Bugün bu topraklarda her şey KÜRDİSTAN eyaletini kurdurmak üzerine kurgulanmış bir sinsi illüzyonun yani hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Nasıl ki Recep Tayyip ERDOĞAN hapishaneye atılarak mağdur edebiyatı ile seçime dâhil ediliyorsa aynı şekilde Selahattin DEMİRTAŞ`ta aynı yolun yolcusu “MAĞDURUMDA MAĞDURUM” zaten bizler toplum olarak mağdura – mazluma destek çıkan bir toplum olduğunu bilenler, siyaseti bunun üzerine kurgulayarak önümüze servis ediyorlar.

Şimdiye kadar halkı uyutmak için efendim 60- 70 milletvekili olarak 4. Bir parti mecliste olmazsa AKP o bölgede 2. Parti olarak çıkacağından 60-70 milletvekili AKP`nin olacak diye ilan edenler. O zaman Selahattin ÖNKİBAR`ın yazısında “HDP`ye 59 trilyonu kim verdi?” sorusunu nereye koyacaksınız.

Yani HDP`ye seçim için TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN hazinesinden eski para ile 59 trilyonu kimler niye verir?

AKP ve HDP BİRLİKTE hareket ediyor. Çünkü HDP`nin barajı aşarak meclise girmesi gerekiyor. Mecliste olmayan bir HDP “KÜRDİSTAN EYALETİNİ” kuramazda ondan… Çünkü İNGİLİZLERİN “YÜZYILLIK BİR BORCU VAR” da ondan…  İnanmayanlara AHADA KANITI;

Batının en az yüz yıllık kukla Kürdistan hayali zaman zaman kuklalar tarafından da dile getirilmiştir.

Bakınız, dünün DTP eş Genel Başkanı SELAHATTİN DEMİRTAŞ (bugünün HDP Eş Genel Başkanı), İngiliz parlamentosunun alt kanadı HOUSE OF COMMONS`da İşçi Partisi Milletvekili Jeremy Corbyn, Galler Parlamentosu Plaid Cymru Partisi temsilcisi Hywel Williams ve Lord Rea ile beraber düzenledikleri toplantıda İngiliz hükümetinin Kürt sorununun derinlemesine özel bir yeri olduğunu, akan kanın durdurulması için İngiltere`nin artık çözümden yana ve barış lehine bir tutum takınması gerektiğini, özellikle yeni anayasanın yapım sürecinde Kürt halkına verilecek desteğin belirleyici olacağını belirtirken sözlerini “İngiltere`nin Kürt halkına YÜZ YILLIK BİR BORCU VARDIR” diyerek bitirmiştir.  (http://www.avasinwep.com/nurcenaverok.php?HaberID=4934 , Ayrıca BKZ: “İngilizlerin Kürt Halkına Borcu Var” AYDINLIK, 02.02.2012) Buradan kasıt Kürtlere ŞEYH SAİD ayaklanması yaptırarak Musul ve Kerkük`ü TÜRK topraklarından koparan İNGİLİZLERİN bunun karşısında Kürdistan devleti kurdurma sözüdür. Vay be SELAHATTİN DEMİRTAŞ SEN NEYMİŞSİN BE ABİ… GÖRÜNEN YÜZÜN BİR DE GÖRÜNMEYEN YÜZÜN…

Bu arada İNGİLİZLERİN HAS ADAMI ABDULLAH GÜL de unutmayalım. ABDULLAH GÜL Cumhurbaşkanı adayı olarak bütün yönetimdeki muhalefetinde desteğini olmasına rağmen aday yapılamaması sonucu “İNGİLİZLER KÜPLERE” binmesi ile TÜRK EKONIMİSİNE müdahale ederek “DOLARI ZIPLATMASI” ile birlikte Recep Tayyip ERDOĞAN emir eri GENELKURMAYBAŞKANI`nı ve Cumhurbaşkanı sözcüsü İbrahim KALIN`ı da yanına vererek ABDULLAH GÜL`ün bahçesine bir helikopter ile indirmesi boşuna değildi. Fakat Abdullah GÜL bana niye geliyorsunuz? Muhatabınız İNGİLTERE ben İNGİLTERE`nin has adamı olabilirim fakat “OK YAYDAN ÇITTI” artık İNGİLTERE ile görüşün dedi. Bunun üzerine Recep Tayyip ERDOĞAN Osmanlı İmparatorluğunun yıkılmasına ve dağılmasına sebep olan İNGİLTERE`ye aynı Selahattin DEMİRTAŞ`ın gittiği yere gitmesin mi?  Daha sonrasında İNGİLİZ VATANDAŞI MEHMET ŞİMŞEK`te gitmesin mi? Acaba oraya TÜRKİYE CUMHURİYETİ`nin Maliye bakanı olarak mı gitti yoksa İngiltere`nin menfaatlerini savunan bir eyaletin bakanı olarak mı gitti? Bunu okuyucularıma bırakıyorum.

