Millet olarak dara düşmüş’e yardım eli uzatan bir yapıya sahibiz. Bu yapımız da kötü değil. Ancak dört yıla yakın süredir Suriye’ye düşen yangın’dan dolayı da dünya sadece lafını ederken Türkiye’nin 5 MİLYAR dolara yakın para harcamasına da dünyanın vergisini ödeyen bir vatandaş olarak razı değilim. 

Kurtulmuş biz 4 milyar 600 milyon dolar ödeme yapmışız dünya ülkeleri toplamda 200 milyon dolar yardım yapmış dedi…

Başbakan yardımcısı Prof.Dr.Numan Kurtulmuş kısa bir süre önce yaptığı açıklama da dört yıla yakındır devam eden Suriye savaşından dolayı ülke olarak 4 milyar 600 milyon dolar harcama yaptığımızı,buna karşın tüm dünyada sadece 200 milyon dolar yardım geldiğini ifade ederek uğramış olduğumuz zararı ortaya koyuyordu.

Madenlerde aylık Bin lira için canlarını tehlikeye atan vatan evlatları ölürken bizim dışımızda cereyan eden bir savaş için katlandığımız büyük paraları helal etmemiz düşünülemez.
 
Türkiye elbette komşusunda cerayan eden bu büyük acı karşısında Suriyeli kardeşlerimize ne yaparsanız yapın diyemez. Zaten tarih boyunca da bize sığınan herkese kucağımızı açmış bir milletiz. Ancak İnsan hakları hümanizim vs. den bahseden Avrupa,ABD ve diğer parası olan dünya ülkelerini bu insanlık dramında yapılan harcanmalara ortak etmemiz gerekirdi.

Bunun için dünya genelinde bir kamuoyu oluşturmak için gerekirse bir milyon dolar para harcayarak zengin ülkelerin en önemli  gazete ve televizyonlarına ilan vererek Suriye olayı sadece Türkiye’nin sorunu değil. Bir kuşun veya köpeğin kurtulması adına ciddi bedeller ödemekten çekinmeyen Avrupa ve ABD.nin bu olay karşısında kılını kıpırdatmaması karşısında bizim de bir şeyler yapabilmemiz gerekir.

Ya Müslüman ülkelere ne demeli

Sabah kahvaltısını Monaco’da Öyle yemeğini Paris’te akşam yemeğini de New York’ta yiyen Zübbe kral evlatlarının dikkatini buraya çekmeyi becerebilmemiz gerekirdi. Benim vergi borçlarını ödeyebilmek için ne tür sıkıntılar çektiğimi bir ben bir de Allah bilir. 

Ödeyebilmek için canımın çıktığı vergileri çar çur edilmemesi gerekir

Türkiye’nin düşükünlere,mazlumlara ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmesine bir itirazım yok. Ancak Dünya da BM ye üye olan ülke sayısı 200’ü aştığı biliniyorken ve Suriye savaşından kaçan kişilerin masrafını ödemek sadece bizim sırtımıza yüklenilecek bir durum değildir. Bir vatandaş olarak bu duruma gönlüm razı değildir.

Türkiye cumhuriyetini yönetenler bir şekilde bizim vergilerimizden Suriyeli sığınmacılar için harcanan 4 milyar 600 milyon dolarımızın diğer ülkelerden alınması adına ACİLEN BİR ÇALIŞMA YAPAMALARI GEREKİR. Ben kendi payıma ödediğim vergilerden dolayı Suriyeli sığınmacılara  ödenen para’yı helal etmiyorum.

Bu Parayı Suriyeli Beşar Esat yönetimi dahil dünya ülkelerinden alabilmenin yolunu devlet büyüklerimiz bir şekilde bulmalı. 

Hiçbir zaman bizi ilgilendirmez Suriyeliler ne olursa olsun demiyorum. Bizim bu ateşten kaçan Suriyeli kardeşlerimiz yardım etmek boynumuzun borcu. Ama insanlıkta nasibini almış her ülkeden de 2 milyon dolayındaki sığınmacı için yaptığımız harcamaların bedelini de dünya ülkelerinde alabilmenin yol ve yöntemini bulmamız gerekir. Devlet büyüklerimizin aşırı vergiler ile cebimizde zorla aldıkları paraları sadece bizim görevimiz olmayan Suriyeli sığınmacılara YEDİRMELERİNİ İS TE Mİ YO RUMMM.

