Özel Harp Dairesi ve Kara Kuvvetleri eski Komutanı ve merhum cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Başdanışmanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği görevlerinde bulunan emekli Orgeneral Kemal Yamak'ın, anılarını yazdığı “Gölgede Kalan İzler ve Gölgeleşen Bizler” isimli kitabında, TSK'nın da yıpranmasına sebep olan ve artık alışkanlık halini aldığı gözlenen içki baskısı bir kez daha gözler önüne serildi.

“İÇKİ İÇMESİNİ ÖĞREN DE GEL”

Genç bir teğmen iken Merzifon'a atanan emekli Orgeneral Kemal Yamak, içki içmediği halde komutanın akıl almaz baskısını şöyle anlatıyor: “Emir subayı kışlanın bahçesinde oturan tabur komutanın yanına götürüp beni tanıttı. Tabur komutanı aniden ‘Teğmenim sen içki içmesini bilir misin? İçki içer misin demiyorum, içki içmesini bilir misin diyorum' dedi. Güvenle ‘İçki içmiyorum komutanım' dedim. Binbaşı Emir Subayı'na döndü, ‘Şimdi sen bu teğmene 15 günlük bir izin kağıdı hazırla getir, içki içmesini öğrenip öyle gelsin' diye bir emir verdi. Ben şaşkın şaşkın bakarken ‘Yeter mi?' diye bir de soru sordu. Cevap bile veremedim.”

“KOMUTAN SENİ DENEYECEK”

Komutanının şaka yaptığını düşünen Yamak, odasına dönerken emir subayı ile arasında geçen diyaloğu da şöyle aktarıyor: “Emir subayı ‘Komutan ciddi, daha sonra seni deneyecektir' diye ilave etti. İzin kağıdımı verdiler. Taburdan geri dönmeden önce emir subayına ‘Sayın komutanımın içki içmek ile içki içmeyi bilmek sözlerinden ne kastettiğini' sordum. Hala ne olduğunu anlamamış, içki içmeyi nasıl öğreneceğimi, masada nasıl deneneceğimi çözememiştim. Emir subayı ‘Her içki içenin, içki içmeyi bildiğini komutan kabul etmez. İçkiyi adabına göre içmek, durmayı bilmek ve sonunda sarhoş olmamak onun ölçülerine göre içki içmeyi bilmektir' dedi.”

“ŞEREFİNE TEĞMENİM”

İzin kağıdını aldıktan sonra eve giden Yamak, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Babamın Mustafa ağabey için anlattıklarını hatırlıyordum ama ona bir şey söyleyemiyordum. Çeşitli sebep ve bahanelerle o iki hafta gece birçok defa yemeği dışarıda yiyerek ‘içmeyi' öğrenmiştim. Bir şey daha keşfetmiştim, içkiden hoşlanmıyordum ama çok da etkilenmiyordum. İznin sonunda tabura katıldım. Binbaşımız hafta sonunda katılışımız nedeniyle bir yemek tertipledi. Subaylar davet edilmişti. Beni de tam karşısına oturtmuştu. Bir konuşma yaptı bana başarılar diledi ve rakı kadehini “Şerefine teğmenim. Hoş geldin” diyerek kaldırdı. Yemeğin devamında birkaç kez içkisini eline alıp bana bakarak kaldırdığını görüyor, selamlayıp ona katılıyordum.”

ÖZKÖK'E DE “ŞARAP BASKISI” YAPILMIŞTI

Genelkurmay eski Başkanı Hilmi Özkök'ün de, Kara Kuvvetleri Komutanı olduğu dönemde şarap baskısı yaşadığı ortaya çıkmıştı. 2000 yılında Milli Güvenlik Kurulu toplantısından sonra dönemin Jandarma Genel Komutanı Aytaç Yalman'ın evinde toplanan Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarına servis edilen şarap yerine kola içmeyi tercih eden Özkök'e müdahale eden dönemin Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun, “Nereden şarap içiyormuş. Önündeki şarap değil, kola” diyerek çıkıştığı ve ardından garsona dönerek “Oğlum şuradan şarap getir. Hilmi de doğru dürüst bir içki içsin” dediği ortaya çıkmıştı.

Editör: TE Bilisim