Kuzu Group’un PR.ını yapan firmanın yetkilisi hanımefendi bizi tehdit ederek 240 civarında Ulusal basın mensubunu DUBA’ide emlak fuarına götürdük.Siz kim oluyorsunuz da bizim hakkımızda olumsuz haber yapıyorsunuz diyerek bizi alenen tehdit etti. Bu sözlerinden sonra suç duyurusunda bulunduk. Hem halkın malı olan deniz kıyısında kanuna muhalefet edeceksin hem de bu olumsuzluğu haber yapan gazetecileri tehdit edeceksiniz. Tehdidi yeterli bulmayıp savcılık,haksız rekabet ve Maddi manevi Tazminat davası açılar.
İstanbul Times Haber Merkezi / Özel Haber
İstanbul’da Hakimler var ÖZEN KUZU
Son yıllarda kısa sürede zengin olan iş adamaları içinde yer alan Özen Kuzu ve avukatları bizi m hakkımızda suç duyurularında bulunurken ve maddi manevi tazminat davası açarlarken ekonomik güçlerine güvenerek bizi haber yaptığımıza pişman etmeyi akıllarına koymuşlardı. Ancak biz doğru haber yaptığımıza inandığımız ve bütün olumsuzluklara rağmen İstanbul’da namuslu yargıçların olduğuna olan inancımızı hep koruduk ve hakkı hakikati gören yargıçlarımız doğru ve adil olandan yana karar verdiler ve KUZU GROUP’un açtığı davalarda haksız olduğuna hükmederek açılan Davaları RED etti.
KUZU GURUP’un amacı bizi davalar ile bunaltıp işimizi yapamaz hale getirmek
Yayın Grubu olarak haklı olduğumuz zaman hiçbir şeyden çekinmedik ve çekinmeyeceğiz.Biz hiçbir zaman hiçbir kimseyi kişisel olarak yıpratma yoluna gitmedik. Her haberimizde kamu ve halkın yararını ön plana alarak tarafsız ve bilimsel haber yaptık. Zaten hakkımızda açılan tüm davalarda yargının bizi haklı bulması da bunun bir kanıtı değil mi ? Kuzu Grup 2 milyar 700 milyon dolarlık Sea Pearl projesi ile bizim kıt kaynaklarımız ile yayın yapmamıza saygı duymayıp savcılık suç duyurusu,haksız rekabet suç duyurusu,şahıs ve şirketimiz aleyhine maddi ve manevi tazminat davaları açarak bizleri bıktırma ve bezdirme yoluna gitti.
Para her şey değil ÖZEN KUZU
Kuzu Grup ve Özen Kuzu Avukatları aracılığı ile hak etmediğimiz bunca davayı açarken acaba projeni diğer ortakları bize yapılan zulümden haberleri olup olmadığını da merak ediyoruz. Kuzu Grup v e Özen Kuzu’yu savunan avukutların kendilerine ait plazaları olduğu dava için verdikleri dilekçelerde gördük.
Ulusal basın reklam pastasında pay almak için sustu ama biz susmadık susmayacağız
Kuzu Group’un Sea Pearl projesini yaptığı Ataköy sahilini görüpte çok iyi olmuş diyen tek bir insan olabileceğini düşünmüyoruz. Ancak bir çok Ulusal gazete ve televizyon sadece devasa bir proje olan Sea Peal’den reklam payı almak için sustular. Ancak yerel basın olarak bizim böyle bir lüksümüz olmadığı için halkın zararına olan bu projeyi ilk günden beri eleştirdik. Yıkılıp Ataköy sahili yeniden halka açılana kadar da yayınlarımız devam edecek.
İstanbul Mimarlar Odası Genel sekreteri Ali Hacıalioğlu bu proje için imza atan herkes yargılanacak dedi
İstanbul Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi Genel Sekreteri Mimar Ali Hacıalioğlu gazetemize yaptığı açıklamada şunları söylemişti “Ataköy sahilinde yapılan bütün binalar kıyı kanununa aykırıdır. Burası Turizm bölgesidir. Ama şu an orada yapılan yapıların çoğu konut olarak satılıyor. Bakırköy Belediyesinin iskanı nasıl vereceğini çok merak ediyorum. Net ve açık söylüyorum er yada geç Ataköy sahilinin imara açılmasın a imza atan herkes yargılanacaktır.Tapu müdürü dahil” dedi
İstanbul Üniversitesi Jeoloji fakültesi Öğretim üyelerinden Pro.Dr .Ali Elmas ise şunları söyledi;
“Ataköy Sahilinde yapılan ve yapılacak olan bütün inşaatlar kıyı kanununa aykırı olarak yapılmıştır. Bu binalar uydurma rapor ve belgeler ile yapıldı. Herkes ile her zeminde bu binaların kıyı kanuna aykırı olduğunu belgeleri ile tartışmaya hazırım dedi. Elmas Ataköy sahili botanik park olmalı” dedi.
