Geçtiğimiz hafta Ankara Üniversitesi Dil Tarif ve Coğrafya Fakültesi'nde meydana gelen olaylar 12 Eylül öncesi manzaraları çağrıştırdı.  Öğrenci kavgaları bir anda çevreyi savaş alanına çevirirken olan biten karşısında herkes aynı şeyi soruyordu: Bu gidiş nereye?

İnternethaber'e gelen bir okuyucu mektubu Ankara Üniversitesi DTCF'de olan-bitenleri şöyle özetliyor:

Ben Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü ikinci sınıf
öğrencisiyim. Okulumda olduğu kadar Ankara'daki pek çok üniversite
öğrencisiyle de görüşüyor, kimi zaman sevinçlerine, kimi zaman da
dertlerine ortak olmaya çalışıyorum. Ancak dün karşı karşıya kaldığım
durum beni ciddi manada üzdü. Önceki gün, A.Ü. DTCF'deki bir grup
öğrencinin basın açıklamasını okuma şansım oldu. Basın açıklamasını
olduğu gibi aktarıyorum:

BÖLÜCÜ ÖRGÜT YANDAŞLARI TERÖR ESTİYOR

"Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde son iki günde yaşanan olaylar
fakülte içerisine bilinçli olarak yerleştirilmiş bölücü terör örgütü
yandaşları tarafından vatansever ve milliyetçi öğrencilerin eğitim
hakkını elinden almak amacıyla planlı olarak gerçekleştirilmiştir.

Dün bir arkadaşımızın dersine giderken bir grup tarafından saldırıya
uğrayıp bacağından bıçaklanması, bugün ise derse giden
arkadaşlarımızın tehditle derse girmelerinin engellenmesi ve bu
olayların 10 Nisan 2010 tarihinde başlayacak olan vize dönemine denk
gelmesi bu amacı açık olarak ortaya koymaktadır.

SORUMLULAR OLAN-BİTENE KAYITSIZ!

Daha önceki dönemlerde de benzer durumlarla karşılaşılmış, gereken
mercilere her türlü başvuruyu yapmamıza rağmen sorumlular kayıtsız
kalmayı tercih etmişlerdir. Bu konudan güvenlik güçlerinin ve fakülte
yönetiminin sorumlu olduğunu ve gereken tedbirleri almakla yükümlü
bulunduğunu buradan bir kez daha hatırlatıyoruz.

Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde eğitim alma hakkı bölücü terör
örgütü sempatizanlarının amaçlarını gerçekleştirmek için kullandığı
bir araç olmamalıdır. Bu hak gerçekten eğitim almak amacıyla fakülteye
gelmiş olan bütün öğrencilerindir.

YAŞANANLAR BASİT ÖĞRENCİ OLAYI DEĞİL!

Bu zamana kadar yaşanan durumu dikkate alarak yapılan saldırıların ve
yaşanan olayların basit öğrenci olayları olmaktan çıktığını, yasadışı
örgütlerin fakültemize yuvalandığını ve bu olayları onların
gerçekleştirdiğini bildiriyor, bu konuda başta cumhuriyetimizin
savcıları olmak üzere devletin ilgili birimlerini yaşanan olayların
öneminin giderek artmasından doğacak sıkıntıların önlenmesi için
göreve davet ediyoruz. Bu bildirinin bir ihbar kabul edilerek gerekli
çalışmaların yapılması yönündeki isteklerimizi Türk kamuoyuna saygıyla
bildiririz."

SINAVLARA BARİKAT ENGELİ

Basın açıklamasından gördüğünüz ve benim de pek çok kez şahit olduğum gibi, DTCF'de ciddi bir "öğrenci terörü" söz konusu. Bazı öğrencilersol tandanslı öğrenci grupları tarafından derslerine, hatta
sınavlarına sokulmuyor. Üstelik basın açıklamasından sadece bir gün
sonra 7 öğrencinin sınıfların önüne barikatlar kurarak sınavlarına
alınmaması durumun ciddiyetini gösteriyor. DTCF'deki bu öğrenci
terörünün acilen sona erdirilmesi, arkadaşlarımızın derslerine ve
sınavlarına rahatça girebilmeleri tüm üniversite öğrencilerinin ortak
arzusu
Editör: TE Bilisim