İyinin yanında kötünün karşısındayım 

Kurban, kurban bayramı günlerinde ibadet niyetiyle belli hayvanlardan birini keserek yapılan bir ibadettir. Kurban, Allah Tealâ'nın ihsan buyurduğu varlığa bir teşekkürdür.

İslami bir ibadet olan kurban kesme işini zaafa uğratmak isteyen bilgisiz bazı kişiler kurban kesecek olan kişiye bu kadar ihtiyaç sahibi varken kurban keseceğine bedelini bir fakir’e ver diyorlar ama bu doğru bir yaklaşım şekli değil. Allah şartları haiz olan her mümine kurban kesmeyi farz kılmıştır.
 
Kur’an-ı kerim kurban olayını şu şekilde anlatır
 
"İbrahim 'Ey Rabbim, bana iyilerden (bir oğul) ihsan et' dedi. Biz de kendisine yumuşak huylu bir oğul müjdeledik. Oğlu yanında koşacak çağa gelince, 'Ey oğlum, ben seni rüyamda boğazladığımı gôrüyorum, bir düşün, ne dersin ?' dedi.

(İsmail) Babacığım, sana ne emrolunuyorsa yap. İnşaallah beni sabredenlerden bulacaksın.' dedi. Her ikisi de Allah'a teslim oldular (Allah'ın emrine boyun eğdiler). İbrahim, oğlunu şakağı üzerine yatırdı. Biz de ona şöyle seslendik: 'Ey İbrahim, rüyana gerçekten sadakat gösterdin, şüphesiz ki bu apaçık bir imtihandı.' Dedik ve ona (İsmail'e karşılık ) büyük bir kurbanlık fidye verdik.

Kendisine sonradan gelenler için de iyi bir nam bıraktık. Selam olsun İbrahim'e. İşte biz iyilik yapanları böyle ödüllendiririz. Çünkü 0, bizim mümin kullarımızdandır.

Görülüyor ki, Kur'an da Hz. İbrahim'in gördüğü rüyanın vahiy olduğunu teyit etmiştir. Çünkü Cenâb-ı Hak kendisine seslenirken: "Ey İbrahim, gördüğün rüyaya gerçekten sadakat gösterdin." buyurmuştur.
İbrahim a.s, Allah'ın emrine boyun eğerek oğlunu kurban etmek üzere şakağı üzerine yatırınca Cenab-ı Hak, İsmail'in yerine bir koyun kurban etmesini emretmiştir.

Bu, Allah'ın insanlığa büyük bir lütfudur. Allah, insanları Hz. İbrahim'in aracılığı ile insanı kurban etmekten korumuş olmasaydı muhtemelen insanlar, insan kurban etme, gibi korkunç bir geleneğe sahip olabilirdi ve insanları bu korkunç gelenekten kimse de kurtaramazdı.

Bakınız, bu konuda Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyuruluyor:

"Onların (kurbanların ) ne etleri ne de kanları Allah'a ulaşır. Fakat O'na sadece sizin takvanız ulaşır.'' (2) Esasen Allah Teâla ancak takva sahiplerinin yapmış oldukları ibadetleri kabul eder. Maide suresindeki şu ayet-i kerimeler bu konuyu bir örnek vererek açıklıyor. Allah Tealâ buyuruyor.

Okurlarımıza ve destekçilerimize binlerce kez yine teşekkür
 
İstanbul Times Gazetesi olarak yaptığımız haberler,yazdığımız makaleler,çektiğimiz fotoğraflar ile her gün onlarca takdir ve teşekkür alıyoruz. Bir çok dostumuz sektörde en önde yer alan gazete ve haber portalı olmayı başardığımız için bizi gördükleri her yerde takdir ediyorlar. Biz de Allah’ın bakara 195 suresinde buyurduğu üzere işlerinizi iyi yapın. Şüphesiz Allah iyi iş yapanları sever".ayet-i kerimesi gereği gücümüzün ve imkanımızın yettiği kadarı ile işimizi en iyi şekilde yapmak istiyoruz.

Yereli bırakan ulusal gazetelerin bile videolu haber yapmadıkları bir dönemde biz bir çok özel haberimizin bir de video görüntüsünü yayınladık. Mesela şu an İstanbul konuşuyor başlığı ile her hafta bir ilçeye giderek o ilçe halkının yöneticilerden talep,istek,şikayet ve benzeri durumlar hakkında fikir sahibi olmak için Kamera çekimi eşliğinde muhteşem araştırma haberlerine imza atıyoruz. Biz işimizi aşkla şevle ve yorulmadan yaptığımız için okurlarımızda bu davranışımızı takdir ederek bizi cesaretlendiriyorlar.
 
