Neden Faizin reklamı serbest de sağlığın ki yasak ?
 
Faiz gibi devletlerin ve milletlerin helakına sebep olan bir illetin reklamı televizyon,radyo ve gazeteler dahil her yerde yapılıyor.
 
Halkın hangi hizmetin hangi hastanede daha iyi verildiğini öğrenmek adına hastanelerin reklam yapması yasaklanıyor. Bu işin mantığını anlayabilmiş değilim.
 
Oysa tarih boyunda devletlerin,milletlerin,ailelerin yıkımına sebep olan FAİZ’in ise her türlü reklamı en özgür şekilde yapılıyor ?
 
Boşanma oranlarında en yüksek neden aşırı geçimsizlik olarak karşımıza çıkıyor. Bunun da en önemli nedeni Faiz’in ve lüks tüketimin reklamlar ile tahrik edilmesinden dolayı kaynaklandığını düşünüyorum.
 
Bir çok icraatini beğendiğim sağlık bakanı Sayın Prof.Dr.Recep Akdağ’ın bu konuda beni aydınlatmasını isterim.
 
Tebrikler CHP Zeytinburnu Belediye Meclis üyesi Mehmet Yılmaz’a
 
Bundan bir sene önce yaptığımız bir haber de Telsiz mahallesinde bulunan Dikilitaş’ın üzerinde yazılı olan bir çok şeyin gerçeği yansıtmadığını yazmıştık. Orada Dikilitaş mahallesi diyor Zeytinburnu’nda hiçbir zaman bu isim ile bir mahalle olmamış.
 
Kazım Karabekir Caddesi diyor bu da yok… Biz mademki Kazım Karabekir caddesi yazılıyor o halde İSTİKLAL harbimizin en önemli kumandanlarından birisi olan Kababekir paşa’nın ismi 85 sokağa verilsin demiştik.
 
Doğrusu CHP.Zeytinburnu Belediye meclis üyesi Mehmet Yılmaz bizden daha güzel bir teklif yaparak 85.Sokağa Fatih Sultan Mehmet ve 58.Bulvar caddesine de Mehmet Akif Ersoy isminin verilmesini meclis toplantısında gündeme getiren bir konuşma yaptı. Bu konuşmayı dinlerken bile heyecanlandım.
 
Çünkü milletimiz için her iki merhumun da anlam ve önemi çok büyük. Ben bu işi biraz daha ileri götürerek Zeytinburnu’ndaki tüm sokak isimlerinin rakamlarla değil toplum için değer ifade eden şahsiyetlerin isimleri ile anılmasını isterim.Ahmet Yasevi,Adnan Kahveci, Merv,Muammer Aksoy, vs.vs. gibi isimlerle sokaklarımız daha kolay hatırlanır hale geleceği gibi vatan ve millet için değer arz eden şahsiyetlerde toplumun gündeminde tutulmuş olur. 
 
Belediye başkanlarına serzeniş
 
Hayatımızı yazı yazmaya adayan fikir işçileri olarak aynı ilçeye hizmet ettiğimiz belediye başkanlarımızın yazdıklarımıza karşı biraz daha duyarlı olmalarını talep etmek yanlış olmaz sanırım. Her ne hikmetse seçim dönemleri dışında başkanlar ile alakalı yazdıklarımız dikkate alınmıyor. Oysa yazdıklarımızı kendi şahsi menfaatlerimiz için değil toplumun genel menfaatleri için yazıyoruz. Bir çok kişi basını ara sır öcü gibi görseler de basın olmazsa bir çok idarecinin çok rahat bir şekilde makam,mevki ve para içinde NEMRUTLAŞACAĞINI da hatırlatmakta yarar görmekteyim.
 
Başkanlar akla hayale gelmeyen abidik gubudik konularda milyarlarca para harcarken iş kültür’e sanata ve basın’a geldiği zaman basın yayın ve hakla ilişkiler birimleri olduğu halde kendi ilçeleri ile alakalı kamu adına yayıncılık yapan gazetelere bir liralık katkıları olmaması kendi ayıplarıdır. Mensup oldukları partinin binlerce üyesini tatile götürürken kaynak sorunu yaşamayan belediyeler her ne hikmetse iş kendi ilçelerine hizmet eden gazetelere ayda yılda minik bir ilan verilecekse elli dereden su getirerek işi yokuşa sürmelerini samimiyetsizlik olarak görmekteyim.
 