Ataköy Sahili ile alakalı yaptığı haberlerden dolayı hakkında sayısız davalar açılan ve hepsinden berat eden gazeteci yazar Hüseyin Çetiner ise şunları söyledi:
“Ulusal medyanın önemli bir kısmı Ataköy’de inşaat yapan şirketlerin reklam pastasından pay almak için yapılan yeşil ve doğa katliamını görmezden geldi. Ancak benim çocukluğum ve gençliğim Ataköy sahilinde geçti. Buranın betona teslim edilmesi karşısında bir şey olmamış gibi sessiz kalamazdım. Yaptığımız haber ve Tv programlarında şahıs ve kurum olarak kimseyi küçük düşürmek gibi bir düşüncemiz olmadı. Amacımız halkın sahillere ulaşmasını engelleyecek projelere dur demektir. Er yada geç uydurma rapor ve belgeler ile binlerce yıldır imara açılmayan bir yerin imara açılmış olmasına gelecek kuşakların sessiz kalmayacağını ve burada yalpan binaların bir gün mutlaka yıkılacağına olan inancım tamdır. İnsanlar yıkmazsa bile kıyı kanununa muhalefet edilerek yapılan yapıların İLAHİ adalet tarafından bir şekilde ortadan kaldıracağına bilim ve ilim ışığında inanıyorum. Atalarımız boşuna SU AKAR YOLUNU bulur dememişler. Burada konut alanlar yapılan haksızlıklara dikkat ederek paraları ile kendilerine bela satın almasınlar diyorum “dedi.
Kuzu Grup’un yetkilisi Özen Kuzu bizi mağdur etmek için neler yaptı ?
İlk olarak :Savcılıkta hem şahıs hem de şirketimiz hakkımda suç duyurusunda 01.07.2015 de bulundular. Karar RED medya görevini yapmıştır.Eleştiriye açık olacaksınız dendi.
Vatan Caddesindeki Güvenlik Şubede 22.07.2015 de ifade vererek bizde görevimizi yaptığımız için bizi tehdit ettikleri için suç duyurusunda bunduk..
Basından sorumlu cumhuriyet savcısı 07.10.2015 tarihinde yaptığımız haberlerin basının görevleri arasında olduğu yıpratma amacı taşımadığına hükmederek KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA karar verdi.
Peki firma biz hatalıyız deyip bir kenara mı çekildi dersiniz. Hayır aksine sanki biz gazetecilik değil de inşaat yapıyormuşçasına bu sefer de “CUMHURİYET SAVCILIĞI FİKRİ VE SINAİ HAKLAR SORUŞTURMA BÜROSU” da haksız rekabet yaptığımızı iddia ederek başka bir suç duyurusu yaptılar. Bizde dilekçe vererek haksız rekabetin olabilmesi için aynı sektörde faaliyet göstermemiz gerektiğini oysa bizim gazeteci olduğumuzu ifade ederek yapılanın yanlış olduğunu ifade ettik.
SAVCILIK bizi haklı bulmuş olacak ki 12.11.2015’ de ders niteliğinde bir karar yazarak “KAVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA” karar verdi.
Değerli okurlar şimdi içinizden KUZU GURUP bu iki RED cevabından sonra geri adım atarak işin peşini bıraktığını sanıyorsunuz değil mi ? Tabi ki de onu yapmadılar.
You Tube yazı yazarak Videomuzun yayından kaldırılmasını talep ettiler You Tube bu talebi yerine getirmedi.
Bu sefer de KUZU TOPLU KONUT İNŞAAT A.Ş. ve ÖZEN KUZU hem şahıs olarak haberi yaptığı için Hüseyin Çetner’den,,sorumlu yazı işleri müdüründen hem de haberleri yayınladı diye yayıncılı kuruluş olarak İstanbul Times ‘ın yayıncısı şirketimiz ALEYHİNDE ayrı ayrı 10.000 Bin TL değerinde maddi ve manevi tazminat davası açtılar.
15 aydır defalarca duruşmalara gittik. Harç yatırmaya ve istenen evrakları teslime de defalarca gittik. Özetle bizi bunaltmak ve geri adım attırmak için plazaları olan avukatlarını üzerimize dört koldan saldılar.
Haklıysak direnmeliyiz dedik ve direndik
Yayın Grubu olarak dayandığımız tek bir şey vardı. Kimseye hakaret etmeden toplum yararına gördüğümüz konularda korkusuz bir mücadeleye girmektir. Kuzu Grup ‘un projesi olan Sea Pearl ile alakalı yaptığımız haberlerden dolayı haklı olduğumuza inandık direndik ve açılan bütün davaları kazandık.
Son yıllarda dere yataklarında,sahillerde ve uygun olmayan yerlere bina yapanların cesaret aldığı tek şey basit insanların GÜCÜN önünde biz bir şey yapamayız anlayışının beyinlerde yer bulmasının kötü sonuçlarını yaşıyoruz
Kuzu GROUP’un sadece halkın seyahat ve yaşam hakkını sahile yaptığı prıje ile sekteye uğrattığını ifade ederek yaptığımız haber ve tv programlarından dolay 15 aydır dava üstüne dava açarak gerçek işimiz olan gazetecilik yerine adeta adliyelerde avukat gibi bulunmamız halinde haber yapmaktan vazgeçeceğimizi düşündü. Biz haklı isek hiçbir güç halk adına haber yapmamızı engelleyemez. Halkın da yapılan hata ve yanlışların karşısında durmasını ifade eden gazeteci yazar Hüseyin Çetiner haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan olmamak için herkesin kendi gücü oranında Ataköy Sahilde yapılan HAKSIZ,HUKUKSUZ ve Yanlış uygulamalara karşı sesini çıkarmasını istedi.
Çetiner bu konu ile alakalı uzun süre üstünde çalıştığı “İman Yarabiden İmar Yarabbiye İstanbulun Kibir Kuleleri I” isimli kitabımdan b u konuya geniş manada yer vereceğim dedi.
Kaynak: İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)
