinburnu insanını burada tutmaktır. Bu böyle de olacak.
“AVRASYA HOSPİTAL’I BEN KAZANDIRDIM”
Mobilya plazalarını Zeytinburnu’na cesaretle ben getirdim. Şuan buralarda yüzlerce insan çalışıyor. Opel’de Toyota’da vs. AVRASYA Hospital’ın önünü ben açtım. Yapıldı. Orada binlerce sağlık personeli çalışıyor. Siyasi olarak da zarar gördük. İtam yedik. Adil Bey’in hastanesi diye. Hiç alakası yok. Ama insanlar orada iş ve aş imkanına kavuştular. Diğer taraftan da SSK ve Bağkur’lusu hizmet alıyor.
-Yeşil Kundura’nın binası ile ilgili gündemde iddialar söz konusu. Bunun sizine ne bağlantısı var?
Yeşil Kundura’nın binası. Cevizlibağ’da. Benim cesaretimle yapılıp hayata geçirildi. İnandığım için izin verdim ve yaptırdım. Şuanda orada yüzlerce insan çalışıyor. Sadece 2 bin tane vergi idaresi memuru çalışıyor.
-Sizin döneminizde eğitime katkı ile şuandaki katkı arasında nasıl bir fark var ?
Fark ortada. Ben okullar yaptırttım. 6 tane okul. Bu okullarda öğretmenlerden hizmetlisine yüzlerce kişi çalışıyor. İşsize iş imkanı yaratacaksın. Onu da biz yarattık. Tekrar yaratmak için geliyoruz. Biraz da söyledikleri yalanlardan bahsedelim.
-Yalanlar derken. Yani Mevcut Başkan Murat Aydın’ın hizmetleri ile ilgili yalan olduğunu mu iddia ediyorsunuz?
Evet. Mevcut Belediye bezler astılar. 200 bin metrekare’den 900 bin metrekareye yeşil alan çıkarmışlar. Liste bende. Hemen söyleyeceğim. Sadece bir tane örnek vereyim. Çırpıcı parkından konuşayım. Şimdi Çırpıcı’ya gidelim. Acaba bunların yaptığı hiçbir şey var mı bakalım. Benim zamanımdaki çırpıcı neyse hemen hemen aynısı. Şimdi yaptık diyor. Sen Zeytinburnu’nu tanıtan bir kitap çıkarırsın. Orada benim yaptıklarım da yer alır. Senin yaptıkların da yer alır. Kaymakamın yaptıkları da yer alır. O Zeytinburnu’nun tanıtım kitabıdır. Belediye’nin icraat kitabında yada afişinde kendi yaptıklarını söyleyeceksin.
“PARKI BÜYÜKŞEHİR YAPTI”
Bir başka örnek. Soğanlı bitkiler bahçesi. Yedikule’deki park. Orayı büyükşehir yaptı. Lale bahçesi. Orası İstanbul’un bir giriş kapısı. Fatih ile Zeytinburnu arasındaki bir yer. Yani seninle ilgilisi yok. Zaten orda bir yeşil alan vardı. Aldın dönüştürdün ve lale diktin.
“KÜLTÜR PARKI YILLARDIR DEVAM EDİYOR, SENİN BUNUNLA NE ALAKAN VAR”
Şimdi devam edelim. Topkapı kültür parkı. Bakın burada Topkapı’daki şehir parkında ilk temelini Tayyip bey ile benim attığımı gösterir belge var. Şimdi Büyükşehir Belediyesi yaptı. Yıllardır devam eden bir şey. Sen bunun neresindesin? Zeytinburnu tanıtım kitabında yer alsın. Eyvallah. Ama belediyenin icraatında sen yapmadıysan sahiplenmeyeceksin. Benim kitaplarımda öyle bir şey yoktur.
“SUR RESTURANTTA PEŞKEŞ ÇEKİLDİ”
Belgrat Kapıdaki park. Sur Resturantta peşkeş çekilen yer. Sen mi yaptın bunu kardeşim. O araziyi ben kazandırdım. Milli Emlak tan gittim ben aldım ve park yapmaya başladım. Sen geldin projeyi değiştirdin ve Sur Resturantta peşkeş çektin. Orası halka açık bir park değilki.
“BOTANİK PARKIN SENİNLE NE İLGİSİ VAR”
Devam ediyoruz. Tüp bahçesi diyor. Bu da Yedikule’de. Ali Müfrit Gürtuna Bey tarafından yapıldı o zaman. Yani seninle ne ilgisi var. Gerçekçi olalım. Kaldı ki sen benim yaptığım bir takım parkları halka kapattın. Merkezefendi Botanik parkı. Orada beton santrali vardı. Ben o beton santralini yıktım ve park yaptım. Sen ne yaptın. Geldin etrafını çevirdin. Neymiş Şifalı bitkiler parkı. Orada bir dernek. Bitki üretiyor. Aktarlara bitki satıyor. Halkıma ne faydası var. Başka bir şey söyleyeyim. Haluk Ünver Lisesi yapıldı. Şehitler parkına yapıldı. Benim yaptığım parka yapıldı. Spor kulüplerine ben tesis yaptım ve tesis kazandırdım. Bu işler yapmakla olur.
-Sizin için borçlu belediye bıraktığı yönünde iddialar var. Buna açıklık getirir misiniz?
Adil Emecan borçlu belediye bıraktı diye yaygara kopardılar. Ortalığı ayağa kaldırdılar. Ben onlara borçlu belediye bırakmadım. 14 Trilyona benim bıraktığım arsayı sattılar. Onu niye söylemiyorlar. Bakın okullara yardım diye yazmış. Okul yaptırmışlar. Zühtü Kurtulmuş Lisesi ve Haluk Ünver Lisesi. Acaba Zühtü Kurtulmuş’u Murat Bey mi buldu? Hayır. İstanbul Valiliğine müracaat ediyor. Ben okul yaptıracağım diyor. Valilikte Milli Eğitim Müdürlüğü’ne soruyor. Milli Eğitim de Zeytinburnu’nda lise açığı olduğunu söylüyor. Gelip liseyi yapıyor. Haluk Ünver Lisesi. Bu okul yaptıran benim. Bunun belgeleri var bende. Adamın zaten lise sözü var. Sağolsun liseyi de yaptı. Niye onu yazıyorsun oraya. Ben isterdim ki 10 yılda sende Adil Emecan kadar 6 tane okul yaptıraydın. Ben Zeytinburnu’na 6 tane okul yaptırdım. Zeytinburnu’nda çakılı çok çivimiz var.
VIDEO 2. KISIM BIRAZDAN ....
Editör: TE Bilisim