İşimizi severek yapıyoruz
 
Profesyonel kameramız ve ekibimizle önemli haber ve araştırmalarımızı kayıt altına alıyoruz. Felsefemiz bir günü diğer gününe eşit olan ziyandadır hadis-i şerif oluyor.

Bizi başarılı kılan bir takım özelliklerimiz var. Örnek vermek gerekirse okurlarımızdan gelen olumlu ve olumsuz eleştiriye her daim açığız. Bereket azdadır’ ı önemsiyoruz. Reklam fiyat tarifemizi reklam verenlerimizi kasmayacak şekilde belirliyoruz.

Uzatmaya gerek yok biz işimizi severek yaptığımız için rabbimizde bizi başarılı kılıyor. Amerika’nın New York Times’ı varsa Türkiye’nin neden İstanbul Times’ı olmasın ? Hedefimiz bir gün dünyanın en çok aranılan gazetesi olmaktır.

Destek sizden ülkemizin sesini dünyaya duyurmak bizden olsun…Bir çok okumuz gazetenizinismi harika bir de bu isimle ingilizce gazete çıkarın diyorlar. Finans’ımızı çözmüş olsaydık gazetemizin İngilizcesini de çıkarmayı düşünebilirdik ama şu an ekonomik imkanlarımız buna müsait değil demekle yetiniyoruz.   
 
İyi başkan’a can kurban
 
Gazete olarak her hafta bir ilçeye giderek orada yaşayan vatandaşların idarecilere bakış açısını,istek ve şikayetlerini öğrenmeye çalışıyoruz.   Bundan iki hafta önce ekip olarak Başakşehir ilçesinde bir gün boyunca yüzlerce vatandaş ile konuştuk.

İnsanların % 98’i Belediye başkanı Mevlüt Uysal’a ateş püskürdü. Aynı ekibimizle bu haftada İstanbul’un en kalabalık ilçesi olan 720 bin nüfuslu Bağcılar’da halkı dinledik. Belediye başkanı cana yakın olduğu için halk ile o kadar güzel bir dostluk kurmuş ki metro çalışmasından dolayı trafik soru had safhada da olsa vatandaş trafik sorumuz var ama başkanımız elinden geleni yapıyor diyerek alçak gönüllü başkanı el üstünde tuttuklarına şahit olduk.

Oysa aynı partiye mensup Başaşehir belediye başkanı Av.Mevlüt Uysal için aynı halk açık ve seçik bir şekilde memnun olmadığını ifade etti.
 
Bir örnek vereyim:
 
Bağcılar Belediye başkanı Lokman Çağırıcı en yakın siyAsi rakibi olan CHP.nin üç katı oy almış.2009 yerel yönetim seçiminde Ak Parti adayı Lokman Çağırıcı 176 bin oy almışken CHP burada 66 bin oy almış. Buna rağmen başkan yaz aylarında yüzlerce medya mensubunu belediyenin Kirazlıbent tesislerinde pikniğe götürdü.Orada başkanla akşama kadar ailemizle güzel bir gün geçirdik.

Yine her medya kurumundan bir kişi olmak üzere ramazan ayında 50 kişilik bir basın mensubunu Edirne Selimiye camisini götürdü. Başkanın oy dağılımına göre belki hiç kimseye ihtiyacı görülmeyebilir.
 
Ama halk ben CEKETİMİ KOYSAM kazanır havasındaki başkanlara ve partilere daha önce sert cezalar verdiği için akıllı bir başkan bu havaya kapılmaz ve gönülleri hoş etmeye çalışır.Lokman başkanın basın’ı pikniğe ve Edirne’ye götürmesinin maddi bedeli kişi başı en fazla 150 lira olsun. Ama bizleri düşünüp iki gününü bize ayırmasının maddi değeri yok. Bize bu değeri veren başkan’a biz değer vermez miyiz ?
 
Bizim değerimiz de çam sakızı çoban armağanı misali haberlerimiz ile olur. Arkadaşlarımıza her sayıda Bağcılar’ ın haberlerine yer verin. Birinci sayfa da spotu olsun gibi jestlerle daha faydalı katkılar yapıyoruz.. Her kes başkan olabilir ama adam olmak herkese nasip olmaz.
 
