Mahkeme Elektrik kurumlarının tahsil ettiği ”Kaçak Kayıp Bedeli”  hak ettikleri bir bedel değil bugüne kadar alınan paraların hak sahiplerine iade edilmesi gerekir yönünde karar veriyor. ELEKTRİK dağıtım firmaları bu duruma itiraz etmiyor ve bazı hak sahiplerinden de aldıkları haksız bedeli iade ediyorlar.

Buraya kadar her şey normal ve eşyanın tabiatına uygun işliyor. 

Ancak isminde ADALET olan iktidar partisi bu haksız paraların iade edilmemesi ve bundan sonrada alınması için özel yasa çıkartarak vermedikleri hizmetin bedelini almaları yönünde karar alıyor. Buna itiraz ettim diye inşallah bana VATAN haini,Paralelci, satılık kalem demezler. 

Aslında sen samimi olduğunu bildikten sonra ve yazdıkların hak olduğu için yazıyorsan varsın sana bir sürü sıfat taksınlar. Yeter ki yazdıkların gayretullaha dokunmasın. 

Kasap sizden tahsil edemediği alacakları için aldığınız kıymadan % 5 extradan para istese döversiniz 

Bakınız ey okurum diyelim ki siz bir kasaba gittiniz ve bir kilo kıyma alarak 25 TL para ödeyeceksiniz. Tam kasaya geldiğiniz sıra  Kasap size dese ki  arkadaş yıllık olarak bana borcunu ödemeyen müşterilerimin verdikleri zararı sizin gibi aldığı hizmetin bedelini veren müşterilerden alıyorum. Dolayısıyla 25 TL kıyma bedeli ile birlikte 1.25 lirada Tahsil edemediğim alacaklarım için vereceksiniz dese siz ne yaparsınız ?

Ben olsam ilk şık kalsın almıyorum derdim. Veya sen manyak mısın alacağını git kime verdiysen ondan al derdim. Özetle buyurun al demezdik sanırım. İşte sırtını devlete dayayan kurumların yasalarla korunması buna denir. EY HALK'TAN ÇOK ELEKTRİK DAĞITIM ŞİRKETLERİNİ DÜŞÜNEN YÖNETİCİLER YAZIKTIR GÜNAHTIR AYIPTIR BİZİ APTAL YERİNE KOYMANIZA ALIŞTIK DA Allah indinde bu haram ve haksızlığa attığınız imzanın hesabını nasıl vereceksiniz ? 

Ben kullandığım elektik parasını veriyorum. Bu beyefendiler  başka yerde alamadıkları alacaklarını benden almalarına HÜKÜMETİN yasal kılıf getirmesini ŞİDDETLE kınıyorum ve LANET olsun içimizdeki İRLANDALILAR’a diyorum.

Sabit ücret’e,Kaçak Kayıp Beline, TRT payına kısaca her ne isim altında olursa olsun hak etmedikleri paraları alanlara,göz yumanlara ve yasal dayanak oluşturanlara  hakkımı helal ET Mİ YO RUM…VEDE YUH ÇEKİYORUM…

Elektrik dağıtım şirketlerinin haksız kazanç sağlaması için hükümet nasıl yasa çıkarır ?

Açık ve seçik konuşayım Ak Parti için Hapis cezası almış bir çok kişinin muhtar bile olamaz dedikleri bir ortamda elimi değil gövdemi taşın altına koymuş birisi olarak Ak Parti’nin nasıl torba yasada Elektrik Dağıtım Şirketleri aldıkları kaçak kayıp bedellerini öderse batar sözünü söyleyip yasa çıkaran bir zamanlar  garip  gurebanın yanında olan partisi nasıl olur da HAKSIZLIĞIN yanında durur anlamak çok zor. 

Vatandaş perişan bazıları para ile oynuyor

Gazetecilik mesleğinde öyle olaylarla karşılaşıyoruz ki bazen insanlığımızdan utanıyoruz. Bazen de yerin dibine batıyoruz. İlçesini ve kişini söylemeyeceğim. Rehber öğretmeni günden güne zayıflayan öğrencisi dikkatini çekiyor.  Biraz araştırdıktan sonra anneleri ile birlikte çocukların tam Biray sadece un çorbası içebildiklerini öğreniyor.  İşte böyle bir dünyada yaşıyoruz dostlar. Öte yandan da kârlarına kar katan dev firmalar için özel yasalar çıkarılıyor. Haksızlık karşısında susa dilsiz şeytan olmamak için dilin döndüğü kadar yazacağım ve söyleyeceğim.

