Dünyanın her yerinde iş adamları az para ile çok iş yapmak isterler. Onaltıdokuz projesinin müteahhidi ASTAY grup da ticari düşündüğü için yapacağı binada kazanacağı parayı düşünmesi kadar normal bir şey olamaz.

Malatya’lı hemşehrim Mesut Toprak Arsayı TMSF den almadan önce hükümet ile gerekli görüşmeleri yapmıştır ki bu arsaya milyonlarca dolar para vererek satın aldı.

Bu arsanın satışı yapılırken İBB ve ilçe belediyesi ile de görüşme yapılıp TMSF ye ondan sonra ödeme yaptığını basiretli tüccar gibi düşünen herkes gibi Mesut bey de idarecileri kanalı ile bu süreçleri takip etmiştir.
 
TMSF arsasını satarken burada oto yıkama işi yapacaksınız diye satmadı herhalde. Muhmetelen burada imar ve yapacağınız inşaatın m2 budur diyerek sahibi olduğu arasayı pahalıya satmak için bir çabanın içine girmesi muhtemeldir. Bunda da bir tuhaflık yok.
 
Bildiğim kadarıyla 1/5000 lik imar planlarına İBB bakıyor. Bir de yüksekliği 60 metreyi aşan inşaatlara yine İBB gerekli onayları veriyor.
 
Başbakan birisine küsecekse bu Kadir Topbaş olmalı
 
Basın olarak bir çok arkadaşımız da “OnaltıDokuz” isimli projeyi eleştirirken sürekli ASTAY’ın hissedarlarından Mesut Toprak’ın üzerine gittiler. Eğer bu projede bir suç ve yanlışlık varsa projeyi yapan iş adamı bana göre en az DOKUZUNCU derecede sorumludur.
 
-Birinci sorumlu TMSF ye arsayı yüksek bir bedel ile sat hazineye çok para getir diyen HÜKÜMET' tir
 
-İkinci sorumlu ise arsasını daha pahalıya satmak için yüksek imar konusunda İBB ile görüşmesi muhtemel olan TMSF dir.
 
-Üçüncü sorumlu ise İBB.Başkanı Dr.Mimar Kadir TOPBAŞ’tır
 
-Dördüncü sorumlu İBB imar komisyon başkanı Mimar Sefer Kocabaş’tır
 
-Beşinci sorumlu Zeytinburnu Belediye başkanı Murat Aydın’dır
 
-Altıncı sorumlu Zeytinburnu Belediye meclis üyeleri’dir
 
-Yedinci sorumlu ise Basın olarak bizleriz
 
-Sekizinci sorumlu ise bu kadar yüksek bina için eylem yapmayan Zeytinburnu Halkı’dır
 
-Dokuzuncu sırada İse ASTAY’ın patronlarından Mesut Toprak’tır diye düşünüyorum.
 
Öyle tüm suçu amacı şirketine kar ettirmek olan iş adamı Mesut Toprak’ın üzerine yıkmaya kalkarsak bu adil bir davranış olmaz diye düşünüyorum. Kenti yöneten idareciler izin verirse her iş adamı bu kadar yüksek bina yapmaya çalışır.

İş adamı bu arsayı satın alırken kaç kat inşaat yapacağını bilip ona göre para verdiğini herkes bilir.
 
Yetkililer başta 39 kat'a izin verip iş adamının bu yüksekliğe göre temel masrafı yapıp daireleri sattıktan sonra binanın belli katlarını traşla demek doğru değil. Adamlar diyelim ki 38.Katı Suriyeli iş adamına satmışlar beyfendi buradan çık bize imar verenler bu katı traşlamızı mı istiyorlar diyecek ?   

Her şey zamanında olmalı.Yetkililer 39 kat için imar verirken binanın bu kadar yüksek olacağını biliyorlarmıydı ?
 
Hemşehri olmakla birlikte bugüne kadar Mesut Toprak ile tanışmadığımı ifade ederek birkaç  tespitte bulunmak isterim.
 
