Kasım-4 Aralık 2020 tarihleri arasında 26 ilde kent merkezlerinde yaşayan 18 yaş üzeri 1000 kişiyle yapılan görüşmelerin sonuçlarına göre, Türk halkının yarısından fazlası salgınla ilgili endişe taşımaya devam ediyor. Halkın yüzde 69.1’i Covid-19 salgınının ortaya çıkmasındaki en etkili faktörü Çinlilerin gıda ve beslenme anlayışı olduğu görüşüne katılırken, koronavirüsün biyolojik silah olarak üretilmiş olduğu görüşüne ise yüzde 67.3’ü katılıyor.

2020 Mart ayı itibarıyla Türkiye’de baş gösteren koronavirüs salgının etkileri 2021 yılında da devam ediyor. Kadir Has Üniversitesi Türkiye Çalışmaları Grubu ile Global Academy yönlendirmesinde saha çalışması Akademetre Araştırma tarafından gerçekleştirilen “Covid-19 Kamuoyu Algıları 2020” araştırması, Türkiye kamuoyunun koronavirüs salgını ve aşı çalışmalarına yönelik yaklaşımlarını mercek altına alıyor.

Kamuoyuna göre koronavirüsün birinci sebebi: Çinlilerin beslenme anlayışı

“Covid-19 Kamuoyu Algıları Araştırması”nda katılımcılara yöneltilen “Koronavirüsün ortaya çıkmasında aşağıdaki faktörler ne düzeyde etkili olmuştur” sorusunun yanıtları içinde birinci sırayı yüzde 69.1’lik oran ile ‘Çinlilerin gıda ve beslenme anlayışı’ aldı. ‘Biyolojik silah olarak üretilmiştir’ ifadesine katılanların oranı yüzde 67,3 olurken, katılımcıların yüzde 62.7’si ‘Doğadaki mevcut virüslerin dönüşümü neden olmuştur’, yüzde 60.1’i ‘İnsanların vahşi hayvanların yaşam sahasına girmesi sonucu aradaki temasın artması nedeniyle olmuştur’, yüzde 56.5’i ‘Allah’ın takdir-i ilahisidir’, 55.3’ü ‘Hayvanlarla insanların daha çok bir arada yaşamaları nedeniyle çıkmıştır’, yüzde 49.1’i ‘Kıyametin yaklaşmış olmasına delalettir’, ve 45.4’ü ise ‘Dünyadaki genel ahlaksızlığın sonucudur’ ifadelerine katıldıklarını belirttiler.

Türkiye’nin aşı tercihi “Milli Aşı” oldu

Araştırma sonuçlarına göre; Türk halkı’nın yüzde 60.4’ü koronavirüsle ilgili endişeli olduğunu belirtirken, çeşitli ülkelerin “Covid-19 Aşısı Üretmesi Durumunda Aşı Olma İsteği” sorusuna Türk halkının yüzde 70.2’si, üretilmesi halinde Türkiye menşeli aşıyı yaptıracaklarını belirtti. Yüzde 46.7’lik bir kesim Almanya menşeli aşıyı olacağını ifade ederken, sıralama Rusya yüzde 43.2, Çin yüzde 41.3, ABD yüzde 41.1, İngiltere yüzde 40.6 şeklinde devam etti.

Koronavirüs konusunda bilgilenme arttı, endişe azaldı

“Koronavirüs konusunda ne kadar endişeliniz” sorusuna verilen “endişeliyim” ve “çok endişeliyim” cevapları toplamının Nisan 2020’ye göre 13 puanlık bir düşüş göstererek yüzde 60.4 olması toplumun koronavirüs konusundaki bilgilenmesinin artmasına bağlı olarak endişe düzeyinin düşmüş olması şeklinde yorumlanmaktadır. Benzer şekilde, “Koronavirüs’e yakalanma olasılığınızı belirtir misiniz?” soruna verilen yakalanma olasılığım ”yüksek” ve ”çok yüksek” cevaplarını verenlerin toplamının da Nisan 2020’den bu yana 13 puan artarak, yüzde 33,5’e ulaşması da bu bilgilenmenin sonucu olarak değerlendirilebilir.

Şahsi önlemlerin başında maske kullanımı geliyor

“Koronavirüsten korunmak için şahsi olarak önlemlere ne oranda dikkat ediyorsunuz” sorusunun yanıtları arasında 83,9’luk oran ile ‘Dışarı çıktığımda maske takıyorum’ cevabı ilk sırayı aldı. Hemen ardından yüzde 79,7’lik oran ile ‘Sık sık ellerimi sabunla yıkıyorum’ yanıtı gelirken, katılımcıların; yüzde 78,5’i ‘Birine/bir şeye temas edince kolonya kullanıyorum’, yüzde 76.4’ü ‘Mecbur kalmadıkça evden çıkmıyorum’, yüzde 73.9’ü ‘Bir tanıdığımla karşılaşınca tokalaşmıyorum/öpmüyorum’, yüzde 72’si ‘Kimsenin bana 1,5 metreden daha fazla yaklaşmasına izin vermiyorum’, yüzde 70.2’si ‘Aile ve akrabalarımla görüşmüyorum’, yüzde 69.8’i ‘Arkadaşlarımla görüşmüyorum’, yüzde 60.1’i ‘Dışarı çıktığımda eldiven kullanıyorum’, yüzde 58.4’i ise ‘İşe gitmiyorum’ olarak yanıtladı.

Öte yandan, Nisan 2020’de yapılan benzer araştırma sonuçları ile karşılaştırıldığında, şahsi önlemler konusundaki duyarlılığın her bir önlem alternatifinde 15 ila 20 puan arasında düşmüş olması, Haziran ayından itibaren uygulanan “normalleşme” adımları sonucunda oluşan tutum değişikliğine işaret etmekte ve sonbahardan itibaren görülen koronavirüs vakası sayılarındaki artışa paralellik göstermektedir. Bu noktada, ilk üç sırada yer alan “maske, sabun, kolonya” kullanımı dışındaki önlemlerde 20 puan ve üzerinde düşüşler görümüşür.

Araştırma sonuçlarını değerlendiren Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Araştırma Koordinatörü Prof. Dr. Mustafa Aydın, “Tüm dünya olarak çok büyük bir sınavdan geçtik ve bu sınavı vermeye devam ediyoruz. Aşı çalışmaları yaşadığımız bu zor süreç için umut ışığı oldu. Yaptığımız araştırmada, halkımızın büyük bölümünün sağduyulu yaklaşımlarını görmüş olmak içimizdeki umudu daha da yeşertti. Tedbir ve kurallara uyarak bu sürece son vermek bizim elimizde. Bu dönemin en yakın dönemde sona ermesini diliyoruz” dedi.

Editör: TE Bilisim