Uğradığım saldırının ardından …

Öncelikle 6 Mart 2015 tarihinde Başakşehir Belediye meclisinden A.H.ın arkadan gizlice yaklaşıp ellerimi tutması ve R.Ö.adındaki saldırganında yumruk darbeleri ile beni 10 gün iş göremez hale getirmesinden sonra  bir çok okurum,dostum,arkadaşım ve can yoldaşım beni arayarak maddi ve manevi yapmamız gereken ne var ise söylemen yeter demeleri beni çok ama çok mutlu etti. Burada herkesin ismini yazarsan yer yeterli olmaz ama en azında bazılarının ismini yazayım da zor günümde GÜÇ’e tapıp korkmadıkları için onların bilinmesini istedim.

CHP  İstanbul İl başkanı Sayın Murat Karayalçın’a, Saadet Partisi İstanbul İl başkanı Birol Aydın’a, Ak Parti Zeytinburnu İlçe başkanı Bahattin Ünver’e,CHP Başakşehir ilçe başkanı Kazım Özeren’e, Başakşehir Malatya Dernek başkanı Ramazan Boğur’a, Mensubu olduğum Malatya İzollu Aşiretinden akrabalarıma, CHP İstanbul 3.Bölge Milletvekili aday adayı Özgür Karabat'a CHP Başakşehir Belediye meclis üyelerine, Ak Parti Başakşehir Belediye Meclis üyeleri Ahmet Hilmi Poyraz’a, ve Ahmet Melik’e, Ak Parti Zeytinburnu Belediye meclis üyelerine, Güvercintepe Mahalle Muhtarı İbrahim Dinç’e, İstanbul Yerel Gazeteciler Dernek (İYGAD)başkanı Ali Tarakçı ve yönetim kurulu üyeleri başta olmak üzere telefon ile arayan,sosyal medyada desteklerini bildiren herkese can-ı gönülden teşekkür ederim.

Gücün önünde boyun eğmezsen böyle olursun diyenlerde yok değil…

Sayıları az da olsa Başakşehir Belediye başkanı Mevlüt Uysal ile alakalı daha önce yaptığımız tarafsız ve özgür haberleri gerekçe göstererek sen hem gazetelerinde hem de  web tv’ vinde  adamı zorda bırakan çok haber yaptın onu tanıyana bilen birisinin de bu eylemi yapması normal demeye getirdiler. Ben de eğer güç ve kuvvetin önünde eğilme hoş görülseydi Peygamber Torunu Hz. Hüseyin Efendimiz çoğu çocuk ve aile efradı kadın olan 72 kişi ile YEZİD’e Biat edip krallar gibi yaşama imkanı var iken o ne yaptı “YEZİD gibi bir zalim’e boğun eğeceğime şehit olmayı tercih ederim dedi ve oldu” İşte buna tarihimizde  HÜSEYNİ duruş derler dediğim zaman  bana sen peygamber torunumusun demez mi.

Ben de peygamber torunu değilim ama onların hayatları bize örnek olması gerekmez mi dedim. İlave ettim dinimiz haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan olmayın demiyor mu dedim yine adam bana gücün önünde eğileceksin demez mi… İşte toplum bu hale gelmiş. Ama ben adam olmayan veya olamayan herkese karşı sesimi çıkarmaya devam edeceğim. Alsında Hükümet bize de resmi ilan yayınlama hakkı verse  daha DİK duruşlu yayınlar yapabilir.

İtiraf edeyim şu an GAZETECİLİK Yapamıyoruz. Çünkü hemen minik bir eleştiri yaptığın zaman sana elli tane damga vuruyorlar.Damga ile yetinseler yine iyi hemen ekonomik ambargolar geliyor.

Her şeye rağmen bu çemberi kırıp özgür haberler ve yazılar yazma hayalim hiçbir zaman bitmedi. Bu durum sadece benim için de geçerli değil. Mahalli Gazete yayını yapan herkes için geçerli.

YEDİZ’ lede bitmedi HÜSEYİNLER’de bitmedi bitmeyecek. Önemli olan bizim kimin tarafından durduğumuz… 

Şu an % 100 Hüseyni bir duruş ile yayın yaptığımızı söyleme imkanım yok ama umudum ve temennim bunu yapabilmektir. Bu hedefime ulaşmak için Reklam ve ilanlarınıza talip olduğumu buradan belirteyim.

Bana bakış ve davranışları ile sen bu saldırıyı hak ettin diyenlere de bir şey demiyorum…

İstanbul Times / Hüseyin ÇETİNER