Türkiye Ziraatçılar Derneği, (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, meslek hayatı boyunca bu yıl ilk kez, kurbanlık hayvan pazarlarında yeterli müşteri bulunmadığı gibi, hayvan sayısının da çok az olduğu tespitinde bulunduğunu söyledi. TZD Genel Başkanı İbrahim Yetkin, İçkale Oteli'nde, artan kurbanlık fiyatları ve fiyatların bayram öncesinde izleyeceği seyir konusunda bir basın toplantısı düzenledi. Türkiye'de, geçen yıl, kurbanlık koyunun tanesinin 250-300 lira düzeyinde olduğunu hatırlatan Yetkin, bu yıl kurbanlık koyun fiyatının ise 700-800 liradan işlem gördüğünü bildirdi. Yetkin, talebin çok düşük olması nedeniyle kurban fiyatlarının önümüzdeki günlerde düşeceği kanaatinde olduğunu ifade etti. TZD Genel Başkanı Yetkin, kurbanlık alacaklara, ''veteriner denetimindeki pazarlardan almaları, hayvanın kulak küpesi ve menşe şehadetnamesinin bulunması, gebe ve dişi olmaması, burnunun nemli ve çatlaksız olması, tüylerinin parlak, gözlerinin enfeksiyonsuz olması'' gibi unsurlara dikkat etmeleri uyarısında bulundu. FİYATLARININ YÜKSEK OLMASININ NEDENLERİ Kırmızı et fiyatlarında son günlerde görülen artışın iki nedenden kaynaklandığının altını çizen Yetkin, nedenlerden birincisinin, hayvancılık politikalarında yıllardan bu yana yapılan yanlışlar sonucu üretimin düşmesi, ikincisinin ise konjonktürel nedenlerle spekülatif kazanç beklentilerinin artması olduğunu söyledi. Hayvancılığın içine girdiği krizin üç dönüm noktası olduğuna işaret eden Yetkin, bunlardan ilk dönüm noktasının 24 Ocak 1980 kararları olduğunu, ikinci dönüm noktasının, Et ve Balık Kurumu (EBK), Süt Endüstrisi Kurumu (SEK) ve Yem Sanayi gibi tarımsal kuruluşların özelleştirilmesiyle yaşandığını kaydetti. Yetkin, üçüncü dönüm noktasını da, meraların hızla yok edilmesi olarak gösterdi. Türkiye'de satılan etin yarısının kaçak ve kayıt dışı olduğunu belirten İbrahim Yetkin, böylesine büyük kayıt dışının olduğu bir sektörde denetim ve teşvik uygulamalarının zor olacağını vurguladı. Türkiye'deki et açığına da dikkati çeken Yetkin, DPT verilerine göre, gerekli önlemlerin alınmaması halinde, 2015 yılındaki et açığının 170 bin tona ulaşacağı uyarısında bulundu. Üreticiliği olumsuz etkilemesi açısından, Türkiye'de yem fiyatlarının, gelişmiş ülkelerden 3-4 kat yüksek olduğunun altını çizen Yetkin, eti üretenin değil, pazarlayanın kazandığını kaydetti. ET ÜRETİMİNİ ARTIRMAYA YÖNELİK ÖNLEMLER Yetkin, et üretimini artırmaya yönelik önlemlerden kısa vadeli olanlarını, ihracata kısıtlama getirilmesi, yem fiyatlarının desteklenmesi, kaçak hayvan çıkışının önlenmesi, damızlık ve süt hayvanlarının kesiminin önlenmesi olarak sıraladı. İbrahim Yetkin, hayvancılığa verilen teşviklerin artırılmasının, EBK'nın piyasada düzenleyici konuma getirilmesi, hayvan hastalıklarının önlenmesi, kayıt dışılıkla mücadele edilmesi, çoban eğitiminin gerçekleştirilerek, çobanlığın meslek haline getirilmesinin de uzun vadeli önlemler olacağını söyledi. GDO YÖNETMELİĞİ Gıda ve Yem Amaçlı Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) ve Ürünlerinin İthalatı, İşlenmesi, İhracatı, Kontrol ve Denetimine Dair Yönetmeliğe de değinen Yetkin, yönetmelikte, tüketicilerin bilgilendirilmesi ve bilim kurulunun yapısı konularında yapılan değişiklikleri olumlu bulduklarını söyledi. Yeni yönetmelikte yapılan değişiklikte, ''Bu yönetmelik hükümlerine aykırı olarak GDO'lu gıda ve yemlerin işleme ve tüketim amacıyla ithali, piyasaya sürülmesi, tescili ve ihracatı yasaktır. GDO'lu gıda ve yemlerin transit geçişine ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir. Gümrük idarelerince, bu yönetmelik kapsamındaki ürünler için GDO'ya ilişkin ek bir belge aranmaz'' ifadesinin yer aldığını hatırlatan Yetkin, transit geçişlerin kötü amaçlı kullanılmaya çok açık olduğunu belirterek, bu konuda ne gibi önlemler alınacağının ise halen bilinmediğini sözlerine ekledi.
Editör: TE Bilisim