Sanki olay böyle olmuş gibi bir tablo çıkarmak yanlış 

Günlerden bir gün Mesut Toprak'ın canı sıkılıyordu. Fatih Sultan Mehmet’in karargah kurduğu Kazlıçeşme’ ye gidip bir gezeyim dedi. Orada TMSF.nin sattığı arsayı görerek satın aldı . İnşaat yapmak için de hiç kimseden izin almadan yapacağım bina gökyüzüne yakın olsun dedi ve OnaltıDokuzu yaptı denilmeyeceğine göre yukarıda saydığım ilk sekizinci sıradaki herkes Mesut Toprak’tan daha önce suçludur. Her iş adamı yaptığı ürünü satmak ve para kazanmak ister.  ASTAY’ın patronu da eşyanın tabiatına aykırı olmayan bu süreci takip etmiştir. Mesut Toprak İBB'den silah zoru ile 39 kat'a imar almadığına göre bugün tek suçlu sanki bu yatırımcıymış gibi bir hava esetirmek en büyük hatadır.

ASTAY'ın patronu  Mesut Toprak’ı günah keçisi seçmek adil diyorsanız ben bir şey demiyorum. Ancak yukarıda yaptığım sıralamada kimin suçsuz olduğunu düşünüyorsanız da bilmek isterim.

Bu satırları yazarken de Mesut Toprak’a yalakalık yapmak içinde yazmıyorum. Toprak'ın bu yazıdan haberi olur veya olmaz bunu düşünerek de yazı yazmadım. Benim için en önemli olan şey VİCDANIM’ ın sesine kulak vererek yazımı yazmaktır. Bu olay da VİCDANIM bana dediki eğer bu projede sorun ve sıkıntı varsa en son sıradaki suçlu Mesut Toprak' tır. Kaldıki Kazlıçeşmenin Manhattan (NEW YORK) gibi olmasını da savunan birisiyim. Bu ilçe (Zeytinburnu) 1947 yılından bu yana gecekonudan çok çekti şimdi de bu gökdelenlerden çekmesin diyorum.
 
Türkiye Hızlı bir değişimin içinde başbakan’ın her şeyden haberi olamayabilir…
 
Türkiye dahilde ve hariçte çok hızlı bir değişimin içinde. Böyle bir sürecin başındaki Başbakan’ın 15 milyon nüfusa dayanan İstanbul’da neler olup bittiğini her an takip etmesi kolay değil. Bu durumdan yararlanan bazı yöneticiler de aklın,vicdanın kabul etmeyeceği işlere ne yazı ki imza atmışlar. Tek örnek de 16.9 değil İstanbul'da.
 
Mesela Başakşehir’in girişinde TOKİ’nin yoksul halkın arsalarını bir şekilde alarak TORUNLAR GYO.ya peşkeş çektiğinden muhtemelen Başbakan’ın haberi yoktur.  Hakeza senin arsan sosyal donatıdır m2 sini 600 liradan alıyoruz  diyen TOKİ daha sonra bir cinlik yaparak Merhum Ali Durmuş’un1.600 M2 lik arsasını ucuz fiyata satın alarak bir mağduriyet oluşturmuştu. Merhum’un varisleri TOKİ ve Torunlar bizi kandırdı diyerek Küçükçemece adliyesinde dava açtılar Başbakan'ın bundan da haberi yoktur elbet.
 
Kaldıki bu arsanın dışında 10.000 m2 den fazla arsa önce üzerine sosyal donatı ve eğitim alanı şerhi konulup vatandaşa bu arsanda bir çivi çakamazsın. Sen kendi rızanla bize 600 TL den vermezen biz senin adına bankadan hesap açar m2 sine 300 TL den para yatırırız sen de bir şey yapamazsın denilerek aba altında sopa gösterilerek gariplerden arsaları alınmştı.  Daha sonra bu yerler ve hazineye ait olan yer TOKİ Paşa marifetiyle TORUNLAR GYO'ya sunuldu.  Burada yüz binlerce aile ve İOSB çalışanı her gün giriş çıkış yapıyor. Yollar sabit ama yüzbinlerce m2 yeni yer yapılıyor. ADALETSİZLİK had safhada...

Marmara Forum (Multi Development) aynı binayı Hollanda'da yapabilir mi ? 

