İstanbul Küçükçekmece`de yer alan günümüzde soyu tükenmiş canlı türlerine ait fosillerin, Yontma Taş Devri`ne ait araç ve gereçlerin bulunduğu mağara Türkiye`de ilk incelemeye açılan mağaralar arasında yer alıyor. Ancak bugün mağara içler acısı bir görünümdedir. Define avcıları tarafından çukurlar açılıp, mağara duvarları kazılmıştır.
ISTANBUL TIMES/HABER MERKEZİ
Sinema filmlerine mekân olan mağaranın duvarlarına sıvalar ve boyalar yapılmış, yapay su akıntıları için su pompalanmıştır. Mantar yetiştirmek için mağaraya greyder sokulmuş, duvar yazıları yazılmış, doğal sütunlar parçalanmış, aydınlanma amacıyla lastikler yakılarak mağara simsiyah bir görünüme bürünmüştür. Paleolitik dönem`den başlayarak bütün tarihi dönemlere ait verilerin bulunduğu bu mağara toplum dışına itilmiş insanların barınağı haline gelmiştir. Bugün mağaraya girildiğinde, tarihi dönemleri görmek pek de mümkün değildir.
İstanbul'un tarihi birçok kaynakta M.Ö. 7. yy. Yunan Kolonisine dayandırılıyor. Dünyanın, tarihleri İstanbul'la kıyaslanmayacak pek çok kentlerinde yaşayanlar geçmişlerindeki ufacık kültür kırıntılarına dahi hararetle sarılıp veryansın dünya kamuoyuna duyururlarken İstanbul tarihini 2700 yıllık bir zaman ve Tarihi Yarımada ile sınırlamanın bunun evvelindeki 800 bin yıllık geçmişi görmezden gelmenin yeryüzü uygarlıklarının saadet kentine büyük bir haksızlık olsa gerek. Sekiz yüz bin yıllık tarihi mağara ilgi bekliyor...
