O günden bugüne de o şekilde bakımları sürdürülmektedir” dedi. İBB’nin çözüm adına sürecin tüm paydaşlarıyla bir araya geldiğini vurgulayan İmamoğlu, “Bu, belediyemiz için neredeyse 100 milyon liranın üzerinde bir kaynak aktarımı olmuştur. İBB, bu sorunun tümden çözümünde büyük bir fedakârlık yapmıştır. Hem atlara olan zulmün engellenmesi hem de faytoncuların bir hak mağduriyetine uğramaması için çalıştık” diye konuştu.

İstanbul  Times Haber Merkezi / Hüseyin Çetiner  /Adalar / İstanbul


İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, bugünkü mesaisinin tamamına yakınını Adalar’a ayırdı. Beylikdüzü’nden Adalar’a İSTAÇ teknesiyle ulaşan İmamoğlu’na, İBB üst yönetimi tam kadro eşlik etti. İmamoğlu’nun ilçedeki ilk durağı Adalar Belediyesi oldu. Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül’ü makamında ziyaret eden İmamoğlu, ilçe belediye başkanlığı döneminde Adalar’ın İBB tarafından nasıl görmezden gelindiğine tanık olduğunu vurguladı. O zamanki tavır ve davranışların “siyasi” olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Bu ve benzeri eksikliklerden dolayı, ihmal edilmiş Adalar’a göreve geldiğimiz günden itibaren bir başka boyutta baktık. Erdem Başkan’ımzın ekibi ile İBB’yi bir araya getirerek, bu süreci başlattık” dedi.

“ADALAR’A HAK ETTİĞİ DEĞERİ VERECEĞİZ”

 

İmamoğlu ve beraberindeki heyet, belediye ziyaretinin ardından kamuoyunun yakından takip ettiği “faytondan elektrikli araçlara geçiş süreci”ni başlatmak üzere belirlenen alana geçti. İmamoğlu, burada, ilk olarak elektrikli araçları kullanacak personelle tanıştı. İBB Genel Sekreteri Orhan Demir’den, Adalar’daki fayton kullanımından kaynaklı atlara eziyet sorununa çözüm getirecek projeyle ilgili bilgiler alan İmamoğlu, ziyaretle ilgili değerlendirme konuşmasını, yeni araçların önünde ve yanına personeli alarak yaptı. “İstanbul’un Prensi” olarak bilinen Adalar’ın hak ettiği değeri bulması için çalıştıklarını vurguladı. “Adalar’daki temel duruşumuz, kültür-sanat ve turizm üzerine bir süreç tanımı” diyen İmamoğlu, bölgeye özgü organik tarım çalışmaları içinde olduklarını duyurdu.

“SÜRECİ, KATILIMCI BİR MODELLE YÖNETMEYE ÇALIŞTIK”


Adalar’daki fayton ve at konusunun tüm ülkeyi meşgul ettiğini belirten İmamoğlu, şunları söyledi:
“Biz, bu süreci, belki de örnek bir biçimde, en üst seviyede katılımcı bir modelle yönetmeye çalıştık. Hiçbir anı kapalı kapılar ardında yönetilmedi. İlk gün itibariyle hem Adalar halkımızla ham faytoncularla hem faytonların kalkması yönünde duyguları olanlarla hem de faytonların gitmesi yönünde duyguları olanlarla hep münasebet içinde olduk. Tabii bir kararın, topyekûn her bireyi mutlu etmesi elbette zordur. Biz, fayton meselesine bakışta başlangıçtan beri, ‘Biz faytona karşıyız’ diye bir yola çıkışımız yok. Bunu belirtelim. Ancak, faytonla ilgili Adalar’da yürütülen süreçlerin hem toplumun vicdanını hem Adalar’ın sıhhatini hem de Adalar’ın kalitesini ne kadar bozduğunu aslında bütün kamuoyu bilmektedir. Bunun görsel ve geçmişteki örneklerini her biriniz biliyorsunuz; gördük, yaşıyoruz yaşadık.Dolayısıyla yapılan bu en yoğun demokratik iletişim modeli ile beraber süreci toparladık ve burada yeni bir ulaşım modeline ihtiyaç duyulduğuna karar verdik.”

“SAYIN VALİMİZ’LE ORTAK SÜREÇ YÖNETTİK”
Süreci İstanbul Valiliği ile birlikte yürüttüklerinin altını çizen İmamoğlu, “Sayın Valimiz ile ilçenin Kaymakamı, ilçenin Belediye Başkanı ile toplantılar yürütülmüştür. Günün sonunda, bu ortak bir kararadır. Alınan karar gereği tabii başta faytoncuların asla ve asla mağdur edilmemesi konusunda ortak kararımız vardı. Faytoncularla yapılan görüşmelerle birlikte beraber biz fiyatı belirttik. Ham atların alımı hem faytoncuların haklarının ödenmesi konusunda yine bir kararı beyan ettik. Har gelen faytoncuyla konuşarak, aynı bedel üzerinden faytoncuların hakkını ödedik. Bu, belediyemiz için neredeyse 100 milyon liranın üzerinde bir kaynak aktarımı olmuştur. Eski parayla 100 trilyondan bahsediyoruz. İBB, bu sorunun tümden çözümünde büyük bir fedakârlık yapmıştır. Sırf bu adadaki hem atlara olan zulmün engellenmesi hem de faytoncuların bir hak mağduriyetine uğramaması. Yaptığımız bu çalışmaların bir başka boyutu da atların rehabilitasyonudur” dedi.

