Rusya'da geçtiğimiz günlerde yaşanan sıcak gelişmeler ve terör eylemleri hakkında değerlendirmelerde bulunanİstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Öğretim Üyesi  ve terör uzmanı Yrd. Doç. Dr.  Fahri Erenel, terör eylemlerinin arkasındaki örgütler ve güçler ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Ortadoğu’da sınırların yeniden çizilmeye çalışıldığını ve kartların yeniden karıldığı bir sürecin yaşandığını dile getiren Fahri Erenel;  "Bu süreçten sadece bölge ülkeleri ve ona komşu olan ülkeler değil, bütün ülkeler etkileniyor. Stratejik anlamda öngörülerin geçersiz olduğu, olayların hızla şekil değiştirdiği ve tepkide bulunmanın çok zorlaştığı günler yaşıyoruz. Özellikle güvenlik alanında orta ve uzun vadeli değerlendirmeler yapabilmek neredeyse imkansız hale gelmiştir. Yaşananların ve planlananların hayata geçmesi ve aklı selimin hakim olmaması halinde Ortadoğu’yu ve dolayısı ile Dünya'yı yeni bir savaşın eşiğinde her an bulabilmek mümkün olabilecektir. Baş aktörlerden biri olan DAEŞ, 2014 yılından beri kurduğu sözde devleti adım adım kaybetme aşamasına geldiğini görüyor. Rusya ve ABD’nin belki de ilk kez aynı tehdidi yani kendilerini yok etmek üzere anlaştıklarını da biliyor. Rakka’yı her ne pahasına olursa olsun kolayca kaybetmek istemiyor ve hazırlıklarını sürdürüyor" ifadelerini kullandı.

"Terör örgütlerine karşı topyekûn mücadele edilmeli"

DAEŞ'in, Rusya’da üstlendiği saldırılarla Rusya’ya seni istediğim zaman, istediğim yerde vurabilirim mesajını vermek istediğine değinen Fahri Erenel;  "ABD ve diğer ülkeler içinde fırsat kolladığı açık. Ancak, DAEŞ’in eleman temin ettiği bölge ve ülkelere yakın olması Rusya’yı daha kolay eylem yapılabilir hale getirmektedir. Bu eylem ile Rus Halkına, Putin’in kendi halkının güvenliğini sağlayamazken Suriye’de ne işi var dedirttirmeye yönelik mesaj verilmeye de çalışılmıştır.

Putin bu saldırıların ardından güvenlik önlemlerini arttıracağı ve DAEŞ’in kolay eleman sağladığı başta Kırgızistan olmak üzere Orta Asya Cumhuriyetleri’ne yönelik baskıları da arttıracağı düşünülebilir.

Bu saldırının Putin’i Suriye politikasında herhangi bir değişikliğe gitmesi konusunda seçimlere az bir sürenin kaldığı bu süreçte karar verme noktasına getirmesi beklenilmemelidir.

Rusya aynı zamanda teröre karşı kendi işine gelen farklı uygulamaların karşılığını alıyor. Türkiye’nin terör örgütü olarak kabul ettiği PYD/YPG’ye destek vermesi son örnektir. Terör örgütlerine karşı topyekün mücadele edilmediği sürece daha çok can kayıplarının olacağı beklenilmelidir" şeklinde konuştu.

"Provokasyon olasılığı yüksek"

Kimyasal gaz kullanılması çok iyi araştırılması gereken bir konu olduğunun vurgusunu yapan Fahri Erenel; "Bu tür bir saldırı çok risklidir ve aynı zamanda bölgenin ana aktörleri açısından da anlamsızdır. Esad rejimi, süreç kendi lehine gelişirken kendisine stratejik hiçbir katkısı olmayacak bu saldırıyı neden yapsın. Bu konuda daha önce de çeşitli suçlamalar yöneltilen Esad rejiminin bütün okları kendisine çevirebilecek bir hamlede bulunması en son olasılık. Aynı şekilde Rusya veya ABD için de durum bu. Ancak, DAEŞ bu tür saldırıdan ciddi anlamda yararlanabilir. Bu tür saldırılar sadece uçaklar ile yapılmaz. Top/Havan gibi uzun menzilli silahlar ile de saldırı yapılabilir. Drone’lar aracılığı ile de saldırı yapılabilir. Bu saldırı ile Rusya ve Esad’ı zor duruma düşürmeyi amaçlamış olabilir veya Esad güçleri içinde muhalif bir grup tarafından da gerçekleştirilmiş olabilir. Zamanlama da önemli. ABD’nin Esad’a olan desteğini açıklamasından kısa bir süre sonra gerçeklemiş olması provokasyon olasılığını güçlendiriyor.

Daha önce El Bab bölgesinde Türk Silahlı Kuvvetleri Birliklerine yöneltilen hava saldırılarının sorumlularının tam olarak bulunulamamasını da dikkate aldığımızda bölgede bu tür olaylarla daha sık karşılaşacağımız dikkatlerden uzak tutulmamalıdır" şeklinde konuştu.

"DAEŞ'e karşı harekatta bulunan ülkeler risk altında"

Benzer terör eylemlerinin tekrar edebileceğini dile getiren Fahri Erenel; "Rakka’ya yönelik operasyon öncesi ve sırasında bu tür eylemlerin sadece Rusya’da değil  başta DAEŞ’e karşı harekata katılan ülkeler olmak üzere hedef gözetmeksizin artarak süreceğini değerlendiriyorum" dedi.

Editör: TE Bilisim