Yollar sabit kalmak kaydı ile Bakırköy Osmaniye’de 375 Bin m2 inşaat yapma izni Hollanda firması olan MULTI 
 DEVELOPMENT’a
 Marmara forum için verildi.Bu izni veren herkes Aziz İstanbul’a ihanet etmiştir. Böyle yüzlerce firma saymak mümkün ama bu kadarı ile iktifa edeyim bu yazıda.
 
İBB 2001 Acil eylem planındaki 484 Çadırkent yeri AVM oldu
 
1999 Depreminden hemen sonra, İstanbul Büyükşehir Belediyesi de depremi önemsemiş, iki yıllık bir hazırlıktan sonra valilikle birlikte Acil Eylem Planı hazırlamıştı. Bu planda, bir depremde vatandaşların nasıl davranacağı, nerelere çadır kurulacağı, nerelerin sağlık alanı olarak kullanılacağı, helikopterlerin kullanacağı alanların nereler olacağı ayrıntılı olarak belirlenmişti.

Bu plan, kabul edildiği 2001 yılında basında da geniş yer almış ve belediyenin internet sitesinde yayınlanmıştı. Bu acil eylem planında, 1.196.757 çadır kapasiteli 484 çadırkent yeri, 219 helikopter pisti, 152 soğuk hava deposu yeri, yardım malzemeleri için 241 depo yeri tespit edilmişti.

Bu 484 çadırkent yerinin birçoğunda bugün rezidanslar, plazalar, AVM'ler yükselmektedir. Gerçekten de, İstanbul’un en lüks, en yüksek ve en pahalı binaları olarak gösterilebilecek Zeytinburnu Kazlıçeşme'de İstanbul'un o tarihi silüetini bozan, başbakanı küstüren Onaltı Dokuz projesi,  Bayrampaşa'da Ora AVM, Zeytinburnu'nda Sahilpark Veliefendi, Bahçelievler'de Starcity Outlet Center, Zaman Gazetesi binası, Ağaoğlu MyCity, Meydan AVM, Bayrampaşa'da Forum İstanbul AVM, Üsküdar'da Kiptaş Ünalan Evleri, Tuzla'da Kiptaş 2-3 Etap Konutları, Maltepe'de DAP Royal Center, Gaziosmanpaşa'da TOKİ Avrupa Konutları, Esenler'de Kemerpark Evleri, Bağcılar'da Çınar Olimpia Park Sitesi, Bakırköy'de Ataköy Konakları, Capacity AVM, Beşiktaş'ta Selenium Plaza, Ortaköy Ermeni Vakfı Arazisine yapılan rezidans, Ali Sami Yen'in yerine yapılan gökdelenler, Anthill Acil Eylem Planı’nda Çadırkent olarak belirlenmiş yerlerdi
.

Dostlar işte görüyorsunuz 2001 yılında İBB.nin deprem anında Çadırkent ve Soğuk hava deposu yeri olarak ilan ettiği yerlere neler yapıldığını yazarımız Av.Dr. Tuncer Özyavuz bu haftaki yazısında detaylı olarak bir çalışma yaptı.Ben de bu yazıdan sadece bir pragraf aldım.

Bakarmısınız bu yerler üzerine inşaat yapan bir tek fakir vatandaş var mı Allah aşkına ? Bizler evlatlarımızın geçimi için sabah saat 6' dan gece 24'e kadar çalışa duralım Ağaoğlu gidip Çadırkente RESİDANS yapsın... Necip Fazıl'ın tabiri ile bu taksimi kurt yapmaz Kuzulara şah olsa demek isterim.
Bu haksızlıkları gören bizim gibi gariplerin çalışma şevki kırılıyor ve bin yıl çalışsak bile Ağaoğlu'nun Çadırkent üzerine yapacağı yüzlerce blokun bir tanesini yapma şansımız ve ömürmüz olmaz diye düşünmek yanlış mı ?

Mesut Toprak 42 yıllık iş hayatımda yasal olmayan hiçbir işe imza atmadım dedi

Başbakan Astay Gayrimenkul’ün sahibi Mesut Toprak’a kırıldığını ve 5 yıldır konuşmadığını söyledi. Hürriyet muhabirinin telefon ile ulaştığı Mesut Toprak, “Başbakan size küsmüş, haberiniz var mıydı” sorusuna “Bilmiyorum. Hiçbir şey bilmiyorum” diye yanıt verdi.

