Arkadaşlar bir iki grupta da bu sıkıntımı paylaştım ama beni takip eden tüm kardeşlerimin de okumasını istedim. Öncelikle hepinizi en kalbi duygularım ile selamlıyorum.

Arkadaşlar bana twitter'dan, mailden, facebook’tan ya da dostlarım üzerinden ulaşan her mağdura el uzatmaya çalışıyorum. Fakat artık düşünerek mağdurlara yardım etmeyi kabul ediyorum. Evet, yanlış anlamadınız artık "düşünerek" kabul ediyorum.

En son “Sağlık Kurumları İşletmeciliği Önlisans” mezunları adına sevgili Berrin Kaleli, Selcan Yıldırım, Mehmet Kaan Karslı, Züleyha Akıncı, Nazan Gör, Nurcan Bilgili Yağcı, Tuğba Malkoç Biçer ve onlarca hanfendi ve beyefendi benden yardım istedi.

Ayrıca Adalet mezunları adına bana ulaşan Ada Özgün, Burak Tepe ve arkadaşları da aynı şekilde yardım istedi. Bu yardım taleplerini düşünerek kabul ettim, çünkü zaman zaman gruplar arasında dengesiz insanlar çıkıyor ve "Takipçi" için "Reklam" için destek oluyorsunuz iftirasını atıyor ve sözlü hakaretler bulunuyor.

Oysa ben Allahın rızasını kazanmak ve gençlerin sıkıntılarını dile getirmek için çaba sarf ediyorum. Allah rızasına talip iken birilerini 'zanna ve şüpheye' sevk ettiğimi düşünmeye başladım. Bu sebeple çok üzüldüm ve artık destek vermemeye karar vermek üzereydim ki; birden bire şeytanın hilesine aldandığımı fark edip irkildim.

Oysa kötü birkaç kişiye karşın binlerce civanmert genç bana içtenlikle dua ediyor ve hemen her gün "Allah razı olsun hocam" diyordu. Allahın lütfü ile irkildim, kendime geldim ve dedim ki; kötülere, bencillere, iftiracılara (şeytanın hilesiyle günah işleyenlere) rağmen iyi insanlar için tüm mağdurlara destek vermeye devam edeceğim. Eserlerimi okuyanlar bilir, gençlerin sıkıntıları ile yıllardır hemhal oluyorum. Ama bazıları yalnızca sosyal medyada destek olduğum zannına kapılıyor.

Hayır hayır zan kötü bir şey, ben sadece sosyal medyada değil, ilk kitabım Hayat Serüvendir’de de, son kitabım Kürt Sorununun Anatomisi’nde de gençlerin sıkıntılarına, sorunlarına değindim. Son kitabım Kürt Sorununun Anatomisi’ni 2003 senesinde yazmaya başladım ve ancak dokuz yılda bitirdim. Diğer tüm kitaplarımda da gençlerin derdi ile dertlendim. Kürt Sorununun Anatomisi kitabımda "Gençlerin Durumu" başlığı ile gençlerin sıkıntılarına özel başlık ile bölüm bile açtım.

Bugün o kitap iktidar partisi tarafından özeti çıkarıldı. Başta Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar, Bakan yardımcıları, İl Başkanları, İlçe Başkanları, Belediye Başkanları, Milletvekilleri ve tüm üst düzey yöneticileri gönderilecek. Tüm bunları anlatıyorum, anlatıyorum ki benim dertli olduğumu ve yıllardır gençlik politikası üzerine kafa yorduğumu bilin. Bugün sosyal medya üzerine ticari faaliyet gösteren şirketler 1 milyon twitter takipçisini 300 TL'ye satıyor.

Takipçi gibi bir amacım olsa hamd olsun 300 TL hata 3.000 TL verip takipçi alabilecek durumdayım. Sırf böyle ucuz basit iftiracılara karşı dikkatli olun diye bunları belirtiyorum. Çünkü bu tür iftira ve zan sizlere el uzatmak isteyenleri frenleyecektir. Herkes benim gibi irkilmeyebilir.
Sizler için TT çalışması yapabilmem için dediğim gün ve saatte pc başında olmanızı istemem sadece sizin sesinizin doğru şekilde duyulması içindir. Çünkü bazı kimseler bot hesaplar ile TT yapıyor, arkadaşlar bot hesaplar ile yapılan TT hükümet tarafında bir anlam ifade etmez! Çünkü Türkiye Büyük bir ülke ve istihbaratı güçlü, yaptığınız TT çalışması her hafta sonu Başbakan ve Cumhurbaşkanına rapor olarak sunuluyordur.

Düşünsenize raporda TT sahte hesaplar ile yapılmış notu düşüldüğünü, o vakit sizi ve sorununuzu ciddiye alırlar mı? Tüm bunları bilmenizde yarar var. Sizlerin sorununu yıllar önce kaleme aldığım o kitap, bölümü ve rapor olduğuna dair haber ekte. Bende hakkımda haberleri google’den tararken öğrendim.Haberin linki: http://gundem.bugun.com.tr/cok-sasiracaksiniz-haberi/1300662 
 
SAĞLIK KURUMLARI İŞLETMECİLİĞİ MEZUNLARI KULAK VERELİM!

Sağlık Kurumları İşletmeciliği Önlisans Mezunları sorunlarını içeren bir metni ortaklaşa kaleme alıp bana göndermişler, bende aynen metni köşeme alıp başta Başbakan Ahmet Davutoğlu ve yetkili Bakanlığın dikkatine arz ediyorum.

Sağlık Kurumları İşletmeciliği Önlisans Mezunları diyor ki; “3049 Kodlu Sağlık Kurumları İşletmeciliği Önlisans bölümü öğrencileriyiz. Bölümümüz 30 Üniversite de eğitim vermekte ve 50 binden fazla mezun olup her yıl artmaktadır. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığına giden 02.11.2012 tarihli 47888 sayılı belge ile Sağlık Kurumları İşletmeciliği bölümüne mağduriyetimizin giderilmesi için " Sağlık Teknikeri " ünvanı verilmiştir. Kpss tercih kılavuzunda yerleştirme işlemlerinde Adayların ünvanlarına göre değil de mezun olunan Alan/Program esas alınmaktadır.

Örn: Hemşirelik, Sağlık memuru, Sağlık teknikeri önlisans proğramlarının birinden mezun olmak koşulu aranmaktadır. Bu durum ünvanlara göre değil de alan/programlara göre yapıldığı için bizlere kadro açılmamakta ve mağduriyetimiz devam etmektedir.

Bizlerede Sağlık Bakanlığının Sağlık Teknikerliği kadrolarının açılıp tercih yapma hakkımızın bizlere verilmesini istiyoruz. Tıbbi Dökümantasyon ve sekreterlik bölümüyle aynı dersleri görmemize rağmen onlara açılan kadroların bizlere açılmaması sıkıntımızı artırmaktadır. Sesimizi ne kadar duyurmaya çalışmış olsakda duyan olmuyor. Sağlık bakanlığı bizleri görmezden gelip bölümümüzün varlığından bile habersizdir. Konuyla ilgili bir an önce çıkış kapısı açılmasını ve 2015 yılında Bakanlığın 20 bin personel alımlarında bizlerinde olmasını istiyoruz. saygılarımızla...”

Bende bugüne kadar gerek sosyal medyada, gerekse yazılarımda sorunlarını dile getirdiğim tüm gençlerin sorunun çözülmesini Başbakan Ahmet Davutoğlu’ndan ve ilgililerden rica ediyorum. 

İstanbul Times / Hekimoğlu Süleyman Özcan