İş lafa gelince magalda kül bırakmayanlar nerede ?
 
Zaman zaman sohbet ettiğimiz bir çok arkadaşımız dostumuz kent gazeteciliğine soluk aldıran bir yayın çıkardığımız için bizleri tebrik etmeleri çok değerli ve güzel. Ama daha da değerlisi kanımca şöyle deseler daha da sağlıklı bir iş yapmış olurlar. Yayın çizginizi beğeniyorum.Sizin ileride daha güzel işler yapacağınıza gönülden inanıyorum.Bunun için sende iki bauramda tebrik ilanı ve bir de yılda 150 TL bedel ödeyerek gazetenize abone olmak istiyorum derlerse çok daha sağlıklı bir çalışma yapılmış olur. Yan yana geldiğiniz
Zaman basının önemi ve faziletinden bahseden dostlarınızın iş maddiyata gelince ellerini ceplerine atmaması önemli bir eksiklik olarak görülmeli bence. Bu talebi sadece kendim içinde yapmıyorum. Biz gücümüz oranında ilgi alanımıza giren her yerde olmak adına maddi ve manevi bedeller öderken MERDİVEN altı 4 sayfa siyah beyaz ilan gazeteleri devletin kendilerine tanıdığı yetkilerden dolayı her ay resmi ilandan milyonlarca lira para kazandıkları halde bizim gibi fikir işçileri de nasıl yayın hayatıma devam edebilirim düşüncesi ile uykuları kaçıyor. BASIN İLAN KURUMU GENEL MÜDÜRÜ MEHMET ATALAY’dan bu konuda bizim gibi haftalık olarak neşredilen gazetelerde resmi ilanda hak ettikleri payı almaları adına gerekli yasal düzeni yamaları gerekir.
 
Basın ilan kurumu haftalık gazeteleri en az 100 sayı çıkarmış,ve birkaç tane daha kıstası yerine getiren haftalık gazetelere de ilan dağıtımı yapmalıdır.
 
“Siz okumazsanız biz yazamayız dedik ...“
 
Duyarsız toplum olduk vesselam … Son iki sayıdır gazetemizin en üst başlığına “Siz Okumazsanız biz yazamayız”    Hedef 1.000 Yeni abone dedik…. Ne yazık ki okuma özürlü bir halk olduğumuz için beklediğimiz oranda dostumuz bizlere destek olmayı çok gördü veya da gereksiz gördü bu talebimizi. 
 
Cenab-ı hak bana maişetimi başka yerde temin etme imkanı vermiş. Birde yazı yazmak dışında geliri olmayan gazeteci dostlarımız da var. Peki bunlara destek olunmazsa onlar nasıl gelişecek ? YAHUDİ VE ERMENİ DİASPORASI MEDYASINA müthiş destek verdiği için 100 yıl önce savaş esnasında yaşınmış bir felaketi SOYKIRIM olarak dünya meclislerinde kabul ettirmeyi başarıyorsa burada basınlarına sahip çıkmalarının önemi çoktur.
 
Biz Türk milleti olarak iş bittikten sonra sen bana soykırım yaptın dersen ben de senin parfümünü ve arabanı almam demekle bu işler olmuyor… Elin adamı da hadi leennnn almazsan alma diyecek ve sende bir hafta sonra yaptığın afra tafraları unutacaksın.
 
Her konuda planlı programlı çalışmazsanız,bağımsız ve özgür medya ya destek olmazsanız gün gelir sizi de mahvedecek müthiş bir sıkıntı ile karşı karşıya kalırsınız.
 
25 Sene önce kitap yayıncılığı ve satıcılığı yapan birisi olarak kitap alacak parası olmayan insanların sanki kitap bakıyormuş gibi her gün gelip 10 ar sayfa okuyarak kitap bitiren insanlardan okusam ne olacak kardeşim okula harcadığım para ile bir daire satın alırım diplomanın bana sağlayacağı gelir kadar zaten kira geliri elde ederim bunun içinde boşuna okumaya gerek yok diyen bir zihniyet ne yazık ki aramızda.
 
Ey okur hayatlarını fikir işçiliği yaparak kazanan gazetecilere abone olarak veya reklam vererek destek olursanız toplum kazanır. Medyası susmuş bir ülkede ise MAFYA’nın sesi soluğu gür çıkar.
 
Duyarlı okurlar bekliyorum…
 
 
Hüseyin ÇETİNER / İstanbul Times Gazetesi