Yoksulluk, hayat pahalılığı, zamlar, faturalar, kira artışı, para ödemeden alınamayan eğitim-sağlık hizmetleri, sömürü, şiddet ve gericilik karşısında “Yetti artık” diyenler, Türkiye’nin 125 farklı noktasında bu buluşmalarda yan yana geldi.
Aynı zamanda Ekim Devrimi'nin yıl dönümü olan 7 Kasım tarihinde gerçekleşen toplantılarda, insanlığın eşit ve özgür yaşamayı tıpkı daha önce olduğu gibi başarabileceğine vurgu yapıldı.
Sovyetler Birliği başarmıştı, yeniden başarabiliriz
İstanbul Kadıköy'de yapılan toplantıya TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan konuşmacı olarak katıldı.
Ülkemizde ve dünyada mevcut düzenin durumuna ve sosyalizmin güncelliğine dair konuşan Okuyan, işsizlik, yoksulluk, barınamama ve geleceksizlik gibi sorunların bu sistemin sonuçları olduğuna dikkat çekti. Ekim Devrimi'nin insanlık açısından anlamından bahseden Okuyan, Sovyetler Birliği hakkında söylenen yalanlarla konuşmasına devam etti. Söylenen yalanları tek tek örneklerle açıklayan Okuyan, bu yalanların yayılmasına neden olan ülkelerin bugünkü sağlık, barınma, eğitim gibi temel meselelerde ne durumda olduğunu gözler önüne serdi. Bugünkü düzende mücadele ettiğimiz sorunların eşitlik ve dayanışmayla Sovyetler Birliği'nde nasıl üstesinden gelindiğini anlattı.
TKP Genel Sekreteri Okuyan'dan "Kapıcıların bile arabası var" diyen Erdoğan'a cevap
Okuyan, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde söylediği "Kapıcıların bile arabası var" sözlerini hatırlattı ve şöyle konuştu:
"Apartman görevlileri çok zor koşullarda çalışıyor. Çoğu apartman görevlisi kömürlükten bozma evlerde hava almayan koşullarda yaşıyor. Deli gibi çalışırlar, apartmanın bütün hizmetlerine koşarlar. Araba alanlar olur. Bunun propaganda edilmesinin nasıl bir manası var? Otomobil bizim çok meraklı olduğumuz bir şey değil. Toplu taşımaya odaklanırız bir. Gelelim 'Sovyetler birliğinde insanların arabası yoktu...' yalanına. Sovyetler çok kötü bir ekonomi devraldı. Sonra 1930’larda araç üretmeye başladıklarında ilk önce toplu taşıma için otobüs, her tarafa demiryoluyla ulaşmak için tren, uçak ürettiler. Traktör ürettiler, tarımı makineleştirdiler, araba sonra ürettiler. 'Sovyet işçisinin araba alması çok zormuş'... Biraz bekliyorsunuz, 4 yıl. Başvurduktan sonra ortalama bekleme süresi otomobil almak için 4 yıldı. Peki ücreti ne kadar? Ortalama bir Sovyet işçisinin 10 maaşıyla yeni araba alabiliyordunuz. Peki siz hesaplayın bakalım Türkiye’deki asgari ücretle, 10 tane asgari ücretle araba alabiliyor musunuz? Ama neydi? Sovyetler Birliği’nde 'lüks araba yoktu'... Toplu ulaşım neredeyse bedava, her yere trenler var, uçak var. Lüksünüz batsın. Türkiye’de sanki herkesin altında son model araba var."
'Komünizm yoksulluğun değil eşitliğin paylaşılmasıdır'
Bu yalanlarla komünizmin karalanmaya çalışıldığını söyleyen TKP Genel Sekreteri, komünizmin yoksulluğun paylaşılması değil, eşitliğin paylaşılması olduğunu ifade etti.
