İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu Genel Sanat Yönetmenliği görevine getirilen orkestra şefi Cem Mansur, müzik tutkusundan kenti bekleyen etkinliklere kadar pek çok konu hakkında düşüncelerini paylaştı. Dünyanın önde gelen sahnelerinde orkestralar yöneten Mansur, müziğin birleştirici etkisine vurgu yaparak, “Burada herkes için müzik olacak, ama her türün iyisi olacak. Bu konuda ısrarlı ve iddialıyız” dedi.

“MÜZİKSİZ BİR HAYATTA MUTLU OLAMAZDIM”

Hayatında müziğin yer almasını istediği ve müziksiz bir hayatta mutlu olamayacağını anladığı için mühendislik eğitimini yarıda bırakarak kendisine farklı bir yol çizdiğini anlatan Mansur, “İddiam orkestra şefi olmak değildi. Orkestra şefi, piyanist, ses teknisyeni ya da müzik pedagogu gibi müziğin birçok alanında çalışabilirsiniz. Orkestra şefliğinde yetenekli olduğumu düşündüğüm için bu yönüme yoğunlaştım. Kariyerim bu alanda ilerledi” şeklinde konuştu.

Mezuniyetinden sonra müzik kariyerinin sonraki yıllarında, sekiz yıl İstanbul Devlet Operası, sekiz yıl Oxford Şehir Orkestrası ve on iki yıl Akbank Oda Orkestrası deneyimini anımsatan Mansur, “Geriye dönüp baktığımda iyi ki yapmışım dediğim şey; Türkiye Gençlik Flarmoni Orkestrası’nı kurmak oldu. Orada yetişen yüzlerce genç yetenek, dünyanın en önemli sahnelerinde büyük solistlerle aynı salonu paylaştılar” ifadelerini kullandı.

“CRR İYİ MÜZİĞİN ADRESİ OLSUN İSTİYORUM”

Yeni dönemde CRR’nin İstanbul ve Türkiye’nin zenginliklerinin repertuvarlarında yer almaya devam edeceğini dile getiren Mansur şöyle konuştu:

“CRR’yi yeniden marka yapmak istiyorum. Her tür müziğin en iyisini insanların bulabileceklerinden emin oldukları bir marka. Yeni dönemde de her tür müzik sahnede kendine yer bulacak. Bunu yaparken de temel ilkemiz kaliteli ve iyi müziğin insanlarla buluşması. Temel ilkemiz bu. Türk sanat müziğinden tasavvufa, cazdan senfonik müziğe ve çocuk etkinliklerine kadar her tür yine sahnemizde olacak. Her tür olacak, ama her türün iyisi olacak. Bu konuda ısrarlı ve iddialıyız.”

“MÜZİK BİR DİYALOG ALANI”

Müziğin birleştirici ve diyalog geliştiren özelliğine inandığını da anlatan Mansur sözlerine şöyle devam etti:

“Ayrı dünyaların müzikleri birbiriyle hiç anlaşamaz gibi bir bakış açısı var. Halbuki müzik bir diyalog alanı. Özellikle çok sesli müzik, insanların birbirini dinlediği toplumlarda gelişen bir müziktir. Demokratik toplumların iyi müziği oluşturmasına şaşırmamak gerek. İyi çalan bir orkestra, çeşitlilik gösteren konser salonu, aslında Türkiye’nin farklılıklarını ahenkli bir şekilde yaşayan toplum olmasının sembolüdür.O yüzden konser salonları ve orkestralar Türkiye’yi anlatamıyorlar. Keşke anlatabilseler. Amacım burayı bir diyalog alanı haline getirmek.”

“BURADA MÜZİĞİ BİRLEŞTİRİCİ GÜÇ OLARAK KULANABİLECEĞİMİ HİSSETTİM”

Genç konservatuar mezunlarının durumuyla ilgili sürekli endişe taşıdığını ve bu endişesini İBB ile paylaşmaya başladığını dile getiren Mansur, bu paylaşımına açık olan bir yönetim anlayışıyla karşılaştığını söyledi. Kendisine bu görevi teklif ettiklerinde ise müziği birleştirici güç olarak kullanabileceğini hissettiği için çok fazla düşünmeden sorumluluğu üstlendiğini vurguladı.

“BENİ TANIYANLAR ETKİMİ HİSSEDECEK”

Mansur, İstanbul’un sembol sahnelerinden CRR’yi bekleyen etkinliklerle ilgili şu açıklamaları yaptı:

“Klasik müzik konserlerinin bir tema içerisinde daha tutarlı olmasını, insanlara daha iyi anlatılmasını önemseyeceğim. Sekiz yılın ardından burada ben de bir konser yöneteceğim. Herkese bir şeyler sunayım derken sanatın kalitesini düşürmemek önemli. Burası önemli bir yer. 16 milyonluk bir dünya metropolünün konser salonundayız. Her müziğin bir yeri var; ama burası her tür müziğin iyisinin olacağı yer olacak.”

Klasik müzik için tasarlanmış Türkiye’nin ilk konser salonunun başındaki usta müzisyen sahnenin arkasında olmanın getirdiği sorumlulukla ilgili şu düşünceleri paylaştı:

“Sahnedeyken de belirli bir program oluşturup paylaşıyorum. Bundan sora ise sahnede daha az olacağım ama yine belirli bir programı izleyeceğiz. Dolayısıyla sahne önünde ya da arkasında olmam benim açımdan çok farklı deneyimler olmayacak. CRR’de zaman zaman konser yöneteceğim ama daha çok sahne arkasında yer alacağım. Ancak beni iyi tanıyanlar programlardan dokunuşlarımı hissedecekler.”

“MÜZİK HAYATA ANLAM VEREBİLMEK İÇİN EŞSİZ BİR ARAÇ”

Canlı müzik dinlemenin çok farklı ve değerli bir deneyim olduğuna dikkat çeken Mansur, sözlerini şu şekilde tamamladı:

“Müzik dinlemeyi dijital platformdan bir şeyler açmak olarak görmeyin. Müzik çok kolay erişilebilir duruma geldi. Kaliteli müziklere çok kolay ulaşabiliyoruz. Ama onlar müziğin sadece bir sureti. Hatta siyah beyaz bir sureti. Müzik zaman içerisinde akıp giden bir şey. Zamanı anlamlı yaşamak için mutlaka canlı müzik dinleyin. Hayatta akıp giden bir şeyler olduğunun farkına vararak konsantre olarak müzik dinleyin. Bu bütün hayatınızı zenginleştirecek. Buraya ya da başka bir yere gidip konser dinlemek sahnede oluşturan titreşimleri bize ulaştırır. Bununla derinleşiriz ve duygusal olarak zenginleşiriz. Hayata anlam verebilmek için müzik eşsiz bir araç.”

Editör: TE Bilisim