Ak Parti İlçe kongreleri tam hız yapılıyor

2008 de kurulan 8 ilçe dışında diğer ilçeler 5.Olağan Kongrelerini yapıyor. Ak Parti İstanbul ilçe kongrelerinden 1.2.3. Olağan Kongreleri ilçe ve il yöneticisi olarak yaşamıştım.4.ve 5.sini de bir basın mensubu olarak yakından takip ediyorum. İlk 4 olağan kongrelerdeki heyecan ve şevki 5.Olağan Kongre’de görmediğimi ifade etmeliyim. Ak Parti İstanbul il yöneticilerinin de bunun farkında olduğundan şüphem yok.

Henüz 2015 genel seçimlerine 6-7 ay varken Ak Parti İstanbul il yönetiminin mutlaka bu gevşeklik ve ilgisizliğin sebebini araştırması gerekir diye düşünüyorum. 8 Kasım 2014 de başlanan Ak parti İlçe Kongreleri Aralık ayına kadar devam edecek.

Genel seçimler hem iktidar hem de muhalefet için çok önemli. Bu seçim Recep Tayyip Erdoğan'sız yapılacak ilk seçim olması nedeni ile çok önem arz ediyor.

İstanbul'da Ak Parti’yi zora sokacak en önemli HANDİKAP “İMAR olacak”

Türkiye’nin diğer vilayetlerini bilemem ama eğer muhalefet iyi bir çalışma yaparsa,Ak Parti’yi İstanbul’da verilen yoğun imardan dolayı zora sokabilecek çalışmalar yapabilir. İstanbul demek Türkiye demektir. Meclis’teki  550 milletvekilinin 90’ı İstanbul’un ÜÇ bölgesinde çıkacaktır.

Bu da vekil sayımızın yaklaşık olarak % 18’ine tekabül ediyor. Ayrıca Anadolu da ki bir çok seçmenin İstanbul’da yakını var.  İstanbul’da yapılacak olan çalışma en az seçmenin % 30’unu direkt etkiler. Zaten Başbakan Davutoğlu’da İstanbul’da ki DİKEY yapıların çokluğunu gördüğü için rahatsızlığını bir çok değişik şekilde ifade etti. Ne demişti başbakan hatırlayalım.

Başbakan  Prof.Dr.Ahmet Davutoğlu ‘da İstanbul’da en büyük sıkıntının İMAR olduğunu biliyor

Bizim Medeniyetimiz DİKEY değil yatay Mimariye uygun. ETİK kurulu oluşturalım İmar konusunu denetlesin gibi rahatsızlığını ifade eden konuşmalar yapmıştı. İstanbul’un 39 ilçesini gezen ve bilen birisi olarak her ilçede yapılan KİBİR kulesi tarzı binaların yapanlar haricinde herkesi rahatsız ettiğini düşünüyorum.

Bir örnek vermek gerekirse hiç kimse UCUBE şeklinde yapılan,On Altı Dokuz ve  Mall Of İstanbul kuleleri hakkında çok iyi olmuş. Binaların ruhu var diyemez. Özetle ben iktidar ve muhalefetin yerimde olsaydım İstanbul’da 2015 seçimlerinin stratejisini İMAR ve EKONOMİ büzerine kurgulardım. Bakalım  iktidar ve muhalefet seçimde  nasıl bir çalışma yapacak ?

İster Nisan,ister Mayıs isterse ‘de Haziran’da yapılsın 2015 seçimleri için İstanbul çok önemli bir yer tutacak. Burada yazmıyorum ama  İktidar’ında Muhalefetinde işine yarayacak bir çok belge ve bilgi arşivimde mevcut. Bakalım en iyi güç bilgidir diyen  iktidar mı olacak muhalefet mi ?

İstanbul Times / Hüseyin ÇETİNER      - 9 Kasım 2014