“ATLARIN EN UYGAR BİÇİMDE BAKIMLARINI SAĞLADIK”
Bu süreçte atları devraldıklarını hatırlatan İmamoğlu, “Atlara, en uygar biçimde bakımlarının yapılacağı, beslenmelerinin yapılacağı alanlar oluşturuldu. O günden bugüne de o şekilde bakımları sürdürülmektedir. Adalar’ın, Türkiye’nin farklı yerlerinde, atların en huzurlu şekilde yaşamlarının sürdürülebilmesi adına tercih yapılarak dağıtılmasıyla ilgili de bir kampanya yürütülmüştür. Bu konuda da ilk örneklerini geçtiğimiz haftalarda gördünüz. İlçe belediyeleri ve bir kısım üniversitelere nakli yapılmıştır. Bu talepler değerlendirilmekte ve devamı da gelecektir. Ancak tereddüt duyduğumuz, atların akıbetinden şüphe duyduğumuz bir durum olduğunda da atları kesinlikle vermemekteyiz. Bu bağlamda tekrar tüm Türkiye’ye, üniversitelere, bir kısım haralara çağrımızı yapıyoruz. Atların bu anlamdaki dağıtımlarını değerlendirebilmek üzere taleplerini bizlere yapabilirler” diye konuştu.

“ŞU AN İÇİN EN UYGUN ARAÇ TİPİNİ SEÇTİK”
İmamoğlu, hizmete girecek elektrikli araçlarla ilgili ise şu bilgileri paylaştı:
“Burada elektrikli araçların temiz, doğa dostu araçlar olması konusunda zaten karar vermiştik. Buranın bir toplu taşıma veya bir minibüs tarzı araç kullanımı olmayacağı için, makul büyüklükte bir araç tercihinin hızlıca yapılması şart idi. Bu şekilde bir araç tercihinin yapılması için de tüm Adalar’ın, artık yollarının bir yaya yolu olduğu konusunda UTK kararı Şubat ayında alındı. En hızlı şekilde, en uygun araç tipinin alınması ile ilgili arkadaşlarım yoğun bir araştırma yaptılar. Şu an Türkiye’de bu tarz büyük coğrafyalarda insan taşımak için kullanılan en efektif araç tipine ve modeline erişildi. Hızlı bir çözüm için de belli bir sayıda araç alımını yine Büyükşehir Belediyemiz olarak yaptık. Ancak gördüğünüz araç modelleri ya da sayısı, Adalar’ın gelecek ulaşım planlaması değildir. Araçların gelecek ulaşım planlaması ile ilgili yapacağımız birkaç çalışma vardır. Bunlardan bir tanesi kesinlikle sıkı bir yarışma ile hem araç tipinin hem araç şeklinin hem araç felsefesinin oluşması konusunda bir kamuoyu çalışması yapılacaktır. Artı, yine araçların, umuyoruz ki yerli bir imalat ile yapılması ile ilgili de çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Şu anda 60 aracın Adalar’a hizmet vermesi ile ilgili süreç tamamlanmıştır ama gelecek ile ilgili süreç devam etmektedir.”

“ADALAR SAKİNLERİNE ÖNCELİK VERDİK”
İmamoğlu, sadece insan taşıyacak şekilde dizayn edilen araçların, tescil ve hukuki süreçlerinin sürdüğünü ifade etti. Normla şartlar altında araçların, geçtiğimiz Nisan ayında hizmete alınmasını planladıklarını kaydeden İmamoğlu, sürecin pandemi nedeniyle uzadığını vurguladı. Araçları; “elektrikli, çevre dostu ve İETT’ye bağlı” sözleriyle tanımlayan İmamoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“İETT’nin çalışanlarıyla, gördüğünüz hem hanımefendi hem beyefendilerin -ki yüzde 45 oranında yanılmıyorsam çalışanları kadın tercih yapıldı- Adalar halkından alımı gerçekleşti. Hemşehrilerimizin hizmetleri de yine Adalar halkının, Adalar’a hizmeti şeklinde sürecektir. Bir başka boyutu da söylemeden geçemeyeceğim. Biz faytoncularla ilgili bir meseleyi daha çözdüğümüzü çok insani düşündüğümüzün ispatıdır. Faytonculardan bize ulaşan isimlerin işe alınması noktasında da çalışmamız sürmektedir. Bir kısmı işe alınmıştır, bir kısmının da görüşmeleri devam etmektedir. Zaten bu bir süreçtir. Çünkü 270 civarında insanı işe alıyoruz. Bu taahhüdümüzü de yerine getiriyoruz. Yani bu kadar insani, bu kadar sorumluluk çemberini geniş tutan bir modelle Adalar’daki hem payton sorununu bitirmiş hem de yeni ulaşım sorunu ile ilgili süreci tanımlarken, bugünün acil çözümünü yarının da kalıcı çözümü ile ilgili çalışmaların devam ettiği bir iletişim modeli ile süreci yönetmekteyiz.”