Bir tarafta Başakşehir’in nüfusunun 2 misli kadar olan Bağcılar Belediye başkanından halk memnuniyeti % 98 olacak öte yanda halkın Mevlüt Uysal’dan menuniyeti ise% 5 i bile bulmayacak. Mevlüt Uysal’ın yüreği yetiyorsa yaptığı anketleri açıklasın bakalım halk memuniyet oranı yüzde kaç ?  Yaptığı anketlerde sonuç istediği gibi çıkmayan Mevlüt Uysal bu anketleri açıklamaz.

Ve biz anket yaptırmadık diyecektir. O zaman her mahalleye sandık kursun ve yarın seçim olsa bana oy verir misiniz diye bir soru sorsun bakalım bu oran yüzde kaç çıkacak ? Her şeyden önce biz milyonlarca para vererek elde ettiğimiz bilgilerden yararlanmayan bir belediye başkanının başarılı olma şansı sıfırın altında sıfırdır.
 
Lokman Başkan sen hep böyle kal
 
Bir kaç gün önce sokak ve caddelerin nabzını tutmak için Bağcılar kazan biz kepçe sabahtan akşama kadar vatandaşa soru sorduk. Diğer ilçelerde halkın ekseri çoğunluğu başkanını eleştirirken Bağcılar halkı kendi başkanları olan Lokman Çağırıcı’ya toz kondurmamaları aklıma başkan ‘Gökkubede hoş bir sada bırakmış ‘sözünü getirdi. Açık bir şekilde söyleyeyim başkan ve ekibinin halka samimi ve güzel yaklaşımları Bağcılar’a yansımış. Tek kelime ile BRAVO başkan demek içimden geldi.
  
Mevlüt Başkan Mehmet Şahin’i ne için görevden aldın ?
 
Şimdi başkanın arkadaş kiminle çalışacağımı size mi soracağım.Göreve getiren de benim alanda size ne oluyor der gibi olduğunu düşünüyorum. Ama işte halk tabiri ile KAZ’ın ayağı öyle değil derler ya ben de başkana aynen öyle diyorum.

Başakşehir Anadolu’nun 1200 
seçmeni herhangi bir ilçesi değil.  Evet görevden alabilirsin ama sana oy veren seçmenine de bu işlemi neden yaptığını açıklarsın. Mesela burada vergi veren ve bu ilçede yaşayan bir kişi olarak bu konuda bir iki soru sormak isterim.
 
Mehmet Şahin’i görevden alma gerekçiniz nedir ?

Yerine atama yapacak mısınız ? cevabınız evet ise yerne kim gelecek ?

Ahmet Selim Köroğlu’nun arkadaşı olduğu için mi görevden aldınız ?
 
Daha sorulacak çok soru var ama nasılsa siz cevap vermeyeceğiniz için örnek olması adına şimdilik 3 soru ile yetineyim…
 
Mevlüt Başkan'a son söz 3 hafta önce Başakşehir sokaklarında halk ile söyleşi yaptık konuştuklarımızın % 98
sizden memnun değildi. Bir kaç gün öncede söyleşi sırası Bağcılar ilçesine geldi. Burada ise konuştuklarımızın % 98'i Bağcılar Belediye başkanı Lokman Çağırıcı'dan memnun olduğunu ifade ediyordu.

Konuşan vatandaşları kamera ile kayıt altına aldığımız halde siz taraflı yayın yaptığımızı iddia edebilirsiniz. Bunu test etmenin yolları çok.Eski ama en güvenilir yol kendiniz tebdili kıyafet edip halkın içine karışabilirsiniz.

Veya bağımsız bir medya grubu ile anlaşarak ilçenin sokaklarında bizim gibi mikrofunu halka uzatsınlar bakalım halk görüşleri bizim yazdığımız gibi çıkmayacak mı ?

Size karşı önyargımız yok sadece haberleri olduğu gibi yayınlıyoruz. Yaptığınız çalışmalara da aynen yer verdiğimizi herkes bilir. 

Sizinle ilişkimizde sorun biz de değil.Bugüne kadar 4/5 tane absın danışmanı değiştirdiniz.Hangisi bizim bir çayımızı içti veya hagisi bize bir çay ısmarladı ? Burada kusur ve eksiklik basın danışmanında değil onlara basın ile aranızı iyi tutun talimatı veren sizde. 

Biz çalışmalarınızı izleyip gözlüyoruz.... halkın ilgi duyduğu konularda da haber yapıyoruz.


İstanbul Times /Hüseyin Çetiner