MAREV (Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı) tarafından düzenlenen panele konuşmacı olarak katılan Dünya Gazetesi Yazarı Rüştü Bozkurt, bölgenin merkezi olan Türkiye’nin, bu özelliklerini finansman, üretim ve diğer alanlarla yerine getirirse çok önemli fırsatlara kavuşacağını söyledi.

MAREV’in Ataşehir’deki genel merkezinde düzenlenen kahvaltılı toplantıda konuşan Rüştü Bozkurt, Türkiye ve dünya ekonomisinin içinde bulunduğu durumu ve yatırımcının önümüzdeki dönemlerde alması gereken pozisyonları anlattı. Türkiye’nin bu coğrafyanın merkezi konumunda bulunduğuna dikkat çeken Bozkurt, “Türkiye, ne zaman yapay sınırlar kalksa kendiliğinden merkez olur. Nitekim, Sovyetlerin dağıldığı sırada yaşadığımız ara bir dönemde elinde çantası olan kendini İstanbul’da bulmuştur. Merkez olmanın özelliklerini  finansmanda, üretimde ve diğer alanlarda geliştirirse Türkiye’nin önünde bir yığın fırsatlar vardır” dedi.

Türkiye’deki toplumun, hiçbir toplumun olamayacağı kadar hızlı üretimi öğrendiğine dikkat çeken Ekonomist Rüştü Bozkurt, şöyle devam etti: “Özel kesim eliyle üretim yapmada bugün Balkan gölünden Balkan dağlarına kadar hatta Çin’e kadar en yeni, en modern üretim becerisi bu ülkededir.  Gerçekten insanımız üretimi öğrenmiştir. Bu öğretim Türkiye’nin enseyi karartmaması için son derece avantajıdır, üstünlüğüdür. Nereye giderseniz gidin Türk insanının girişimciliğini görürsünüz. Sibirya gitmiştim, dil bilmedikleri halde iş yapmaya gelen Türk girişimcilere rastladım. Böyle bir girişimci potansiyeli hiçbir yerde yok.”

İstanbul Times Haber Merkezi / Müslüm Aktürk

KRİZE ŞERBETLİYİZ

Rüştü Bozkurt, Türkiye’deki şirketlerin ekonomik kiriz konusunda şerbetli olduğunu, bu maharetin ise kirizleri atlatmada büyük avantaj sağladığını vurgulayarak, “Banka sistemimiz de bazı sıkıntılara rağmen iyi durum, dolayısıyla Türkiye yatırım yapılacak bir yerdir” dedi.

Reel sektörün ciddi bir yapılandırmaya ihtiyacı olduğuna vurgulayan Bozkurt, dijital ekonomiye geçişte ABD’ye göre daha avantajlı olduğumuzu belirterek gelecekte teknolojinin insan yerini almaya başlayacağını ve bunun da istihdamı olumsuz yönde etkileyeceğini söyledi. Bunun üzerinde çok tartışılması gerektiğini bildiren Bozkurt, “Üretim giderek bireyselleşiyor. Önümüzdeki 15 yıl içinde fabrikaların yüzde 60’ı kalmayacak” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ

Türkiye’nin geleceğinden umut ettiğini belirten Ekonomist Bozkurt, günümüzde artık “alın teri” döneminin bittiğini “akıl teri” dönemine geçildiğini anlattı. Kadının iş yaşamında yerini almasını önemsediğini kaydeden Rüştü Bozkurt, ekonomideki bir diğer sorunun “bürokrasi” olduğuna dikkat çekti. Bürokrasinin işleri kolaylaştırıcı değil zorlaştırıcı tavırlarının hızla reforme edilmesini isteyen Rüştü Bozkurt, konuşmasına şöyle devam etti:

“Türk ekonomisinin büyük dertlerinden biri; tabandaki, mekandaki fırsatları ve tehlikeleri analiz etmeden, fizibilite yapmadan bazı anonsu kendinden büyük projeleri ortaya koymasıdır. Mesela, rahmetli Süleyman Demirel’in peşine düştüğü Güneydoğu Anadolu Projesi gibi. GAP’ın ne getirdiğini, oraya giden Koç grubunun oradan apar topar geri dönmek durumunda kaldığını izleyerek, yaşayarak gördük. Analizleri yapmadan, toplumu büyük beklenti içine sokacağınız büyük projeleri ortaya koyar sonra da beklentileri karşılayamazsanız o toplumun moralini bozmuş olursunuz.”

Bozkurt, bir ülkede toplumun morali düzgünse, iç dinamikler işliyorsa o toplumu hiçbir gücün yenemeyeceğini sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilisim