KÜÇÜK İSTANBULLU TORUNLARI CEMİL MERİÇ’İ ANDI
Ünlü yazar ve düşünür Cemil Meriç, Küçükçekmece Belediyesi’nin, “Küçük İstanbul Gençlik Günleri” kapsamında düzenlediği panelde anıldı. “Bir Düşünce Mimarı Cemil Meriç” adlı panelde, Meriç’in düşünce hayatı akademisyenlerce tartışıldı
22 Mayıs Cumartesi günü, Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen panele, şair ve yazar Ali Ural, Yrd. Doç Dr. Mehmet Can Doğan, Mehmet Akif Ak, şair ve yazar Celal Fedai ve yazar Nihat Dağlı konuşmacı olarak katıldı. Sunuculuğunu Ayla Demirtaş’ın yaptığı panele, Küçükçekmece Belediyesi Başkan Yardımcısı Mustafa Kuzugüden’in yanı sıra çok sayıda Küçükçekmeceli dinleyici olarak katıldı.
“Bir büyük şair, daha da büyük bir romancı olmak onun en büyük hayaliydi.”
Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren Mehmet Akif Ak, Cemil Meriç’in filolog, sosyolog, mütefekkir, mütercim ve ansiklopedistlik özelliklerinin edebiyatçılığının alt başlıkları olarak değerlendirirken, Meriç’i ifade edecek tek sıfatın “edebiyatçı” olduğunu savundu. Uzun yıllar Cemil Meriç’in talebeliğini yapan Ak şunları söyledi: “ Bir büyük şair, daha da büyük bir romancı olmak onun en büyük hayaliydi. Ama oturmayı hayal ettiği koltukların tümü şiirin ve romanın devleri tarafından önceden doldurulmuştu. Ona düşense evvel emirde mevsim mevsim bu devleri ve eserlerini bıkıp usanmadan tavaf etmek ve her fırsatta edebiyat aleminin sahte kahramanlarını katliama uğratmaktı. Böylece tenkidi seçti.”
Türk düşünce külliyesinin mimarı…
Hece dergisinin Cemil Meriç özel sayısındaki makalesiyle büyük beğeni kazanan Celal Fedai ise, Cemil Meriç’i, büyük bir düşünce külliyesi inşa etmek isteyen bir düşünce mimarı olarak nitelendirerek, Cemil Meriç’in külliye inşasına taş koymak isteyenlerce yapılan olumsuz eleştirilere katılmadığını belirtti. Cemil Meriç’i anlamak için yeterince çaba harcanmadığını da vurgulayan Fedai, “ O bu ülke birbirini yerken, bu ülkenin sorunlarıyla ilgilenmeyen şair ve entelektüellere esaslı eleştiriler yapmıştır. Bu yüzden yok sayılmaya çalışılmıştır.” dedi.
Panelin son konuşmasını gerçekleştiren yazar Nihat Dağlı, 1970’lerde tanıştığı Cemil Meriç’le ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “ Onu okurken metinlerinde yaşadığını hissedersiniz. Yazdıklarında bir canlılık bir renk ve koku vardır. Onda iyi görünmeye çalışmayan, okuyucusuna kendisini beğendirme çabasına girmeyen bir adamın fiyakalı dili mevcuttur. O, farklı renkli bir orman gibidir, sağı solu budanmış ve yerleştirilmiş bir şehir parkı değil.”
“Bir Düşünce Mimarı Cemil Meriç” paneli Küçükçekmeceli dinleyicilerin alkışları eşliğinde son buldu.
