Tanal, “OHAL dönemlerinde dahi ihlal edilemeyecek olan Temel Hak ve Özgürlüklerin hükümsüz olduğu günlerden geçiyoruz. Hukuk devletine yakışmayacak uygulamalar ve mahkeme kararları gösteriyor ki Adalet ve İnsan Hakları bu ülkede can çekişiyor” dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Avukat Mahmut Tanal, İnsan Hakları Haftasında ülkede yaşanan İnsan Hakları İhlallerinden bahsetti. Tanal, son 1 yılda gerçekleşen İnsan Hakları İhlali içeren olayları şöyle örneklendirdi:

“-7 Eki 2017 tarihinde İzmir'de 'çakmak gazı çektiği' için öldüğü iddia edilen 14 yaşındaki Yiğitcan Camgöz'ün polisler tarafından darp edildiği açığa çıktı.
-20 Ağu 2017 tarihinde vapurda mendil satan 12 yaşındaki Suriyeli Besil B. güvenlik görevlisi tarafından dövüldü.

-22 Eyl 2017 tarihinde Sosyal medyada Kur'an kursuna gelen, sarık ve cübbe giyen çocukların Kur'an hocası tarafından şiddete maruz kaldıkları görüntüler yayımlandı.

-3 Nisan 2017 tarihinde İzmir’de 2012 ve 2013 doğumlu kızlarına cinsel istismardan 30 yıl hapis cezasına çarptırılan A.O.V., sekiz ay cezaevinde kaldıktan sonra Yargıtay tarafından tahliye edildi.

-3 Nisan 2017 tarihinde, babaları tarafından cinsel istismara uğradı. Sanık 30 yıl hapis cezası almasına karşın 8 ay sonra Yargıtay tarafından mahkemenin kararı bozularak sanık serbest bırakıldı.

-15 Eylül 2017 tarihinde 10 öğrenci Erciş'teki okullarında öğretmenleri Mesut D. Tarafından cinsel istismara uğradı. Mayıs ayından bu yana tutuklu bulunan Mesut D. çıkarıldığı mahkeme tarafından serbest bırakıldı.

-17 Şubat 2017 100 erkek öğrenci, Ankara/Haymana’daki okullarında okul müdürleri S.K. tarafından cinsel istismara uğradı. S.K., savcıya verdiği ifadenin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.”

“İNSAN, HAKLARIYLA VARDIR”

Bu tür örnekleri çoğaltmak mümkündür. 2017 yılında gerçekleşen bu vahim olayların hepsi İnsan Hakları İhlallerinin açık göstergesidir. Anayasada caydırıcı cezalar olmadıkça daha çok İnsan Hakları İhlalleri ile karşı karşıya kalacağız. Olağanüstü Hal dönemlerinde dahi ihlal edilemeyecek olan Temel Hak ve Özgürlükler vardır.

Biz bunlara Çekirdek Alana Dokunma Yasağı deriz. Savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler dışında, kişinin yaşama hakkına, maddî ve manevî varlığının bütünlüğüne dokunulamaz. Kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz ve bunlardan dolayı suçlanamaz.

Suç ve cezalar geçmişe yürütülemez. Suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz. Ancak bu ilkeler OHAL döneminde yerle bir edilerek, OHAL mağdurları komisyonu kuruldu.

Mağdur bir kesim yaratıldı. Dünya kamuoyundaki insan hakları karnemiz giderek kötüleşiyor ve hukuk devleti statüsünden uzaklaşıyoruz. Kurucu liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi ‘İnsan, haklarıyla vardır.’ Atatürk, Milli Eğitim Sistemimizi oluştururken öğrencilere öğretilecek konulara ‘İnsan Haklarına Saygılı’ ibaresini mutlak suretle ekletmiştir.

Anayasamız ve Uluslararası Sözleşmelerle güvence altına alınan İnsan Hakları, sosyal hukuk devletinin vazgeçilmez kuralıdır. Uluslararası arenada, İnsan Hakları İhlallerinin en çok yaşandığı ülke konumunda yer almamak için, devletimizin ve bilhassa iktidarın ırk, din, dil, cinsiyet, mezhep ayrımı yapmadan her türlü olay ve durum karşısında İnsan Haklarını gözetmesi gerekmektedir.

Bireysel ve toplumsal haklara saygılı bir devlet yönetimi, İnsan Hakları İhlallerinin minimize edecektir.”

Kaynak : İstanbul Times Haber A jansı (İTHA)
Editör: TE Bilisim