'BÜTÜN OPSİYONLARI DEĞERLENDİRİYORUZ'



Steinitz, Mısır'ın gaz akışını durdurma kararı üzerine yaptığı açıklamada, İsrail'in gaz sahalarını hızlı bir şekilde geliştirmesi ve makul derecede enerji bağımsızlığını elde etmesi gerektiğinin altını çizerek, "Bu yüzden doğalgazı ihraç edebileceğimiz bütün rota opsiyonlarını, yani yalnızca Mısır'ı değil, Ürdün'ü, Yunanistan'ı, Türkiye'yi ve batı Avrupa ülkeleri de dahil olmak üzere değerlendiriyoruz" ifadesini kullandı.
 
 
BATMANIN EŞİĞİNE GELDİ



İsrail Elektrik Şirketi (IEC), 2011'de Mısır'dan gelen gazın kesilmesi üzerine endüstrisinde meydana gelen hasar nedeniyle açtığı tahkim davasını kazandığını ve Mısır Petrol Şirketi (EGPC) ile Mısır gaz şirketi'nden (EGAS) 1,8 milyar dolar almasına karar verildiğini duyurmuştu.
 






 Mısır, 2011 yılında Sina yarımadasındaki boru hattında yönelik saldırıların ardından gaz akışını durdurmuştu. Doğalgaz akışının durdurulmasının maliyeti 10 milyar doları bulmuş, İsrail elektrik şirketi de pahalı gaz almak zorunda kalınca "batmanın eşiğine" gelmişti. İsrail Finans Bakanlığının krizin aşılması için devlet garantisi ve destek vermesi nedeniyle İsrail'deki elektrik fiyatları yüzde 30'lara kadar yükselmişti. İsrail, 2012 yılının şubat ayında Mısır'ın petrol ve doğalgaz şirketleri aleyhine tahkim sürecinin başlatılmasına karar vermiş, taraflar arasındaki anlaşmanın ihlal edildiğini öne sürmüştü. Mısır tarafıysa gaz akışının kesilmesinde mücbir sebeplerin etkili olduğunu iddia etmişti.



MEVCUT TABLO NASIL?



İsrail'in doğu Akdeniz'deki gazının Mısır'a ihraç edilmesi için taraflar halihazırda 4 anlaşma üzerinde görüşüyor. Görüşmelerden 2'si Tamar isimli saha diğer ikisi ise Leviathan isimli sahadan çıkacak gaz ile ilgili. Tamar sahası için İspanyol Union Fenosa şirketi ve Mısırlı şirketlerinin konsorsiyumundan oluşan Dolphinus Holding ile niyet anlaşmaları imzalamış durumda. Leviathan ortaklığı ise yine Dolphinus ve British Gas şirketi ile niyet anlaşması imzaladı. Ayrıca Mısır hükümeti Dimyat şehrinde bir sıvılaştırma tesisi bulunan Union Fenosa şirketinden İsrail ile yapılan doğalgaz sıvılaştırma anlaşmasının tahkim sonunda oluşan şartlar gevşetilene kadar beklemesini talep etti. Dimyat'taki tesisler 2012 yılında Mısır hükümetinin ürettiği gazı kendi iç ihtiyaçları için kullanmaya karar vermesinin ardından kapatılmıştı. İspanyol şirket ise 2013 yılında Mısır hükümetini, karşılıklı yaptıkları anlaşmaları ihlal etmek ve şirketi ciddi parasal zarara uğratmaktan dava etmişti.



 
 




'Rusya gazı kesemez'




EPDK Başkan Yardımcısı Ertürk, "Rusya ekonomisi özellikle petrol fiyatlarındaki düşüşle oluşan kırılgan yapı içerisinde ‘Türkiye’ye doğalgaz vermiyorum’ demeyi kaldıracak durumda değil" dedi.





Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkan Yardımcısı Mehmet Ertürk, Türkiye'nin Rusya'dan enerji ithalatındaki üç kalem arasında en önemlisinin doğalgaz olduğunu söyledi.



Enerji anlaşmalarının çok ciddi tazminatlar içerdiğini anımsatan Ertürk, şunları kaydetti:


"Rusya ile yapılan anlaşmalar, uzun dönemli ve hükümetler arası yapılan anlaşmalardır. Bu anlaşmalarda hem alıcı hem de satıcı taraflara çok ciddi yükümlülükler getirilmiş durumda. Biz nasıl ki yarın Rusya’ya 'Biz senden gaz almıyoruz' diyemiyorsak, Rusya'da yarın bize 'Artık ben size gaz vermeyeceğim' diyemez. Bunun Rusya’ya uzun vadede çok büyük negatif yansımaları olur. Rusya'nın gaz sattığı birçok Avrupa ülkesi var. Böyle bir durumda bu ülkelerin Rusya’ya güvenleri sarsılmış olur. Rusya ile iş yapan dünyadaki bütün yatırımcıların güveni sarsılmış olur. Böyle bir risk, alınamayacak bir risktir. Rusya’nın, 'gaz vermiyorum' demesi durumunda çok ciddi tazminatlar ödemesi gerekecek. Rusya ekonomisi özellikle petrol fiyatlarındaki düşüşle oluşan kırılgan yapı içerisinde ‘Türkiye’ye doğalgaz vermiyorum’ demeyi kaldıracak durumda değil."
 
 
Editör: TE Bilisim