Avrasya Doktorlar arasında işbirliği  çok önemli 

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Nurcan Dalan tarafından doğumu gerçekleşen ve doğum sonrası takipleri ise Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Ali Talay tarafından takibi sürdürülen Akdeniz Bebek, sağlıklı bir şekilde yoğun bakım ünitesinde birbirinden değerli kanatsız melekler olan hemşireler   gözetiminde emin ellerde büyümeye devam ediyor.

İstanbul Times Haber Merkezi  / Özel Haber -Sena Ensar 

Tecrübe çok önemli

Akdeniz bebeğin yaşaması için yüreklerini ortaya boyan Deniz Bengül (sorumlu hemşire), Anesa Mert, Belma Temiz, Nazlı Koç , Nihal Başer, Esra Demir, Kader Beriman, Esra Demirhan, Rahmiye Gökkaya minik prematüre bebeğin yaşama tutunması için birer anne şefkati ile  görev yaptı.

Akdeniz Bebek nasıl dünyaya geldi ?

Akdeniz Bebeğin doktorları Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Nurcan Dalan ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Ali Talay tarafından aldığımız bilgilerde Akdeniz Bebek 570 gram 19 cm. dünyaya gelerek yaşama sımsıkı tutunuyor. Sağlık durumu gayet iyi olduğunu ve Akdeniz bebek bir süre daha yoğun bakım ünitemizde misafir olarak bizlerle vakit geçireceği bilgisini verdiler.

Akdeniz bebek Hastanenin maskotu oldu 

Avrasya Hospital’in hizmete başladığı  1999’dan bugüne kadar dünyaya gelen on binlerce bebeğin en küçüğü olan ve doktorların yoğun ilgisi ve Allah’ın takdiri ile yaşama tutunan Akdeniz bebek hastanenin maskotu olmuş durumda.  

 PREMATÜRE

37 haftadan önce gerçekleşen doğumlar prematüre doğum olarak adlandırılır .Günümüzde ileri derecede prematüre doğmuş bebekler, okulların sınıflarında sık sık görülmeye başlandı. Bundan 20 yıl önce tesadüfen yaşayabilen bu bebeklere, 2000 yıllarına kadar 500gram altı bebekler yaşamıyordu.Son yıllarda yaşatılan mucize bebeklerin doğum haftası gittikçe küçülmüş, doğum kilosu 400 - 500 gram olan ileri derecede prematüre olup yaşayan bebekler literatürde bildirilmiştir. Türkiye’de de son 10 yıldır yaşayan bebekler artmıştır.Avrasya hospıtalda 44o gramlık bebek sağlıklı bümüş evine gitmiştır.Özellikle akciğer fonksiyonları için gerekli ilaçların sağlanması, iyi donanımlı,   eğitimli personeli olan bebek yoğun bakım ünitelerinin açılması, Türkiyede prematüre bebeklerin de yaşam şanslarını, Avrupa - Amerika’daki merkezler düzeyine hızla yaklaşıyor. 

Prematüre bebekler gebelik yaşına göre 3'e ayrılır:

1. Grup ileri derecede (24-31 hft.)
2. Grup orta derecede (32-35 hft.)
3. Grup sınırda (36-37 hft.)

Doğum ağırlıklarına göre de 3'e ayrılır:

Düşük doğum ağırlığı : Bebeğin doğumda 2500 gr.dan az olması

Çok düşük doğum ağırlığı : Bebeğin doğumda 1500 gr.dan az olması.
Aşırı düşük doğum ağırlığı: Bebeğin doğumda 1000 gr.dan az olması.

Dünyaya erken gözlerini açan prematüre bebekler bir çok konuda hassaslardır.Bu bebeklerin yoğun bakım ünitelerindeki takiplerinde;

Erken ve  Geç komplikasyonlar:

Solunum güçlüğü sendromu,Nekrotizan enterokolit,Kolestatik karaciğer hastalığı,Intraventrikülerhemoraji(kanama)/hipoksik,Sepsis, Duyusal problemler,Diğer: hipotermi, hipo/hiperglisemi, elektrolit bozukluğu,Kronik akciğer hastalığı,Kısa barsak sendromu,malabsorpsiyon,Kronik karaciğer problemleri, beslenme bozukluğu,Serebral palsi, öğrenme  bozuklukları, hidrosefali,epilepsi nöbetleri,davranış bozuklukları,Uzamış hospitalizasyon,komplikasyonları riski artırı ,Duyma ve görme eksiklikleri,Optimum beslenme soruları olabilir.Tıbbı gelişmeler ve yaklaşımlar bunları asgariye indirmiştır.

beklenenden daha önce dünyaya geldikleri için bakımları ve gelişim süreçlerindeki takipleri daha bir dikkat ister. Erken doğmalarının aile üzerindeki olumsuz etkisi, ne olacağını bilememe korkusu, konu hakkında fazla birsey bilmeme anne-babayi endiselendirir. Bu süreçte ailenin, doktorlar ile sürekli irtibat halinde bulunması gerekmektedir. Prematüre bebeklerde pek çok sorun yaşanabilir, yaşanmayadabilir. Bu durumda olası rahatsızlıklar hakkında aileler bilgilendirilmeli.

İleri derecede prematüre bebeklerin yaşatılmaları kadar, taburcu olduktan sonraki sağlık takiplerinin de dikkatle yapılması ve görülebilecek sorunların çok yönlü tıbbi  yaklaşımlarla çözülmesi gerekir. Bu bebeklerde motor ve zihinsel gelişimde görülen olumsuzluklar, doğum kilosu küçüldükçe ve gestasyon haftası azaldıkça artar. Erken yenidoğan döneminde aylarca oksijen gereksiniminin olması (kronik akciğer hastalığı) ve beyin kanamasının ileri dereceleri , hasarlı gelişim için başlıca risk faktörleri olarak ortaya çıkar.  Başlıca görülen sorunlar; motor - zihin gelişimde gerilik, körlüğe kadar gidebilen görme problemleri, işitme kusurları ve astım tarzında solunum problemleridir. Enfeksiyon hastalıklarına çok yatkındırlar.    


Genel olarak, 2500 gramın üzerindeki bebekleri normale yakın doğmuş olarak değerlendirirsek, bu gruba oranla 1500-2500 gram arasında doğan bebeklerin dil, sosyal beceri ve motor gelişimde gecikme riski iki kattır. Doğum tartısının gelişimin bütün parametreleri açısından olumsuz etkilerinin görüldüğü grup 1000 gramın altında doğmuş bebeklerdir. Normal doğum tartılı bebeklere göre bu gurup özellikle görme, majör motor veya zihinsel problemler açısından 10 - 15 kat daha riskli bulunur. Prematüreliğe has bir problem olan ve ciddi görme kayıplarına kadar gidebilen retina rahatsızlığının ünitelerinde bakılan bebeklerin 1500 gramın altında doğum tartısı olanlarda rastlanmadığını belirtiyorlar. Ancak bunların tamamına yakını tedaviyle normale yakın göz sağlığına kavuşmuş

Kaynak: İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)

Editör: TE Bilisim