Son yıllarda insanlarda aşırı derecede psikolojik sorunlar arttı siz bir psikolog olarak bunu neye bağlıyorsunuz ?

Evet, yapılan araştırmalar psikolojik rahatsızlıkların arttığını gösteriyor. Aslında bunun birçok sebebi var. Mesela stresörlerin artması, İstanbul gibi büyük şehirlerin en büyük stresörlerinden biri trafik sorunu.

İstanbul Times Röportaj / Hüseyin Çetiner 

Çoğu insan günün hatırı sayılır bir bölümünü trafikte kalarak geçiriyor. Geç kalmak, sıkışmışlık hissi, gürültü gibi etkenlerde stres yaratıyor.

Başka bir stresör örneği olarak sınavlar diyebiliriz. Küçük yaşlarda başlayan ve uzun yıllar devam eden sınav kaygısı, büyük bir stresör. Çocuklar adeta yarışa hazırlanıyormuş gibi çalıştırılıyor ve birçoğunun çocukluğunu yaşayamadan büyümesi bekleniyor.

İşsizlik oranının bu kadar yüksek olduğu, artık üniversite mezunu olmanın bir iş bulmaya yetmediği bu dönemde gelecek kaygısı hem aileleri hem de çocukları etkiliyor. Bunlar gibi birçok sebep psikolojik sağlığımızı korumamızı zorlaştırıyor aslında.

Toplumda bir algı var psikoloğa gidenlere sorunlu bir bireymiş gibi bir yaklaşım var bu yaklaşım için uzman olarak neler söylemek istersiniz?

Böyle bir algının olduğu doğru fakat son zamanlarda bunun biraz kırılmaya başladığını gözlemliyorum. Herkes hayatında belli zorluklarla karşılaşıyor ve bu zorluklarla tek başına mücadele etmeye çalışmak kişiyi çok yorabiliyor.

Bazen bunu kaldıramam dediğimiz bile olabiliyor. Hâlbuki bir uzman eşliğinde bu problemleri çözmeye çalışsalar aslında o kadar da zor olmadıklarını ve bu problemleri kaldırabildiklerini görecekler.

Artık bunlarla baş edebilmek gerçekten belli temel teknikleri bilmekten ve farkındalığa ulaşmaktan geçiyor. Farkındalık konusu burada çok önemli, biz danışana ortada olan problemlerin kaynaklarını bulmasında yardımcı oluyoruz ve bu problemin çözülmesini ya da nasıl baş etmesi gerektiği ile ilgili beceriler kazandırıyoruz.

Psikoterapinin en güzel yanlarından biri de bence bu, danışan psikoterapi sonrasında hayatta karşı karşıya kalabileceği zorluklarla nasıl baş etmesi gerektiğini, olaylara nasıl bakması gerektiğini öğreniyor.

İstanbul'da karasal yerler çok azaldı. Şehir adeta betona teslim edildi toprağa basmayan insanlarda psikolojik sorunlarda daha çok ortaya çıkar demek mümkün mü acaba?

İnsanoğlu, yüzyıllardır hep doğanın içinde, doğayla iç içe yaşamış. Sonra sanayinin ve teknolojinin gelişmesiyle aslında özünden kopmuş, betonların arasında yaşamaya başlamış.

Bu durum mutlaka insanları fizyolojik ve psikolojik olarak etkilemiştir diyebiliriz. Ama bunun tek sebebi sadece toprakla iç içe olmamak dersek eksik olur.

Şehirleşmenin belli sonuçları olduğu aşikâr nüfusun artması, belli bir kalabalıkla beraber yaşamamız gerektiği gerçeği. Birinci soruda bahsettiğim gibi daha önceden hayatımızda olmayan stresörlerin eklenmesi ile psikolojik sağlığımız etkileniyor.

Psikologlara en çok hangi konularda başvuruluyor?

En çok başvuru depresyon yakınması üzerine yapılıyor. Fakat şöyle bir durum var ki mutsuz hisseden kişilerin hepsinde depresyon var demek doğru değil. Çünkü depresyonun tek kriteri mutsuzluk değil.

Bunun yanında başka belirtiler ve süre şartları aranır ve kriterlere uygun olan kişiler depresyon tanısı alırlar. Kulaktan dolma bilgilerle kendine tanı koyan çok fazla kişi var. Konusu açılmışken söylemek istiyorum ki, internette doğru bilgi olduğu kadar yanlış bilgide çok fazla var, bundan dolayı sadece alanında uzman kişilerin yazılarını okumalarını tavsiye ederim.

Sinem Özkaya Alp Özgeçmiş

1993 İstanbul doğumlu. Zeytinburnu’nda büyüdü. Lisans eğitimimi Haliç Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji bölümünde tamamladı.

Şu an aynı üniversitede Klinik Psikoloji Yüksek Lisans eğitimime devam ediyor.

Lisans eğitimi boyunca birçok önemli hastanede staj yapma imkânı oldu.

Ayrıca konusunda uzman çok değerli hocalarla birlikte birçok araştırmaya katıldı.

Aynı zamanda bir çok psikoterapi uygulayıcı eğitimi ve psikometrik test eğitimleri aldı.

Çalışma alanı ergen ve yetişkinler üzerine olmakla beraber, eklektik yaklaşımı benimsiyor.

Ağırlıklı olarak Bilişsel Davranışçı Terapi yöntemlerini uyguluyor. Bunun yanı sıra Psikodinamik yaklaşım olan bireysel psikodrama yöntemlerinden de faydalanıyor

Son 2 yıldır Bakırköy’de bir klinikte psikolog olarak danışanlarımı görüyorum.

Kaynak: İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)

Editör: TE Bilisim