Wistons Churchill yıllar önce ne demişti;

“Türkiye Batı`nın emrinde ve hizmetinde olarak Batı`nın tayin ettiği gücü aşmamalı. Zayıflayınca destekleme” diyerek vasiyetini söylediği gibi bir de;

“Evet bugün TÜRKİYE`yi kurtarmış olabilirsiniz fakat gün gelecek TÜRKİYE`Yİ ALTIN TEPSİDE TORUNLARINIZIN ELİNDEN ALACAĞIZ” diyerek 1918 GALATA KULESİNDE İNGİLİZ BAYRAĞI ve evet bugün 2018 yılındayız. Size bir şeyler anlatıyor mu? 1919 yılı 2019`u da unutmayın derim!

Bütün bunlar olurken SURİYE`nin TÜRKİYE ile olan 900 kilometrelik sınırının doğusunda 600 kilometrelik bir 60 bin kişilik “PYD – PKK – LEJONER ASKERLERİN” oluşturduğu nizami bir ordu dost bildiğimiz ABD – AB – İSRAİL – İNGİLTERE – FRANSA çaktırmadan nasıl kuruluyor? Baskın erken seçimi önümüze niye koyduklarını anladınız mı? İLLÜZYON – BÜYÜ  - OYUN çok güzel hazırlanmış. Her türlü seçenek düşünülmüş, güzellikle olmazsa silahlar konuşacak “KANLI MI OLACAK KANSIZ MI OALCAK?” boşuna demiyoruz.

Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet SURİYE`nin toprak bütünlüğüne saygı duyuyoruz diyeceksin.  Sonra sınırında başka bir yapıya göz yumacaksın. Bu ne yaman çelişki değil mi? Sonrada Türkiye Cumhuriyeti`nin Dışişleri Bakanı Mevlüt ÇAVUŞOĞLU eski CIA Başkanı olan ABD Dışişleri Bakanı ile yaptıkları son mutabakatı bir zafer diye bize yedirmek neyin nesidir? Alınan kararlara bakarsan;

Pyd – pkk unsurları Münbiç`ten Fırat`ın doğusuna gönderilmesi ile sen neyi kabul etmiş oluyorsun farkında mısın EEEEYYY MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU? Yeni komşumuz ve ordusu hayırlı olsun demek değil mi?

Recep Tayyip ERDOĞAN NEDEN SURİYE`NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNÜ VE BEŞAR ESAD YÖNETİMİNİ TANIMIYORSUN? KİME HİZMET EDİYORSUN? SONUCUN KİME YARADIĞINI görmüyor musun?

Abd ülkemize darbe yapan değil mi? Canımıza kast eden değil mi? ABD ile masaya oturmak “ölümü kabul etmek” olmuyor mu?

Saadet partisi KARAMOLLAOĞLU kendi ağzı ile FOX TV kanalında  “biz KILIÇDAROĞLU ile birlikte “Abdullah GÜL” üzerinde anlaştık” diyebiliyorsa kime hizmet ediyorsunuz? Partilerin tabanı istemiyor. Fakat onlar anlaştık diyor. Ekmelettin İHSANOĞLU`nu öne sürenler yani İNGİLİZLER yine iş başında yahu herkes İNGİLİZ`e neden hizmet eder? Hiç düşündünüz mü?

Meral AKŞENER`den dönen “ABDULLAH GÜL” adaylığı sonucu yeniden oyunlar oynamaya devam ediyor. Üst akıl yani İNGİZLİZLER tıpış tıpış “Abdullah GÜL” diyecek sonra herkes demokrasi var ülkede, partilerin tabanı ve halkı karar verir diyeceğiz de bu biraz “GÖRÜNTÜDE DEMOKRASİ” olmuyor mu? O yüzden Muharrem İNCE DİKKAT ET KEMAL “karabulut” KILIÇDAROĞLU`na..!

Baskın erken seçim hikâye de sonuçları “İLİKLERİMİZE KADAR ACISINI HEM EKONOMİK HEM DE VAR OLUŞ SAVAŞI” olarak önümüze koyacaklardır. 

