Yılardır Türk seçim tarihini takip ederim.Genelde seçim gününe bir ay kala afiş ve pankart savaşı başlar.Allah korusun zaman zaman da ölümlü olaylarla sonuçlanır.
2004 seçimlerinde Güngören de Ak parti mahalle başkanı Adem Eraslan’ın yine bir afiş tartışması sırasında talihsiz bir şekilde öldürülmesinin acısı halen  hafızalarda tazedir.
Hiçbir pankart ve afiş insan hayatı kadar önemli ve değerli olamaz.
 
Daha iki üç gün önce İBB.zabıta ekiplerince değişik ilçelerde asıldıkları yerlerden sökülüp toplanan siyasi parti pankartlarının partililer tarafından Zeytinburnu sokaklarında fark edilip
Zabıta araçlarının durdurulup toplatılan pankartların yerlere serilip basın mensuplarına gösterilme manzarası hiç de hoş değildi.
 
Burada Büyükşehir zabıtaya sesleniyorum seçimlerin bitmesine sadece üç hafta kaldı.Eğer asılan pankartlar trafiği aksatmıyorsa lütfen biraz toleranslı olun.Muhalefet partileri kesilen afişlerin Ak parti dışındaki afişler olduklarını iddia ediyorlar buna da dikkat edilmesi gerekir.Ak parti şu an hem Büyükşehir belediyesinde iktidar hem de merkezi hükümette bu tür konularda da diğer partilere göre daha hassas ve dikkatli olmak zorundadır.
 
Kısaca bu konuda tüm partilerin ilçe başkanları başta olmak üzere herkese seslenmek istiyorum ne olursunuz bir bez parçası ha üç gün asılı kalmış ha altı gün,kızarak tepkinizi gösterin ama kan akıtma konusuna gelince lütfen sakin olun diyorum.
Milliyetçi Hareket partisi Zeytinburnu ilçe başkanı değerli komşum Fethi Ahmet Alpaslan
Haksızlıklar konusunda sesiz kalacak bir yapıya sahip değil.Başkan teşkilatına hakim bir insan ama kimsede sayın başkanı teşkilatı karşısında pasifmiş konumuna düşürmesin diyorum.Gerek muhalefet,gerekse iktidar partisi parti mensuplarına talimat versinler kesinlikle başka partilerin afişlerine saygısızlık yapmasınlar.Zaten ilçede seçime ciddi manada çalışan beş tane siyasi  parti var.İlçe belediyesi adil ve düzenli bir uygulama yaparak afiş krizine son noktayı koyarsa iyi olur.Bu konu çok önemli.Kan aktıktan sonra ALLAH korusun başkan olmuşsunuz neye yarar ki !.  
 
 
Gazetecilikte Eleştirel
Yazılar Daima İyidir
 
İyi bir gazeteci bana göre % 75 eleştirel yazı yazmalı % 25 de övücü yazılar.Yıllardır
dikkat ediyorum övücü yazı yazarak kitleleri peşinden sürükleyen hiçbir yazar görmedim.
Düşünsenize Emin Çölaşan Özal ile ilgili üst üte on tane övücü yazı yazsaydı kimse Çolaşan’ı   okur muydu  ?
Biz yazarlarda bir konuda yazı yazarken ben bugün falan parti ve kişiyi eleştirdim artık onun hakkında güzel yazı yazamam diye bir düşüncemiz yoktur.O yazı yazılırken o anın fotoğrafını çekeriz o kadar.Bu yarın o konudaki görüşlerimiz değişmez diye bir şey söz konusu değildir.
Sitemizde yazı yazan arkadaşlarımızın köşe yazılarına şunu şöyle yap bunu böyle yap desem
Komünist bir partinin gazetesinden ne farkımız kalabilir ki ?
 
Bazı okurlarımız ve reklam verenlerimiz var ki bir köşe yazarımız hoşlarına gitmeyen bir şey yazdığı zaman reklamımızı geri çekiyoruz veya daha ağır eleştirilerde bulunarak özgür irademize ipotek koymak istiyorlar.Ne yazık ki bu durum iktidar Partisinde de var en küçük muhalefet partisinde de var.Yazı veya haber hoşlarına gitmediği zaman hemen verdikleri ufacık reklamlarını geri çektiklerini söyleyip bizi baskı  altına alan sevgili dostlarımızın
Hoşlarına giden haber veya köşe yazılarımız olunca hiç birisinin arayıp çok güzel yazmışsınız size verdiğimiz reklamı artıralım dediklerini görmedik.Ama yazılar istedikleri gibi olmadığı zaman her türlü hitap ile karşılaşıyoruz.Biz hiçbir zaman yazdıklarımız ayet veya hadistir demedik.Bizlerde et ve kemikte yaratılmış birer insanız.Kasıtlı ve bilerek olmadıkta sonra yazdığımız haber veya yazı hoşunuza gitmemişse gerekçeli bir şekilde tekzibinizi gönderirsiniz yayınlamazsak dersiniz ki sizin bize karşı bir art niyetimiz var bizde size
verdiğimiz reklamımızı geri çekiyoruz yollarımız ayrılsın dersiniz olay olur biter.Yani en son söylenmesi gereken söz  en başta söylenirse olay hoş olmaz.Daha gazetemizin öbür yazarlarının bu hafta neler yazacağını beklemeden mademki bir yazarınız böyle yazdı o halde siz bize karşısınız demek ne kadar doğrudur size sorarım ?
 
Bizi Tek Bir Yazı İle Değerlendirmeyin
 
Gazetemizin ve haber portalımızın yayın politikası izlendiği zaman hiçbir parti,kurum ve kuruluşa karşı önyargılı olduğumuz söylenemez.Bugüne kadar bir çok gazetenin uğramaktan çekindiği DTP Zeytinburnu ilçe belediye başkana adayı Mehmet Boztemir ile söyleşi yapıp yayınladık ki hiçbir parti veya kurum neden DTP ye yer vermediniz diyemez.İlçemizde ilçe başkanlığı açık olan tüm partileri ziyaret ettik ve hepsi ile de söyleşi yaptık.Yapmadığımız parti var ise hemen bizimle iletişime geçsin onlara da yer verelim diyoruz.
 
Sonuç olarak elimizden geldiği kadar herkese eşit mesafede durmaya çalışıyoruz ki hiçbir parti veya kurum bu gazete falanın veya filancanın güdümünde demesin diye çalışıyoruz.
Tüm siyasi partilere demokratik mücadelelerinde başarılar dilerim.
 
 
 
Editör: TE Bilisim