"İnsan dediğin geleceğe dair düş kurandır" diyen Okuyan, sadece Türkiye'de değil tüm dünyada özellikle de gençlerin elinden bu umudun çalındığını belirtti. Okuyan sözlerine şöyle devam etti:
"Hep birlikte yöneteceğiz. Nasıl olacak toplanıp tartışacak mıyız? Hayır örgütlü olacağız. Bakın burada kaç kişiyiz? Yüzü aşıyor. İşçi iktidarı örgütlü toplumdur. İşçiyseniz iş yerinde örgütleneceksiniz, sendikanız olacak. Toplumda örgütsüz bir kişi kalmayacak, tartışacaklar, temsilcilerini seçecekler. Siyaset böyle bir şey, siyaset profesyonellerin işi değil ki. Profesyonellerin işi olduğunda böyle olur. Profesyonellerin işi olduğunda para konuşur. Örgütlü toplum aşağıdan yukarıya temsilcilerini seçerken meclise gelenler hiçbir ayrıcalığa sahip olmayacak Bir işçi meclise giriyorsa sorumluluğu devam edecek. Öğrenci meclise giriyorsa okuluna devam edecek, yabancılaşmayacak. Halk meclisinin üstünde hiçbir güç olmayacak, hiçbir güç!"
'Bütün kaynaklar bir avuç insanın zenginleşmesi için heba ediliyor'
Sosyalizmde ekonominin nasıl olacağından bahsederek konuşmasını sürdüren Okuyan, ilk olarak insanın insanı sömürmesinin yasaklanacağını söyledi ve şöyle devam etti:
"Sonra planlı ekonomiye geçilecek. Her şey toplumun ihtiyaçlarına göre şekillendirilecek. Efendim 'bu verimsizlik getirir'miş! Öyle mi? Şimdi verimsiz değil mi? Korkunç bir israf, bütün kaynaklar bir avuç insanın zenginleşmesi için heba ediliyor. E 'Sosyalizm verimsiz'... Nasıl alçak bir yalan? İşsizliğe gelelim. Sosyalizmde hayat pahalılığı ve işsizlik sıfırlanabilir diyoruz. E olur mu? E oldu. Sosyalizmde oldu. Sosyalizmde enflasyonda indi, işsizlik de kalktı. E nasıl olacak bu? Hiç kimsenin fabrikası olmayacak, benim illa fabrikam olacak, orada işçileri sömüreceğim diyenler akıl hastanesine kaldırılacak. Çünkü onlar için de zararlı. Ahlaki bir problemden kurtaracağız onları. Madenler, deniz kıyıları, ormanlar bütün topluma ait olacak. Eğitim ve sağlık eşit ve parasız olacak."
Sosyalizmde din ve dış politika nasıl olacak?
"Din; insanların inançları, ibadetleri kendine, herkes istediğine inanmakta özgür olacak ama devlet, din işlerine gram karışmayacak. Toplumsal yaşam bilimsel kurallara dayanacak. Eğitim sistemi tamamen bilimsel temeller üzerine kurulacak.
Başkan, Doğduğu Topraklarda Seslendi Halkımızı Partisinden Dolayı Ayırt Edenlerden Olmadık, Olamayız
Dış politika; Bağımsız bir ülke istiyoruz, NATO’dur AB’dir geçin. Bu ülkede tek bir yabancı asker istemiyoruz, ama kendi askerimizi de başka bir ülkenin topraklarında görmek istemiyoruz."
'Biz daha iyisini, yıkılmayacak olanı kuracağız'
TKP Genel Sekreteri Okuyan konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
"Biz kendi ülkemizi, devrimlerimizi ve kazanımlarımızı savunuruz, örgütlülüğü savunuruz. Bolluk içinde kardeşçe yaşamayı hedefliyoruz. Bunun mümkün olduğunu 104 yıl önce gördük. Sovyetler Birliği’nin yıkılmasının nedeni sosyalizmin hatası değildi. Sosyalizmin kendisini koruyamamasının sonucuydu. Biz daha iyisini, yıkılmayacak olanı kuracağız. Örgütsüz kimse kalmasın. Türkiye Komünist Partisi bizim partimizdir."
