Ukrayna da zaten ABD’yle birlikte Türkiye’ye karşı eylemler içinde… Kasım 2018’de ‘Türkakımını keseceğiz’ diye anlaşma yaptılar. Karadeniz’de başka dost, Akdeniz’de ve Kafkaslarda başka dost olmaz. Bütünsel bir strateji kurmalıyız.”

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, dün Habertürk’te Kübra Par’ın sunduğu Açık ve Net programının konuğuydu. CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre, 24. dönem Milletvekili Sinan Oğan, Akademisyen Prof. Dr. Mehmet Şahin ve Güvenlik Uzmanı Mete Yarar’ın da konuşmacı olduğu programda Türkiye’nin çatışma bölgelerinde nasıl bir siyaset izlemesi gerektiği üzerinde duruldu. Doğu Perinçek, güvenlik planlamasının ön koşulunun tehdidi doğru belirlemek olduğunun altını çizdi: “Dış siyasette de ekonomi de güvenlikte de öncelikle tehdit kavramı saptanmadan strateji olmaz. Enver Paşa da Atatürk de böyle yaptı. Birinci Dünya Savaşı’na girerken tehdit neredendi? Önce Rusya’dan, sonrasında İngiltere ve Fransa’dan... O zaman Almanya bizim dostumuz oldu. Peki İstiklal Savaşı’nda? O sırada Rusya Çarlığı yıkıldı ve Sovyet Rusya kuruldu. Bu kez de İngiliz emperyalizmi esas tehditti ve Rusya bizim dostumuz oldu. İngilizlerin kurduğu Kafkas seddini Ruslarla birlikte yıktık.”

TEHDİDE GÖRE STRATEJİ BELİRLEMEK

“Şimdi Türkiye’nin güvenliği açısından baktığımızda, ülkemize yönelik tehdit nerelerden geliyor? PKK ve FETÖ’nün arkasındaki güç kim? Suriye’de PKK’yı kim silahlandırıyor? Mavi Vatanımızda Yunanistan’ı ve Güney Kıbrıs’ı üzerimize kim kışkırtıyor? Karadeniz’de ve Kafkaslarda kim istikrarsızlık ve çatışma istiyor? Bu soruların yanıtı net: ABD ve İsrail. Fransa da onlarla birlikte. İsrail, Türkiye’yi bir numaralı düşman ilan ediyor. O zaman bu ülkelere karşı bir strateji kuracağız. Kimlerin bize dost olacağını da bu strateji içinde saptayacağız. Dostlarımız da ABD ve İsrail’in hedefindeki komşularımızdır; Suriye, Irak, İran, Rusya ve Türk Cumhuriyetleridir. Türkiye, 2017 Eylül’de Barzani’nin sözde Kürdistan referandumu girişimini komşularıyla birlikte engelledi. İkinci olarak; Astana sürecinde, Rusya ve İran’la, dolaylı olarak da Suriye’yle birlikte ABD ve İsrail’in sözde Kürt Koridoru planını etkisiz hale getirdik.”

RUSYA DOSTLUĞU VE DOĞRU SİYASET

Farklı yerlerde farklı ülkelerle işbirliği siyasetine karşı çıkan Perinçek şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanı Erdoğan üç kere şu tespiti paylaştı: ‘Türkiye Akdeniz’den Suriye ve Kafkasya’ya kadar kuşatma altında’ Kritik nokta şurası: Kuşatma yalnızca Türkiye’yi karşı değil, Rusya da ABD tarafından tehdit ediliyor. Eğer Rusya’nın bize dost olmasını istiyorsak, bizim de Rusya’ya dost olmamız lazım. Ukrayna Devlet Başkanı Türkiye’ye geldi ve bir silah anlaşması yaptı. Ukrayna silahları kime karşı kullanacak? Rusya. ‘Biz Rusya’ya düşmanlık yapanlarla ortaklık kuracağız ama Rusya bize dost olacak’ böyle olmaz. Karadeniz’de başka dost, Akdeniz’de ve Kafkaslarda başka dost… Böyle bir dış siyaset başarı getirmez. Ukrayna da zaten ABD’yle birlikte Türkiye’ye karşı eylemler içinde… Kasım 2018’de ‘Kuzey akımını ve Türkakımını keseceğiz’ diye anlaşma yaptılar. Şimdi Türkiye hangi tarafta? ABD ve Ukrayna tarafında mı? Yoksa Avrupa’nın enerji güvenliğini birlikte sağlayacağı Rusya’yla birlikte mi? Özetle bütünsel bir strateji kurmalıyız. Türkiye kuşatmayı Rusya’yla birlikte yaracak.”

DÖRT MADDELİK ÇÖZÜM

Perinçek, Vatan Partisi’nin komşu ülkelere kabul ettirmeye başladığı Karadeniz – Akdeniz Dostluk ve Barış Planı’ndaki kritik dört maddeyi anlattı: “Rusya’yı yanınızda tutmaya çalışacaksınız, dostluk göstereceksiniz. O da Ermenistan’a silah yollamayacak. Ben dört maddelik bir çözüm söyleyeceğim. Birincisi; Rusya, KKTC’yi tanıyacak; bu bizim Doğu Akdeniz’deki güvenlik sorunlarımızı çözer. İkincisi Türkiye, Kırım’ın Rus toprağı olduğunu kabul edecek. Kırım zaten Rusya’nın olmuş. Hem biz Ağrı’yı vermiyoruz, Kars’ı vermiyoruz... Kırım, Ukrayna’nın elinde olacağına, Rusya’nın elinde olsun. Bütün Müslümanlar, bütün Türkler geniş bir devletin içinde buluşsunlar ve orada bir ağırlıkları olsun. Kırım Tatarlarıyla konuşuyoruz, onlar da Rusya’yı tercih ediyor.”

ABHAZYA İLE ORTAK BİLDİRİ

“Üçüncü madde, Rusya ve Türkiye ağırlıklarını koyarak Ermenistan’ın Karabağ’daki işgaline son verecek. Dördüncü madde, Türkiye Abhazya’yı tanıyacak. Bunların dördü de Türkiye’nin lehinedir. Biz Vatan Partisi olarak Abhazya’yı ziyaret ettik. Abhazya Millet Meclisi’yle dört maddede anlaştık ve imzaladığımız ortak bildiriyle bunu bütün dünyaya ilan ettik. Abhazya’nın arkasında Rusya var. Demek ki KKTC’yi tanıma konusunda Rusya bir eğilim içinde. Şimdi Rusya’dan da önemli isimlerin yer alacağı bir çalışma başlatıyoruz. KKTC’nin tanınması için çok ciddi adımlar atıyoruz.”

Editör: TE Bilisim