BDP Amerikan – İngiliz emperyalizminin oyuncağıdır ve öyle kalacaktır. BDP bir Türkiye Partisi değildir; olamayacaktır da. İsterse adını HDP olarak değiştirsin. Paçalarından Mehmetçiğin temiz kanının aktığını tüm ülke görüyor ve biliyor. Türkiye`de kaç partiyi AMERİKAN Ulusal Harp Koleji ziyaret ediyor bir düşünün.

Diyarbakır Bağımsız Milletvekili LEYLA ZANA, İngilizce yayın yapan KÜRT RUDAW adlı internet sitesine konuşmuş ve “Yeni anayasada Kürtler için bireysel haklar olacağından söz ediliyor. Biz de onlara, bireyler olmadığımızı, bir millet olduğumuzu söylüyoruz. Biz bir millette olması gereken hakları istiyoruz. Kürt sorunu çözülmedikçe Türkiye`de umut olmaz. Türkiye`deki bazı Kürtler özerklik istiyor. Mesele şu: 20 milyon Kürt`ten kaç tanesi özerklik talebinde bulunuyor? Bu konu da tartışılmalı. Bana kalırsa Kürtler kendi kaderlerini kendileri tayin etmeliler. İşin başında özerklik istediğimiz doğrudur; ama bugün Türkiye`deki Kürtler, özerkliğin yetersiz olduğunu düşünüyor.

Kürtler, kendi topraklarında kendi geleceklerini belirleme hakkına sahip olmalı. Özgürlük, özerklik, federalizm ve bağımsızlık da Kürtlerin hakkı” demiştir.

Zana bir başka konuşmasında ise “Türk askerinin kanı nehir gibi akmadığı sürece Kürtlere barış ve gelecek olmadığını” söylemiştir. (“Leyla Zana ve Washington”, Savaş SÜZEL, Yeniçağ, 19.06.2012).

Bunlar gemiyi azığa almışlar ama korkarım karşılarında kimseyi göremedikleri için yakında bütün TÜRKİYE`yi alırlarsa şaşırmayın…

Ben burada yaşayan herkesin bu toprağın asıl unsurları olduklarını asıl azınlık olanlar bu ülkeyi bize böldürmek için fitne ve fesatlık yapanlar olduğunu ve bunlara kanan Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları olduğunu söylüyorum. Bakın burada ırkçılık yapmıyorum. Zaten insan olduktan sonra bu topraklarda birlikte çok güzel yaşayabiliriz. Bizim artık birleştirici konuşmaya ve yapıcı işlere enerjimizi harcama zamanı geldi de geçiyor.  Bize ne başkalarının çıkarları, ne mi diyorum? Artık başkalarının oyuncağı olmayın, bu Son kale Türkiye Cumhuriyetine sahip çıkın gerisi teferruattır…

Başkanlık sistemi  - Eyalet sistemi – eşit yurttaşlık – yerinde yönetim – özerklik – federasyon – etnik kimlik – mezhepçilik – ayrımcılık – azınlık haklarını kim savunuyorsa kim parti tüzüklerine koyuyorsa; bilin ki asıl düşmanız onlardır.

Lozan Antlaşmasında azınlıklar “GAYRİ MÜSLÜMLER” olarak belirlenmiştir. Kayıt altına alınmıştır. Kürtler ve Türkler asıl unsurlardır nokta…

Ha bu arada Abdullah GÜL kenarda sessiz sessiz İNGİLİZ sinsiliği ile CUMHURBAŞKANI olmayı bekliyor. Böyle giderse daha çok seçimler yaparız… TAKİ OLANA KADAR! Uşaklardan “MUTLAK İTAAT” istiyorlar vesselam..!

Sevgi ve saygılarımla… Benim gönlümde hepimiz asıl unsurlarız… Bizim azınlık sorunumuz yok, onu bize dayatan ve asıl azınlık olanlar bizden asalak gibi yararlanan şeytanlardır… İNGİLİZ KRALİÇESİNİN eteklerine sarılmak bugünlerde moda oldu. Fakat “Celladına aşık olan mahkum” gibi Osmanlı`nın yıkılışından tutun bugüne kadar bu topraklarda ve ORTA DOĞU`da yaşananların baş aktörüne yani İNGİLTERE`ye düşmanımıza sarılmak ne büyük hainliktir nokta… ata mirası ulus… murat akbaş…

Kaynakça: HAİNLİĞİN SINIRI YOKTUR -  MURAT AKBAŞ – TOGAN YAYINCILIK