Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Erol Erdoğan, Tuzla Tersanelerinde önü alınamayan ölümcül kazaların insanlık ayıbı olduğunu söyledi.
Erol Erdoğan, Tuzla Tersanelerini mayınlı arazilere benzeterek, “ölümün ne zaman, nerede, nasıl ve kime geleceği belli değil. İş güvenliği bu kadar ihmal edilmemeli; kangrene dönüşmüş sorun bu kadar basitleştirilmemelidir” dedi.
ÖLÜMLERİN RUTİNLEŞMESİ ÜRKÜTÜCÜ
Tersanelerdeki ölümlerin rutinleştiğini ve sayısal olaya dönüştüğünü ifade eden Erol Erdoğan, “Ölümün bu kadar rutinleşmesi ürkütücüdür. Tuzla ölümleri sayısal bir olaya dönüşüyor. Tuzla, hızla insanlığımızı azaltıyor. 133., 134., 135. diye elim kazalara, insanlık ayıbımıza, ihmal cinayetlerine sadece rakam verir olduk. Bu dramın gazetelere “rutin” olarak yansıması bile bizim, bu şehri ve sektörü yönetenlerin üzerinde düşünmesi gereken önemli husustur” şeklinde konuştu.
Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Erol Erdoğan açıklaması şöyle:
Dün, Tuzla Tersanelerinde bir geminin bordasını yıkayan Nurettin Bingöl (36) adlı işçi, koruma halatlarından birinin kopması sonucu ters dönen vinç sepetinden aşağıya düşerek öldü. Feci kazada hayatını kaybeden 2 çocuk babası Nurettin Bingöl'ün ailesinin, çalışma arkadaşlarının ve Niğdeli hemşerilerinin acısını paylaşıyor; kendisine Cenab-ı Hak’tan rahmet diliyoruz.
Nurettin Bingöl’ün vefatıyla, Tuzla'daki Tersaneler bölgesinde bugüne kadar can kaybı sayısı 135 oldu.
Ölüm rutinleşmemeli!
Ölümün bu kadar rutinleşmesi ürkütücüdür. Tuzla ölümleri sayısal bir olaya dönüşüyor. Tuzla, hızla insanlığımızı azaltıyor. 133., 134., 135. diye elim kazalara, insanlık ayıbımıza, ihmal cinayetlerine sadece rakam verir olduk. Bu dramın gazetelere “rutin” olarak yansıması bile bizim, bu şehri ve sektörü yönetenlerin üzerinde düşünmesi gereken önemli husustur.
Tuzla Tersaneleri mayınlı arazilere benziyor
Tuzla Tersaneleri MAYINLI ARAZİ gibi; ölümün ne zaman, nerede, nasıl ve kime geleceği belli değil. İş güvenliği bu kadar ihmal edilmemeli; kangrene dönüşmüş sorun bu kadar basitleştirilmemelidir.
Tuzla’daki ölümleri önümüzdeki günlerde ciddi şekilde İstanbul’un ve kamuoyunun gündemine getirmek istiyoruz. Özellikle ailelerin bu konudaki acılarına tercüman olmaya dönük bazı çalışmaları herkesle paylaşacağız.
