İşte İzzet Çapa & Erol Köse buluşmasının ilk bölümü..

Son günlerde hangi magazin programını izleseniz, hangi gazeteyi okusanız, karşınızda Dr. Erol Köse'nin birbirinden ilginç lafları...
Sanat dünyasının ünlülerine verip veriştiriyor...
Bir yandan da 'twitter'dan bombalıyor...
Sanırsınız ki Japon savaş uçakları, 'Pearl Harbour'a bomba yağdırıyor...
Hani insanın bir yandan "Biri dursursun artık şu Erol Köse'yi" diyesi geliyor ama öte yandan da bakalım daha neler yumurtlayacak diye bekliyor...
Bazen öyle şeyler söylüyor ki insan inanamıyor ...
Ben de "Oğlum İzzet Çapa, gazetelerden okuyup, televizyonlardan izleyeceğine, birebir Erol Köse'nin kendi ağzından dinle şu bombaları" dedim kendi kendime...
Öyle ya, bu alemde sözümüz geçiyor, lafımız dinleniyor artık...
Herkes benden bekliyor, olayların gerçek yüzünü...
Ne olmuş ne bitmiş, kim kime ne demiş...
En tazesi ve de gerçek olanı İzzet'in yerinde...
Biraz da kendi reklamımızı yapalım bari...
Neyse, oturduk Dr. Erol Köse'yle bir masaya, başladık konuşmaya...
Daha ben sormadan, o anlatmaya başladı...
Öyle şeyler anlattı ki, benim bile ağzım bir karış açık kaldı...
Bir de çanak tutsam, kimbilir neler anlatacaktı...
Ama rahmetli dedem derdi ki;
"Çok malda biraz haram, çok lafta biraz yalan vardır"...
Bu yüzden, hangisi yalan hangisi gerçek bilemiyorum...
Ben sadece Erol Köse'nin yalancısıyım...
Yaptığım röportajın Ajda Pekkan bölümünü sıcağı sıcağına Erol Köse twitter'ın şehvetine kapılmadan yazıvereyim dedim en azından buyrun efendim;

*Ajda Pekkan konusunda bu kadar yazıp çiziyorsun. Onun Bülent Çavuşoğlu ile beraber olduğuna inanıyor musun?

Evet kesinlikle. Zaten 5 aydır bunu biliyordum ama o zamanlar sustum yazmadım. Tarafsızlığımı anlayın..

*Ayşe Arman haklı mı o zaman?

Sonuna kadar haklı. Ki onu eleştirdim ama gazeteciliği hakkında bir laf etmedim. Ayşe açıkça yazdı, Ajda’da ‘adı bende saklı’ imajını verdi.

*Ajda, senin adı sanı duyulmamış bir şarkıcına, Halil Koçak’a bile vokal yapmıştı...

Evet doğru bana çok kıyakları olmuştur. Üstelik Bülent Çavcuşoğlu da benim çok yakın arkadaşım. Bana devamlı “Sen sütten çıkmış ak kaşık mısın” diyorlar, ben olmadığımı zaten söylüyorum. Ama bu, benim başkalarını eleştirme hakkımı elimden almaz. Nasıl herkes beni lime lime edip sabah programlarında masaya yatırdıysa, 10 kere 100 milyon kere beni idam ettilerse, ben de doğru bildiklerimi söylerim. Herkes her şeyin bedelini öder.

*Peki Bülent Bey'in eşi iddia edilen bu ilişkiyi biliyor mu?

Bence biliyor, her kadın bilir zaten. Ama Bülent'in yorumu enteresan oldu “Bir buçuk ay önce evime döndüm” diyor. Ben de Gülşen zamanında aynı yalanları söylüyordum”
(diyor ve iki saatlik söyleşinin bu bölümünde ilk defa kahkahayı basıyor)

*Peki Bülent Çavuşoğlu aradı mı seni hiç? 

Yok aramadı. Arasa da zaten telefonlara çıkmam. Çıkarsam objektifliğimi kaybederim. Ben onların 15 gün önce Sapanca SPA otelde olduklarını yazdım.

*Nereden biliyorsun? Gözünle gördün mü?

Yok ama haber ajansı gibiyim abi… Twitter’da birbirinden bağımsız 37 kişi bana ispiyonladı.

*Ajda’ı memnu diyorsun bu ilişki için…

Evet, bu aşka bu ismi taktım: Ajda-ı Memnu. Ama tabii Türkçeyi tam bilmeyen insanlar, memnuyu memnun zannediyorlar, halbuki yasak demektir o.

*Zaten onlara yakıştırılan şarkı ‘Bir günah gibi’

O şarkıyı zaten Aşk-ı Memnu da kullanmışlardı. Başka bir şarkı olması lazım… Hah… Ajda’nın eski bir şarkısı var ‘Üç Kalp’ bence onların şarkısı bu… Karar ver artık kimi daha çok sevdiğine. Kararsız olma sen üzme herkesi. Kalbinde kim var o mu yoksa ben miyim?

*Peki bu üç kalp içinde Bülent Çavuşoğlu’nun Ajda’yı tercih edeceğine inanıyor musun?
Bence karısına dönmeli hocam. Artı bir şey daha söyleyeceğim. Yetmişine dayanmış bir kadınla ne kadar aşk yaşanır, onu da düşünmek lazım, fizyolojik olarak tabii. 
Editör: TE Bilisim