PKK yöneticisi Murat Karayılan, devlet yetkililerinin Kandil'le temas kurmaya çalıştığını ancak bunu doğru bulmadıkları için İmralı'yı adres gösterdiklerini açıkladı.

12 Haziran 2011 genel seçimleri kampanyası sırasında BDP'nin eski Genel Başkanı ve Hakkari milletvekili Selahattin Demirtaş, 'Başbakan Kandil'le yapılan görüşmeleri de açıklasın' diyerek akıllarada soru işareti bırakmıştı.

DEVLET KANDİL'LE NE GÖRÜŞTÜ?

Kandil'e çıkışını fırsat bilen Hasan Cemal kafasındaki soru işaretini yok etmek için ilk ağızdan aldı bilgileri ve Karayılan'a sordu: "Devlet Kandil'le ne görüştü?"

Hasan Cemal'in sorusu karşısında şaşıran Karayılan, sözcüklerini özenle seçmeye dikkat ederek şunları anlattı;

"Devlet Kandil'le temas aradı ve kurdu. Ufak ufak başlamıştı teması. Ama biz olmaz, doğru olmaz dedik. Kapadık kestik bu yolu... Bizim için tek adres İmralı'ydı, önder Apo'ydu çünkü..."

Karayılan'ın bu şaşırtan açıklamasınının altından Hasan Cemal'in edindiği izlenim, Devletin Kandil'le temas araması Kandil'de bölücü bir faaliyet olarak algılanmış.

İşte Hasan Cemal'in Karayılan ile görüşmesinden diğer detaylar;

ÇANDAR'IN TARTIŞMALI TESEV RAPORUNA NE DEDİ?

Cengiz Çandar'ın geçen hafta sonu yayımlanan TESEV raporundaki o bölümü anımsatıyorum Karayılan'a.
"Üst düzeydeki bir devlet şahsiyeti" diyor ki Cengiz'e:
"Sorun Apo değil, sorun bizde. Biz hâlâ tek devlet olamadık."

Ankara açısından meselenin püf noktası bu olmaya devam ediyor.
Karayılan'ın yanıtı ise şöyle:

"Kürt hareketi bugün tek başlı... Önder Apo İmralı'da... Ve eğer devlet bu sorunu çözecekse her şey, tüm koşullar hazır... Erdoğan da yüzde 50 oyu almış durumda... Daha ne bekliyoruz."

AK PARTİ İLE BDP SIRT SIRTA GELMEMLİ

Murat Karayılan'ın her yanıtıyla yenileri aklıma takılıyor, araya giriyorum:
"Bir yanda Ak Parti, bir yanda BDP... Bu iki parti 12 Haziran'da Kürtlerin oylarını yarı yarıya paylaştılar denebilir kabaca. Bu iki parti şimdi birbirlerine sırtını dönerse, birbirlerine giderek düşmanlaşırsa, barış yolu açılabilir mi?"

Karayılan: "Doğrudur, AKP ile BDP, bu iki siyasi hareket birbirine sırtını dönerse barış yolu açılamaz. Bu konuda ilk girişim Başbakan'dan gelmeli..."

Halkın yüzde 50 oyunu almış bir lidere, Tayyip Erdoğan'a barış konusunda büyük rol ve sorumluluk düştüğünü her seferinde belirtiyor Kandil'in lideri.

Şu sözler Karayılan'ın:

"Cumhuriyet devleti geçmişteki Kürt isyanlarının liderlerinin hepsini idam etti. Şimdi en son, en büyük Kürt isyanının lideri hayatta. Kürtlerle Cumhuriyet'in barışması için, kalıcı ve adil bir barış için isyanın önderiyle anlaşmalıdır devlet... Bunun için de isyanın önderinin rahat çalışması sağlanmalıdır."

HABUR TALEBİ BAŞBAKAN'DAN GELDİ

2009'daki "birinci açılım"ın neden çıkmaza saplandığını soruyorum Karayılan'a.
İlk tepkisi ilginç:
"Erdoğan kendi çalıp kendi oynamak istediği için başarısız oldu birinci açılım."

Sonra gülerek devam ediyor:
"AKP dedi ki, ben yapacağım bu işi. Başkasını muhatap almayacağım. Halbuki tango yapmak için iki kişi gerekmez mi? Kısacası birinci açılım tek ayaklı olduğu için başarısız kaldı. Erdoğan'ın elinde bir yol haritası var mı, yok mu, o da belli değildi birinci açılımda..."

Editör: TE Bilisim