Mesut Toprak Proje Tıraşlanamaz

Çok tartışılan projede bir yıldır yaşayan malikler olduğuna dikkat çeken Mesut Toprak, projede bu aşamadan sonra değişiklik yapmanın mümkün olmadığını söyledi. Toprak, “Proje bittikten sonra traşlama yapılamaz. Böyle bir şey teknik olarak mümkün değil” demekle yetindi. Mesut Toprak, projede herhangi bir yasal sıkıntı olup olmadığı sorusu üzerine ise net bir şekilde şu cevabı verdi: “Bizim ne ruhsatımızda ne de imarımızda hiçbir sıkıntı yok. Yaptığımız proje tamamen aldığımız imar planına uygundur. Yasal olmayan hiçbir şeyimiz yok. Ben 42 yıllık iş hayatımda yasal olmayan hiçbir işe imza atmadım.” dedi.

2014’de Ak Parti en çok İmar’dan dolayı halka hesap veremeyecektir sanırım

AK Parti İktidarı süresince Sağlık’ta,Ulaşımda,Dış siyaset başta olmak üzere bir çok konuda güzel işler yaptı. Ak Partiyi iktidar yapan en önemli etkenin başında hiç şüphe yok ki Refah Partisi döneminde yerel yönetimlerde elde edilen başarılardır. Nasıl ki 2002’de Ak Parti’yi iktidar yapan temel unsur yerel yönetimlerse 2014 yerel yönetim seçimlerinde de imar usülsüzlükleri  Ak Parti’nin başını ağrıtacak gibi görünüyor. Deprem anında Çadırkent olacak denilen 484 yere ya AVM.ya Residence ya da  dev bloklar yapıldığını yukarıdaki örnekte gördünüz zaten.

Sonuç olarak “OnaltıDokuz” projesinde suçlu derecelendirmesi yapsak samimi bir şekilde söylüyorum ASTAY’ın patronu en son sıralarda yer alır.

Netice- i  kelam işimiz gereği sık sık İstanbul'un 39 ilçesine gidiyorum. Hele bir de yazmaya başladığım "Şehreminlikten Başkanlığa" isimli eserimde tüm ilçe belediye başkanlarının imza attığı şaibeli işleri görünce İstanbul'un 1.204 Latin saldırısından daha çok yağmalandığını görmek beni kahrediyor.

Yıllarca yazdığımız yazılarda ve haberlerde Çırpıcı Çayırı eskisi gibi Mevlanakapıdan başlayıp Havalimanına uzanan eski alanında yapmanın şu an çok imkanı kalmamış.

Ancak Andan Şenses Benzin İstasyonunda başlayıp Bakırköy Adliyesine kadar olan alanda en azında tarihi Çırpıcı çayırının küçük bir benzeri yapılsın dedik.

Talebimizde içinde evlatlarımızın bir türlü canlı olarak görmedikleri hayvanların olduğu bir hayvanat bahçesi yapılmasını da temenni etmiştik.

Ancak nereden çıktığını bimediğimiz Marmara Forum gelip 375 m2 lik AVM.yaptı.Üstüne üstlük görüştüğümüz hiç bir yetkili de burada sorumluluğu kabul etmiyor. Bakırköy Belediye başkanı Ateş Ünal Erzen buranın planı 2003'den önce yapıldı benim suçum yok dedi. İBB imar Komsiyonu başkanı benim dönemimde olmadı dedi.

Marmara Forum'un yapımcısı MULTI DEVELOPMENT firması ile bizzat gidip görüştüm aynen biz üzerimize düşen tüm sorumluluğu yaptık.Yol,üst ve alt geçit işini İBB
 yapacaktı denilerek onlarda birim sorumluluğumuz yok dediler. O zaman Marmara Forum Gökten zembil ile gelip buraya kondu demek en doğrusu galiba.

Derdim çoktur hangisine yanayım... 

İstanbul Times / Hüseyin Çetiner