Bugün Gazetesi yazarı Ali Atıf Bir, Türkiye'yi sarsan reyting skandalıyla ilgili çarpıcı bir yazı kaleme aldı.

Bu ülkede akıl sağlığını korumak gerçekten çok zorlaşıyor! Bazıları diyor ki: "Polisin operasyonu 'Cemaat'in işi, 'Cemaat' şimdi de televizyonları ele geçirmeye çalışıyor. Bakın TİAK'ın başkanı STV temsilcisi Hidayet Karaca!" Gerçekten pes!

Şimdi ağzımdan kötü bir şey çıkacak ama haydi yine terbiyemi bozmayayım. Kardeşim TİAK'ın bağlı bulunduğu Uluslararası Reklamcılık Derneği'nin başkanı daha düne kadar Doğan Grubu temsilcisiydi. Niye düne kadar çıkıp da "Veriyi bir grup manipüle ediyor, sadece kendi lehine çalışıyor" diye ayağa kalkmadınız? Nedir bu çifte standart!

Resmen saçmalıyorsunuz. Hidayet Karaca, bizim de yıllardır tanıdığımız sektöre yıllarını vermiş saygın bir profesyonel. Kısa bir süre önce onunla da buluştuk ve bilgi alışverişinde bulunduk. Yeni TİAK'ın işleyiş biçimi konusunda önerilerde bulundum. Onun da tek isteği sağlıklı verinin üretimi, temiz ve tartışmasız reyting!

Şunu belirteyim. Daha önceki dönemde de ne Doğan Grubu'nun, ne Bilgin Grubu'nun, ne Çalık Grubu'nun, ne Çukurova grubunun, ne TİAK'ta çalışanların, ne diğer üyelerin, ne diğer kanalların hatta ne de Uzanlar'ın veriyi manipüle etme isteği olmadı. Başta reklamveren olmak üzere herkesin isteği "gerçek " reytingdi.

Uzanlar 1998 yılında "gerçek reytinge" ulaşmak için Nielsen'i Türkiye'ye getirdi ve İstanbul'da 150 hanede deneme ölçümleri yaptı. Sonuçlar aynı çıkınca Nilesen'le anlaşmasını feshetti ve Nielsen ülkesine geri dönmek zorunda kaldı.

Diyeceksiniz ki ne oluyor peki? Niye reyting tartışması bir türlü bitmiyor?
Reyting tartışması bitmiyor çünkü "gerçek reyting" diye bir şey yok. Örneklem var. Model var. Panel yönetimi var. Yanlılık var. Ekonomiklik var. Bu nedenle de ölçümün tüm taraflarının karara katılmaları, ikna olmaları, en azından bilgilendirilmeleri gerekiyor.

Eski TİAK tüm tarafları ikna eden bir sistem kuramadı. Yeni TİAK A.Ş ise tüm tarafları ikna edecek daha fazla araca sahip. Hidayet Karaca da şu anda sistemin başında ve iyi niyetle tüm tarafları ikna etmeye çalışan bir sistem için uğraşıyor. Bu nedenle lütfen eski hastalıkları bir tarafa bırakıp değerli insanları yıpratmayalım.

Yeni sistemi tabii ki eleştirebiliriz. Örneğin kendi adıma AGB ile sözleşme iptalinde biraz acele davranıldığını düşünüyorum. Ama bunun art niyetli olmadığını da biliyorum. Eğer yapıcı eleştirecekseniz, biliyorsanız ve bilginizden eminseniz eleştirin, yapamayacaksınız lütfen sisteme zarar verecek açıklama yapmayın.

Yanlış!

TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin şimdi de yöntem tartışmasına girdi. Diyor ki: "Bizim kurdurduğumuz reyting üretimi doğrudur. Bu sistemde altı yedi dakika sonra sonuç geliyor. Diğer sistem gibi saatlerce beklenmiyor. Altı yedi dakikada da kimse veriye müdahale edemez!"
Bu doğru değil. Anlık reyting üretimi ağırlıksız ve denetimsiz veri üretimidir. Bu nedenle de veri dalgalanması daha fazla olur. Diğer yandan veri çekilemeyen haneler eklenemediği için farklı sorunlar oluşur. Üstelik söz konusu evlere de dışarıdan ulaşılabilir, hele de daha baştan olasılığa dayalı seçilmemişlerse anlık ama AGB'yi bile aratan bir veri üretimi mümkün olabilir!

Ben buradan herkese hodri meydan diyorum!
Kim doğru reyting ölçüyorum diyorsa buyursun açsın verisini, örneklemini anlatsın bize, seçelim bir alt örneklem ve denetleyelim. Sonra da sonuçları kamuoyuna açıklayalım. En fazla bir ayımızı alır. Var mısınız?K

kaynak:haber3
Editör: TE Bilisim