-SORU-CEVAP-
İmamoğlu, konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İmamoğlu’na sorulan sorular ve İBB Başkanı’nın verdiği yanıtlar şöyle oldu:
“Araçlar ne zaman hizmete başlayacak?”
-Tescil dediğimiz şey, çok basit bir işlem. Dün, ben, Sayın Valimizi de bilgilendirdim. Yani süreç devam ediyor. Kısa bir işlem, uzun bir işlem değil. Sanıyorum birkaç gün içerisinde işlemleri bitecek ve tümüyle hizmete başlayacak. İlk etapta, ücretsiz bir geçiş dönemi düşünüyoruz, halk alışsın ve halk burayı öğrensin istiyoruz. Onu sağlayacağız, ardından da İETT’nin tarifesiyle burada hizmet vermeye başlayacağız.

“Adalar için ayrı bir ücret söz konusu olacak mı?”
-Adalar halkı için zaten vapurlarda indirimli ücret uygulamamız vardı. Bu araçlarda da aynı model devam edecek. Onun tarifelerini, ücretlerini de kamuoyuyla paylaşacağız.

“Ada’ya gelişinizde fayton protestoları oldu…”
-Olacak tabii ki. Biz, farklı görüşlere saygı duyuyoruz. Yani 10-15 vatandaşımız, orada bize, faytonun devam etmesi konusundaki dileklerini ilettiler. Duyuyoruz bu sesi; duymuyor değiliz. Ama bir yandan da yüzbinlerce, hatta milyonlarca insan bu işin sona erdirilmesi konusunda bir vicdan ortaya koydu. Adalar’daki şu andaki kanaatimiz, faytonun olmaması yönünde. Bu konuda hem biz hem valiliğimiz hem de kaymakamlığımız hatta devletin başka yetkilileri bunun olmaması konusunda ortak bir karar oluşturmuştur. Meclis’ten de oy birliğiyle bu karar geçti. Şu an uygulama devam ediyor; ama farklı görüşte olanların da sesini duyuyoruz.

“Adalar Kaymakamlığı, İBB’nin 60 araç kullanımı için yaptığı başvuruyu Karayolları Trafik Kanunu’na uymadığı gerekçesiyle reddetti bilgisi geçti son dakika olarak”


-Bugünkü bu tescille ilgili süreci, yani son dakika olacak şekilde herhalde Kaymakam’ın az meşguliyeti vardı bugün. Ama fazla meşguliyet istiyorsa, biz, kendisini buraya davet ettik. Keşke aramıza katılsaydı.

“Araçların estetik açıdan Ada’nın ruhuna uygun olmadığı eleştirileri var. Elektrikli de olsa motorlu bir aracın Ada’nın ana ulaşım aracı haline gelmesine itirazlar var…”

 

-Bu bir motorlu araç falan değil. Yani gördüğünüz araç tipi ortada. Bir motorlu araç, buradaki yerleşim baskısı falan bunlar çok abartılı bakışlar. Adalar’ın imarı ortada, yapılaşma düzeni ortada. Adalar’ı korumak bizim ana felsefemiz dedik zaten. Dolayısıyla böyle bir aracın yerleşimi tetiklemesi diye bir düşünce ancak abartılı bir bakış açısı olur.

“Görsel olarak beğendiniz mi?”

 

-Görsel olarak şu anda bizim en hızlı elde edebileceğimiz, en hızlı, en uygun, en estetik elde edebildiğimiz araç bu. Başka bir araç yok. Yani bize bu sürede dünyada bakın sadece Türkiye’de değil dünyada; Türkiye’de zaten yok, dünyada bu aracı verebilecek başka bir firma yoktu. Bu firma da Türkiye’de en fazla bu araç tipinin kullanıldığı bir marka. Dolayısıyla bu tespit ve bu tercihle yürüdük. Sorun çözdük. Ama geleceğiyle ilgili zaten tasarrufu veya duygularımızı anlattık.

YETİMHANE BİNASINI İNCELEDİ

 

İmamoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladıktan sonra, Adalar’daki fayton sorununu çözen elektrikli araçlarla, atların bakıldığı ahırlara biz ziyaret gerçekleştirdi. “Ada” isimli 4 aylık tayı elleriyle besleyen İmamoğlu’nun ziyareti sırasında renkli anlar yaşandı. İmamoğlu’nun Adalar’da ziyaret ettiği bir başka nokta ise “Büyükada Rum Yetimhanesi” oldu. Harabe haldeki tarihi yapının içini de gezen İmamoğlu, gördüğü manzara karşısında üzüntülü olduğunu dile getirdi. İmamoğlu, İBB’nin burası için neler yapabileceğinin araştırılması için Kültür Varlıkları Daire Başkanı Mahir Polat’a talimat verdi. İmamoğlu, yetimhanenin ardından yine tarihi bir yapı olan Taş Mektep’te de incelemelerde bulundu.

Editör: TE Bilisim